Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/339 KARAR NO : 2022/2472 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KÜTAHYA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2021 NUMARASI : 2021/427 ESAS 2021/478 KARAR DAVA KONUSU : Haczedilmezlik Şikayeti - Taşkın Haciz Şikayeti - Şikayet KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

Dairemizce yapılan değerlendirmede; Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin 05/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 08/08/2022 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106 ve 110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi ve halen geçerli ve devam eden bir haczin bulunup bulunmadığının mahkemece resen tespit edilmesi gerekir....

Somut olayda; Davanın taşınmaz üzerindeki haciz edilemezlik şikayeti ile haczin kaldırılmasına yönelik olduğu, yargılama sırasında haczin kaldırıldığı iddia edilip davacı tarafından istinaf talebinde halen şikayet konusu haczin bulunduğu ve varlığını koruduğu iddia edildiğinden bu hususun net olarak tespiti ile her şikayet, şikayet tarihi itibariyle değerlendirileceğinden haczin varlığını koruyup korumadığı da tespit edilerek sonucuna göre bir hükmün kurulması gerekirken şikayet tarihi itibariyle haczedilmezlik talebi değerlendirilirken oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması kabule göre de sadece haczin kaldırılması talebi yönüyle dava konusuz kaldı ise şikayet tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderinin değerlendirilmesi gerekmekle her şikayetin şikayet tarihi itibariyle değerlendireceği kuralı çerçevesinde HMK'nun 297.maddesi gereğince her talep hakkında hüküm kurulması gerekirken hatalı hüküm kurulduğu, davacının istinaf talebinin yerinde olduğu görülmekle aşağıdaki hüküm...

nun 82/1- 4 maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Şikayetçi borçlunun hacze ilişkin davetiyenin kendisine tebliğ tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde haczedilmezlik şikayetinde bulunup bulunmadığının tespiti için mazbatanın bulunması gerekir....

İİK'nun 83/c maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayeti, takip borçlusuna ve ipotek alacaklısına tanınmış bir haktır. Ayrıca, İİK'nun 83/c maddesinin son fıkrasında Türk Medeni Kanunu'nun 862. maddesi hükmünün saklı olduğu düzenlenmiş olup; buna göre, taşınmaz rehninin kapsamı içinde teferruat (eklenti) üzerinde hak sahibi olan 3. kişilerin bu hakları korunacaktır. İİK’nun 83/c maddesi gereğince, haczedilen menkullerin ipotek kapsamında kaldığına ve taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceğine ilişkin şikayet, kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz olup, en geç satış tarihine kadar yapılabilir. Kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Ancak İİK'nin 83/c maddesinde; "Taşınmaz rehni ipotek akit tablosunda sayılı bulunan eklenti, taşınmazdan ayrı olarak haczedilemez. Türk Medeni Kanunu'nun 862. maddesi hükmü saklıdır" düzenlemesine yer verilmiştir....

Somut olayda, borçlunun, haczedilmezlik başvuru tarihi olan 02.12.2012 tarihinden önce (27.03.2012 tarihinde), şikayet konusu .... İli, .... İlçesi, .... Köyü153 Ada, 173 Parselde kayıtlı taşınmazı ........'a satarak devrettiği, şikayet ve karar tarihinde borçlu ...'un belirtilen bu taşınmazın maliki olmadığı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece; borçlunun, anılan bu taşınmaz yönünden haczin kaldırılmasını istemek konusunda şikayet hakkı ve hukuki yararı bulunmadığı nazara alınarak, bu taşınmaza yönelik haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, borçlunun maliki olmadığı bu taşınmazı da kapsar biçimde şikayetin tümden kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; İİK'nın 82/12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabi olduğu, şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlayacağı, davacıya 103 davetiyesinin 18/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve şikayeti süresinde olmadığı gerekçesiyle şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir....

    nun 83/c maddesinden kaynaklanan haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. İİK'nun 83/c maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayeti, takip borçlusuna ve ipotek alacaklısına tanınmış bir haktır. Ayrıca, İİK'nun 83/c maddesinin son fıkrasında Türk Medeni Kanunu'nun 862. maddesi hükmünün saklı olduğu düzenlenmiş olup; buna göre, taşınmaz rehninin kapsamı içinde teferruat (eklenti) üzerinde hak sahibi olan 3. kişilerin bu hakları korunacaktır. İİK’nun 83/c maddesi gereğince, haczedilen menkullerin ipotek kapsamında kaldığına ve taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceğine ilişkin şikayet, kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz olup, en geç satış tarihine kadar yapılabilir. Kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Ancak İİK'nin 83/c maddesinde; "Taşınmaz rehni ipotek akit tablosunda sayılı bulunan eklenti, taşınmazdan ayrı olarak haczedilemez. Türk Medeni Kanunu'nun 862. maddesi hükmü saklıdır" düzenlemesine yer verilmiştir....

    İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Takip dosyası içeriğine göre, borçlu vekili Av. ...’ın 16.05.2014 tarihinde havale edilen dilekçesi ekinde vekaletnamesini sunarak, bundan böyle müvekkiline gönderilecek evrakların vekil sıfatı ile kendisinin, “Hükümet Cad. No:5/66 Bandırma/Balıkesir” şeklindeki adresine gönderilmesini ve haczedilen mallarla ilgili 103 davetiye evrakının kendisine tebliğe çıkarılmasını istediği görülmektedir. Borçluya ait Bandırma İlçesi Kayacık Mahallesi 4339 parsel sayılı taşınmaz için düzenlenen 22 örnek davet kağıdının borçlunun adı geçen vekiline tebliğ edildiği görülmekle beraber, haczi bildirilen 4339 parsel sayılı taşınmaz, şikayet konusu taşınmaz olmayıp; eldeki uyuşmazlık konusu olayda haczedilemezliği öne sürülen taşınmaz, ... Mah. .. Ada .. parselde kayıtlı, 8....

      Buna göre, şikayet tarihi itibariyle haciz geçerli olmakla birlikte, yargılama aşamasında süresinde satış istenmemesi nedeniyle şikayetin konusuz kaldığı, ancak, ilk derece mahkemesince davacı borçlunun meskeniyet şikayeti yönünden keşif yapılmaksızın, zabıta araştırma yazısına göre evin boş ve kullanılmıyor olması, borçlunun bakmakla yükümlü olduğu şahıslar bulunmadığı gerekçesiyle reddine, maişete dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden de gelen yazı cevapları ile çiftçilik mesleğini ifa etmediği gerekçesiyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, tarafların haklılık durumlarının tespiti bakımından kararın kaldırılarak yeniden yargılama ile keşif yapılması gerekmekte ise de, usul ekonomisi ilkesi dikkate alındığında yeniden yapılacak keşif için yapılacak giderlerin kararın niteliği itibariyle dosyaya yük getirmekten başka bir yararının olmayacağı kanaatine varıldığından, HMK'nın 331. maddesi uyarınca şikayetin reddi kararı dikkate alınarak yargılama giderlerinin davacının...

      UYAP Entegrasyonu