üzerine icra memuru tarafından alacaklı vekiline İİK'nun 99. maddesi gereğince istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verildiğini, alacaklı vekiline verilen bu 7 günlük dava açma süresinin 24.06.2014 tarihinde dolduğunu, alacaklı vekili tarafından süresi içinde dava açılmadığını, dava açma süresinin dolması üzerine haczin kaldırılması için 26.06.2014 tarihinde İcra Müdürlüğü'ne talepte bulunduklarını, İcra Müdürlüğü'nce alacaklı vekili tarafından 24.06.2014 tarihinde tasarrufun iptali davası açıldığı gerekçesiyle haczin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini belirterek, İcra Müdürlüğü'nün haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin 26.06.2014 ve 03.07.2014 tarihli kararlarının iptaline karar verilmesini istemiştir....
kaldırılmasını talep ettiğini, bunun üzerinde T3 haczin kaldırılması için yazı yazıldığını, bu yazıya rağmen haczin kaldırılmadığını, borcun ödenmesi ve zamanaşımı nedeniyle de haczin kaldırılması gerektiğini beyanla taşınmaz hissesindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
reddine, borçlunun talebinin kabulü ile kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verildiği, ancak icra müdürlüğünce sehven 04/09/2020 tarihli haczin kaldırılması için tapu müdürlüğüne yazı yazıldığı anlaşılmıştır....
Bankası ...Şubesinde bulunan hesabındaki mevduatının bloke edildiğini, söz konusu hesaptaki paranın kendisine ait olmadığını belirterek icra müdürlüğünden haczin kaldırılması talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce haczin fekki talebinin reddine karar verildiği, bunun üzerine borçlunun icra müdürlüğünün ret kararının iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabul edilerek ilgili hesaba konan haczin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun 3. kişideki alacakları İİK'nun 106/2. maddesi uyarınca taşınır hükmündedir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, haczedilen banka hesabındaki paranın 3. kişiye ait olduğu nedeniyle haczin kaldırılması istemi olup, bu haliyle istihkak davası niteliğindedir. Borçlunun, haczedilen paranın 3. kişiye ait olduğu nedeniyle şikayet yolu ile haczin kaldırılmasını isteyemeyeceği gibi, istihkak davası açması da mümkün değildir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/2242 Esas sayılı icra takip dosyasının icra kefili olan T1 tarafından yapılan ödeme neticesinde hacizlerin kaldırılması talep edilmiş, ancak bu talebin icra müdürlüğü tarafından reddedilmesi üzerine, şikayet yolu ile icra memur muamelesinin kaldırılması talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada bilirkişi raporu alınmış ve bakiye borcun olup olmadığı tespit edilmeye çalışılmış, bakiye borcun bulunduğu sonucuna ulaşılarak şikayet başvurusu reddedilmiştir. İlk derece mahkemesinin bu kararına karşı istinaf yasa yoluna başvuran davacılar vekili dava sırasında borcun ödenmiş olmasının haczin kaldırılmasına engel teşkil etmediğini, taleple bağlılık ilkesi aşılarak haczin kaldırılması talebinin borcun tamamının ödenip ödenmediğine yönelik inceleme yapılarak karar verilmesi sebebiyle hukuka aykırı olduğunu ifade ederek kararın kaldırılmasını talep etmişlerdir....
Somut olayda, asıl dosya ve birleşen dosyada aynı menkullere haciz konulduğu ve borçlu vekili tarafından her iki dosyada da haczin kaldırılması talebinde bulunulduğu, mahkemece, asıl dosyada haczin kaldırılması talebinin kabul edildiği ancak birleşen dosya yönünden bu hususta olumlu ya da olumsuz karar verilmediği görülmüştür. O halde, mahkemece, birleşen 2012/25 E. sayılı dosyada haczin kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılarak gerekçesi ayrıntısı ile değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/427 Esas, 2021/755 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması kararına karşı, davalı banka vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından davalı T5 aleyhine icra takibi başlatıldığını, murisi olan Mehmet Keskinaslan'dan kalan taşınmaza bu borca ilişkin icra dosyasından hissesi oranında haciz konulduğunu, ancak borçlunun 16/10/2019 tarihinde muris Mehmet Keskinaslan'ın mirasını Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/382 Esas 2019/450 Karar sayılı ilamı ile reddettiğini, 04/01/2021 tarihinde murisin taşınmazına konulan haczin dayanaksız olduğunu, icra dairesine konulan haczin kaldırılması için talepte bulunduklarını, ancak icra dairesinin 22/06/2021 tarihli kararı ile talebi reddettiğini belirterek, hukuka aykırı kararın iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı dava dilekçesinde özetle; Of İcra Müdürlüğünün 2021/177 Esas sayılı dosyasından Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/323 Esas sayılı kararı ile konulan ihtiyati haczin kaldırılmasının talep edildiğini, Of İcra Müdürlüğünün talebi yetkili olmamaları nedeniyle talebi reddettiğini, bu nedenle konulan ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür. CEVAP: Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; koşulları oluşmayan ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür....
şikayetçinin talebi reddedilmişse de; İİK 110. maddesi gereğince süresinde satış istenmediği için haczin düşmüş olduğu, bu durumda ise haczin kaldırılması için tahsil harcının yatırılması gerektiğine dair mevzuatımızda bir düzenleme yer almamaktadır....
İstinaf Sebepleri Alacaklı istinaf dilekçesinde;borçlunun emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılması talebine ilişkin kesin hüküm bulunduğunu, kesin hüküm nedeniyle şikayetin reddi gerektiğini ve şikayetin icra müdürlüğü işlemini şikayet olduğunu, borçlu lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu tarafından Samsun 1....