Ancak HMK.311.maddesinin 2. cümlesine göre irade bozukluğu hallerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir. Somut olayda, dava dilekçesinde, borçlu davacının icra dosyasına verdiği maaş haczi muvafakatinin kandırılarak alındığı ve geçersiz olduğundan bahisle emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemeye sunduğu 05/08/2020 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği, bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Feragatten vazgeçmenin yasal olarak mümkün olmadığı, irade bozukluğu hallerinin bulunup bulunmadığı hususunun da dar yetkili icra mahkemesinde incelenemeyeceği anlaşıldığından, Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Yukarıda belirtilen ilke ve kurallar ile 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi değişikliğinin amacı borçlunun önceden muvafakati olmadan Sosyal Güvenlik Kurumu emekli maaşının haczinin engellenmesi olup, İİK'nun 83/a maddesinin yürürlükten kaldırmadığından borçlu sadece malının tamamının haczedilememesi hakkından feragat ettiğinden, haciz sonrası her zaman İİK'nun 83. maddesi çerçevesinde icra mahkemesinde kendisinin ve ailesinin geçimine yetecek miktardan fazla haciz yapıldığını şikayet yolu ile ileri sürebilir. Başka bir deyişle Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan emekli maaşı alan borçlunun hacizden önce maaşına haciz konulmasına muvafakati sadece icra memuruna SGK'na maaş haczi müzekkeresi yazması için izin niteliğinde olup, maaşa konulacak haczin miktarı yönünden İİK'nun 83/a maddesi kapsamında geçerli bir muvafakatin olduğu şeklinde yorumlanamaz....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/12/2019 NUMARASI : 2019/856 ESAS 2019/500 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Maaş Haczinin Kaldırılması) KARAR : Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19/12/2019 tarih 2019/856 esas 2019/500 karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 7.İcra Dairesinin 2018/1585 esas sayılı takip dosyasında borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, Adana 3.Noterliğinin 16/02/2018 tarih ve 2911 yevmiye nolu davacıdan alınan muvafakatnameye dayanılarak davacı borçlunun emekli maaşına aylık 1.000,00 TL haciz konulduğunu, bu işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu, muvafakatin geçerli olması için, borçlu hakkındaki icra takibini kesinleşmiş olması gerektiğini, bu düzenlemenin esasa dair olup İİK.'...
sonra kalan üç taksidi de en geç üç ay içerisinde ödemesi gerektiğini, usul ve yasaya aykırı olarak verilen kararın kaldırılarak, maaş haczinin devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Aile Mahkemesi’nin 29.11.2017 tarih ve 2014/889 Esas sayılı ara kararı ile anılan yoksulluk nafakasının kaldırıldığı beyan olunmuş ise de, asıl şikayet konusunun maaş haczinin usule aykırı konulduğu gerekçesiyle kaldırılması talebinden ibaret olduğu, dosyada mevcut deliller ve temyiz tarihi itibari ile anılan maaş üzerinden haczin kalkıp kalmadığının net olarak belirlenmediği gibi mahkemece oluşturulan gerekçede de bu duruma açıklık getirilmediği görülmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle ,dosyanın davalı şirketçe temlik alınmasından önce alacaklı bankaca herhangi bir maaş haczi işlemi uygulanmadığını ,temlikten hemen sonra da işlenmiş olan bir emekli aylığı haczi olmamasına rağmen 20.06.2017 tarihinden 03.10.2019 tarihine kadar müvekkilinin emekli maaşına haciz işlemi uygulanmış olduğunu , müvekkilinin tek geçim kaynağının emekli maaşı olduğunu ,her ne kadar yerel mahkemenin 5510 Sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce haciz talebi olması nedeniyle davanın reddine karar vermişse de halen 5510 Sayılı Kanun yürürlükte olmakla kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra kesilen paraların ve talep tarihlerinden itbarende maaş haczinin fekkine karar vermesi gerekirken verilmemiş olan İcra Müdürlüğünün kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin SSK'dan aldığı emekli maaşına davalı bankanın icra dosyasındaki alacağı nedeniyle haciz koydurup hukuka aykırı olarak kesinti yaptığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.500,00 TL'nin maaş haczinin konulduğu günden başlayacak yasal faiziyle davalı taraftan tahsilini istemiştir. 17.08.2010 tarihinde mahkemeye sunulan dilekçeyle; müvekkilinin maaşından haksız olarak yapılan kesintilere binaen taraflarına icra müdürlüğünce 3.107,00 TL ödeme yapıldığını, toplam alacaklarının 4.046,00 TL olduğunu, 886,00 TL alacaklarının kaldığını beyan ederek; 3.107,00 TL'nin maaş haczinin konulduğu günden 18.06.2010 tarihine kadar işleyecek yasal faizinin tahsili ile 886,00 TL'nin maaş haczinin konulduğu günden başlamak üzere yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı ... vekili; davacı...
Somut olayda şikayetçi borçluya ödeme emrinin 10/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun aynı gün icra müdürlüğüne gelerek, yasal sürelerden feragat ettiğini belirterek emekli maaşından kesinti yapılmasına muvafakat verdiği, anılan muvafakat gereği borçlunun emekli maaşına haciz konulması için icra müdürlüğünce işlem yapıldığı görülmektedir. Borçlunun hakkındaki takip kesinleşmeden önce verdiği muvafakatin, icra takibinin kesinleşmesinden önce olması nedeniyle 5838 sayılı kanunun 32. maddesi ile değişik 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu'nun 93/1. maddesine uygun olmadığı ve dolayısıyla geçersiz olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde geçersiz olan muvafakate dayalı emekli maaş haczinin kaldırılmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/7713 Esas sayılı takip dosyasında 26/06/2019 tarihinde emekli maaşından her ay 1.000,00TL ve her yıl 500,00 TL artış sağlanarak kesilmesi konusunda muvafakatname imzaladığını, yapılan kesintiler neticesinde her açıdan müşkül duruma düştüğünü bu nedenlerle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun geçici 1, 2 ve 4. maddelerine göre 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu'na tabi olanların, bu Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının a, b, c bendi kapsamında sigortalı olarak kabul edileceğinin belirtildiği, emekli sandığından emekli maaşı alanlara da 5510 sayılı Yasanın maaşın haczedilemeyeceğine ilişkin 93. madde hükmü gereğince emekli maaşındaki haczinin kaldırılmasını, bugüne kadar yapılmış kesintilerinin ve icra dosyasında bulunan mevcut paranın kendisine iadesine karar verilmesini istemiştir....
DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin Türkiye Şişe Cam Fabrikaları A.Ş'de çalıştığını, aynı kurumdan emekli olduğunu, emekli olunan kurum Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları olsa da 5510 Sayılı SGK'nın tüm çalışma ilişkileri nedeniyle olan emeklilikleri düzenlediğini, 5510 Sayılı Kanunun 93. maddesi gereğince haczedilemeyeceğini, oysa ki icra dosyasında müvekkilin emekli maaşının her ay haczedildiğini belirterek, emekli maaşına konulan hacizlerin durdurulması, kaldırılması ve iptali ile emekli maaşından şimdiye kadar yapılan tüm kesintilerin mevduata uygulanan en yüksek değişken faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 05/01/2017 gün, 2016/1261 E. 2017/1 Karar sayılı ilamı ile "Davanın kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştiri....