DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Körfez İcra Müdürlüğü'nün 2018/1386 esas sayılı takip dosyasında Körfez ilçesi Yarımca Mah. 477 ada 1 parseldeki ana taşınmaz üzerindeki 1,2,3,4 ve 5 nolu bağımsız bölümlere haciz uygulandığı, taşınmazın şikayet tarihinde davacı T1 adına kayıtlı olduğu görülmüştür. Davacı ; 1 nolu taşınmazda Ahmet Çiçek, 2 nolu taşınmazda Melek Çiçek, 3 nolu taşınmazda Mesut Çiçek, 4 nolu taşınmazda ise Seyhan ve Zeliha Çiçek, 5 nolu taşınmazda ise sahibi olduğu Çiçek Nakliyat Tah. San.Tic.Ltd Şti bulunduğunu beyan etmiştir. Borçlunun meskeniyet şikayetine konu olan yerde mutlaka oturması gerekmez. Bu nedenle borçlunun, adına tapuda kayıtlı olup başkasının oturduğu veya kirada olan meskeni hakkında da haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı vardır. Dolayısıyla yukarıda bahsettiği taşınmazlarda başkası otursa da meskeniyet şikayetinde bulunabilir....
Öte yandan, önceki haciz üzerine meskeniyet şikayetinde bulunulmamış olması, yapılan yeni haciz nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulmasına ve bu şikayetin incelenmesine engel değildir. Zira, borçlunun şikayet hakkı her haciz nedeniyle yeniden doğar. Somut olayda, şikayete konu edilen taşınmaz üzerine 10.07.2013 tarihinde ilk haczin konulduğu, borçluya 12.12.2013 tarihinde 103 davetiyesinin ve 12.05.2014 tarihinde kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği, akabinde aynı taşınmaza 05.09.2014 tarihinde tekrar haciz uygulandığı, alacaklı vekilinin 07.11.2014 havale tarihli talebi doğrultusunda icra müdürlüğünce borçlu adına 05.09.2014 günlü son hacze ilişkin 103 davet kağıdının gönderildiği, anılan davetiyenin borçluya 15.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 19.12.2014 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu görülmektedir....
başvurucunun aile konutuna ilişkin güvencelerden meskeniyet iddiası ile dava açabileceğinin belirtildiğini ,daha önce 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde borçlunun meskeniyet iddiası ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine dair verilen kararın Yargıtay 8....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Eldeki davada şikayete konu taşınmaz üzerindeki 13/03/2015 tarihli kredinin sonradan ödeme nedeni ile kaldırıldığı davacı ve davalı tarafça beyan edilmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/476 KARAR NO : 2021/2950 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇORLU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2020/64 ESAS 2020/449 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Çorlu 1. İcra Müdürlüğünün 2016/4283 Esas sayılı dosyası ile müvekkilin haline münasip evinin haczedildiğini, evin haline münasip aile konutu olduğunu, konutun 1/2 hissesine malik olduğunu, diğer yarısının borçlu olmayan eşinin üzerine kayıtlı olduğunu, bu nedenlerle meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "......
Dava İİK'nun 82/1- 12. maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı şikayet davasıdır. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibine karşı meskeniyet iddiasında bulunularak şikayet yoluna gidilemeyeceğini, açılan bu davada davacının iyiniyetli olmadığını, dava konusu takibin 18/04/2018 tarihinde açıldığını, ödeme emrinin borçluya 20/04/2018 tarihinde tebliğ edildiğini beyan ederek, davacının 7 günlük süre geçtikten sonra şikayette bulunduğundan öncelikle şikayetin süre yönünden reddine ayrıca açılan bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı tarafından borçlu T1 hakkında ilamsız takip başlatıldığı ve takibin kesinleştiği, Karabük ili Merkez ilçesi Yeşil Mah. 433 Ada 3 Parsel sayılı taşınmaza 01.10.2018 tarihinde T1 hissesi üzerine haciz konulduğu, taşınmazın muris Sadık Kapanşahin adına kayıtlı olduğu, taşınmazın haczine ilişkin 103 davetiyesinin 13/02/2019 tarihinde şikayetçi borçlu T1'in bizzat kendisine tebliğ edildiği, davanın ise 25.02.3019 tarihinde açıldığı görülmüştür. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı sadece tapu maliki borçluya aittir. İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar....
İİK'nun 82/1- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce yukarıda belirtilen maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığı kabul edilmelidir (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/07/2018 Tarih, 2017/5680 Esas, 2018/7095 Karar)....