Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; haczedilmezlik şikayetinin borçlunun ailesine de tanındığını, Anayasa Mahkemesinin kararında bu durumun vurgulandığını, delilleri toplanmadan tanıkları dinlenmeden ret kararı verildiğini, takibin tedbiren durdurulması talebi konusunda her hangi bir arar karar oluşturulmadığını, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kesinleşmesine kadar icra takibinin ve satışın durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini, istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ; Şikayet ; İİK 82/12 maddesine dayalı meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetidir. Şikayet edenler borçlunun eşi ve çocukları olup, takip borçlusu değillerdir. Dayanak İstanbul 8. İcra müdürlüğünün 2020/12560 Esas sayılı dosyasında borçlu Tunoğlu Mücevherat San. Tic....

İcra İflas Kanunu'nda pazarlıkla satışın şekline ilişkin bir hüküm bulunmaması karşısında, pazarlıkla satışın normal bir satış olduğunun kabulünden hareketle bu satışın Türk Borçlar Kanun'un 275 (8185 Sayılı Eski Borçlar Kanunu'nun 225) onu izleyen maddelerine göre genel mahkemelerde satışın iptali istenebilir. Zira Hukuk Genel Kurulu'nun 1989-12-413 E. - 89/583 K. sayılı 08/11/1989 tarihli kararında genel mahkemede pazarlıkla satışın iptalinin istenebileceği belirtilmiştir. Bu nedenle iflas dosyasında pazarlık usulü ile yapılan ihalenin iptaline ilişkin davanın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekirken icra mahkemesine açılması görev yönünden doğru değildir. İİK.nun 134/4.maddesine göre, ihalenin feshine ilişkin şikayet, görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesine yapılırsa, mahkemece evrak üzerinde inceleme ile başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilir ve bu kararlar kesindir....

    Mahkemece; Şikayetin kabulü ile 19/08/2020 tarihli "Satışın düşürülmesi kararından vazgeçilmesi ve Suşehri İlçesi 260 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden tescil müzekkeresi yazılmasına" dair kararın iptaline Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, 2004 sayılı yasada açıkça şikayet nedenlerinin sayıldığını, dava konusunun hiçbir şikayet konusu ile bağdaşmadığını, 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra açılan davanın hukuka aykırı olduğunu, şikayette taraf olanın müvekkilinin gösterildiğini, memurun işlemine karşı açılan davada müvekkiline husumet yöneltilmesinin doğru olmadığını, satışta teminat miktarını icra memurunun eksik bildirmesiyle eksik ödendiğini, sonrasında eksik olan miktarın tamamlandığını, şikayet edenin hukuki yararının varlığının kabul etmenin hukuka aykırı olduğunu, icra memuru hukuka aykırı karar vererek taşınmazın tekrar satışa hazırlanılmasına karar verdiğini ve sonrasında bu kararından döndüğünü, ihalenin kesinleştiğini, davacının bu hususlara...

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/361 esas sayılı dosyası ile satışın durdurulması ve tedbir talepli menfi tespit davası açtıklarını bu davanın derdest olduğunu, ayrıca İstanbul 15....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Hukuk) Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun satışın durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı bulunduğunu da ileri sürerek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....

      İcra Hukuk Mahkemesi'ne yapılan satışın durdurulması talebi ile borçlunun satıştan haberdar olduğu ve ilan tebliğ usulsüzlüğü iddiasını öğrenmeden itibaren yedi gün içerisinde şikayet konusu yapmadığı, kıymet takdir raporuna itiraz edilmesi üzerine taşınmazların değerlerinin yeniden belirlendiği ve İİK'nın 128/a maddesinde öngörülen iki yıllık süre geçmeden satışlarının yapıldığı, ihalenin feshi isteminde zarar unsuru bulunmadığı gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verilmiş, borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmemiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

        Bu madde kapsamında; alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için anılan yasal düzenleme kapsamındaki tüm koşulların bir arada bulunması, buna göre üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddinin yanı sıra takibin ya da satışın ertelenmesi kararının bulunması ve bu kararın infaz edilmesi gerekir. Ancak, bu madde kapsamında Mahkemece takibin/satışın durdurulma kararı verilebilmesi için, üçüncü kişi tarafından takibin/satışın tedbiren durdurulması için talepte bulunulmuş olması gerekir. Bu kapsamda somut olaya gelince; davacı üçüncü kişi vekilince takibin/satışın tedbiren durdurulması yönünde istekte bulunulmuş; Bursa 4....

          İcra Hukuk mahkemesi satışın durdurulması teminatı olarak dosyaya yatırılan 30,000 TL’nin dosya borcu olarak kabul edilip taraflarına ödenmesi gerektiğine ilişkin icra müdürlüğüne yaptıkları başvurunun reddedilerek paranın taraflarına ödenmemesi üzerine açtıkları şikayet davasında mahkemece davanın reddine karar verildiğini, Kayseri Genel İcra Dairesinin 2019/63188 esas sayılı dosyasından dosya borçlusunun borcu sebebiyle haciz konulabilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, dosyaya haczin ancak müvekkili şirketin borcu sebebiyle konulabileceğini, borçlunun borçlu olduğu bir başka dosyadan borçlu olduğu ve kısmi ödeme yaptığı kendi dosyasındaki ödemesine haciz konulması işlemi olduğunu, icra hukuk mahkemesinin meseleyi yanlış değerlendirdiğini, yapılan işlemin İİKna aykırı olduğunu, ret kararının kaldırılarak dosyaya yatırılan ve 3. şahıs tarafından haczedilmesi istenilen bedelin taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Somut olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle yapılan ilamlı takipte ipotek veren üçüncü kişi ile ipotek borçlusu zorunlu takip arkadaşı olup asıl borçlu şirket hakkında satışın durdurulması kararı verilmekle zorunlu takip arkadaşlığı gereği ipotek veren taşınmaz maliki hakkında da satışın durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sadece asıl borçlu yönünden satışın durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 28.11.2013 tarih ve 2013/72570 Sayılı yazıları ile müşteki (borçlu) ...’ın çekteki ciroda sahtecilik yapıldığını ileri sürerek şikayetçi olması nedeni ile 6100 Sayılı HMK’nun 209/1 maddesi uyarınca yasal gereğinin takdirinin istenmesi üzerine, icra müdürlüğünün 03.01.2014 tarihinde bu talep doğrultusunda alacaklının da bu yönde talebi bulunduğu dikkate alınarak satışın durdurulmasına, bilahare aynı gün satışın düşürülmesine karar verildiği görülmektedir. İcra müdürlüğünün satışın durdurulması ve düşürülmesi hakkındaki bu kararı, .... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/11-11 Sayılı ve 06.01.2014 tarihli kararı ile kaldırılmış ve bu karar aynı gün (06.01.2014 olan ihale tarihinde) icra müdürlüğüne ulaşmış ise de; yeniden satış günü belirlenmeden yapılan ihalede, satışın durdurulma kararı talep ve tâlibi etkilediğinden ihalenin feshi sebebini oluşturduğu kuşkusuzdur. Bu hususun ayrıca ispatına gerek bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu