in ... hakkındaki hakaret suçu ile ilgili şikayet dilekçesi hakkında zaman aşımı süresince mahallinde işlem yapılması mümkün görülmekle, Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye göre katılan sanık ...'in ve katılan sanık ... müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 02/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Şikayetin süresinde olmadığına karar verilmesi halinde İİK’nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın düşürülmesine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “....davanın şikayet zaman aşımı süresi dolmuş olması nedeni ile düşürülmesine” ibaresi çıkartılarak, hüküm fıkrasına “...İİK’nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının düşürülmesine” ibaresi eklenmek suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen...
Mahkememizce öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz incelenmiş, daha sonra zaman aşımı defi incelenmiş olup; sözleşmenin 60. maddesinde yetkili mahkeme olarak ----- mahkemede ----olarak düzenlendiğinden;---- sözleşmesinin davalı tarafından imzalandığı konusunda da bir ihtilaf bulunmadığından ve -------- yargı sahamız içinde bulunduğundan icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddine karar verilmiş; taraflar arasında vade uzatmasına ilişkin sözleşme gereğince de ve o sözleşme tarihine nazaran zaman aşımı dolmadığından zaman aşımı defi de nihai kararla birlikte istinafı kabil olmak üzere reddedilmiştir. Dava itirazın iptali davası olup, davanın görülebilmesi için şartlardan biri de geçerli bir icra takibinin mevcut olmasıdır. İcra takibi dava anında mevcut olduğu gibi davanın devamında da -----koruması gerekir. Davamız ----- açılmış olup, bizzat davalımızın yapmış bulunduğu şikayet üzerine --- açılan davada ---- takibinin iptaline karar vermiştir....
Şikayet olunan ... vekili, zaman aşımı itirazının süresinde ve borçlu tarafından ileri sürülmesi gereken bir itiraz olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan Vergi Dairesi temsilcisi, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 102. maddesi uyarınca amme alacağının, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zaman aşımına uğrayacağını, para cezalarına ait hususi kanunlardaki zaman aşımı hükümlerinin mahfuz olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir. Asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan ... vekili, alacak miktarlarının yapılan kapak hesabı neticesinde cetvele doğru yazıldığını, şikayetçinin ilk haczinin düştüğünü savunarak şikayetin reddini istemiştir. Diğer şikayet olunanlar cevap vermemişlerdir. Birleşen dosyada şikayetçi vekili, ......
< Yükümlüler tarafından verilen beyanname üzerine tarh ve tahakkuk ettirilen veraset ve intikal vergisinin şikayet yoluyla düzeltilmesi talebinin reddine ilişkin Maliye Bakanlığının işleminin iptali istemiyle açılan davayı; 2577 sayılı Kanunun 7 ve 11.maddelerindeki hüküm gereğince her türlü vergilendirme hatası dahil 30 gün içinde dava açılması gerektiği, 213 sayılı Kanunun 116. 118.maddelerinin işleyebilmesi için, dava açma süresi geçirildikten sonra, mükelleflerin kamu alacağının zaman aşımı süresi içerisinde düzeltme ve şikayet yoluna başvurmaları gerektiği olayda, tahakkuk fişinin tebliği tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı Kanunun 15/1-b maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle reddeden Denizli Vergi Mahkemesinin 18.10.1991gün ve 1991/860 sayılı kararının beyannamelerde yapılan matrah hatalarının 2577 sayılı Kanunun 11.maddesinin uygulama alanı dışında olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir....
İDDİANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle ,müvekkillerinin murisi hakkında Beykoz icra müdürlüğünün 2021/1938 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğu, takibe konu senetler altındaki imzanın müvekkillerinin murisi Mahmut Özdemir'e ait olmadığını, takibe konu senetlerin zaman aşımına uğradığını, senet suretlerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, senetlerin kambiyo vasfını yitirdiğini ileri sürerek imzaya itirazda ,zaman aşımı itirazı, borca itiraz ve şikayette bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacağın müvekkili şirket tarafından temlik alındığını, zaman aşımı süresinin işlemesi için ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerektiğini, borçluya ödeme emri tebliğ edilmediği ve takibin kesinleştirilmediğini, ödeme emri tebliği ile zaman aşımı süresinin kesileceğini, mahkemenin bu yöndeki savunmalarını değerlendirmediğini, borçlu yönünden takip kesinleşmediğinden zaman aşımının gerçekleşmediğini, mahkemenin ihtiyati hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar vermiş olmasına karşın zaman aşımını itirazının kabulüne karar vermesinin çelişkili olduğunu öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Kambiyo senetlerine dayalı haciz yoluyla takipte ödeme emrinin tebliğinden yani takibin kesinleşmesinden önce gerçekleşen zaman aşımı itirazının incelemesi İİK'nın 168/5 ve 169/a. maddelerine göre; takibin kesinleşmesinden sonra gerçekleşen zaman aşımı itirazı ise İİK'nın 71 ile 33.maddesi kapsamında yapılır....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/10643 sayılı icra takip dosyasında icra takibi yaptıklarını, icra takip dosyası takip edilmediğinden, işlemden kaldırıldığını yeniden talep edilmesi üzerine 2011/10643 sayılı dosya numarasıyla takibin devam ettiğini, davalının zaman aşımı itirazı üzerine .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/900 Esas sayılı dosyası ile; zaman aşımı itirazının kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini; ancak alacak zaman aşımının dolmadığını ileri sürerek; senet bedeli olan 40.507,40 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu, taraflar arasında herhangi bir hukuki ilişkinin bulunmadığını, bu nedenle de; haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, .......
Kabul edilmiş karar tümden ortadan kaldırılmış, davacının usulsüz tebliğ şikayeti ile takip öncesi zaman aşımı gerçekleştiği yönündeki itirazının reddi ile sadece İİK 71. maddeye dayalı zaman aşımı itirazlarının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf talebinin HMK 353/1/b/3 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 12....
İstemin Özeti : Halkalı Giriş Gümrük Müdürlüğünde tescilli 13.4.1992 gün ve … sayılı gümrük giriş beyannamesi muhteviyatı eşya nedeniyle yükümlü adına yapılan ek gümrük vergi ve resimleri tahakkukuna vaki itirazı reddeden işlemi; 1615 sayılı Gümrük Kanununun 86'ncı ve 89'uncu maddelerinden bahisle, dosyanın incelenmesinden, dava konusu ek tahakkukun, fiili ithalatın yapıldığı tarihten itibaren üç yıl geçtikten sonra 3.8.1995 tarihinde yükümlüye tebliğ edildiği, dolayısıyla ek gümrük vergi ve resimlerinin zaman aşımına uğradığının anlaşıldığı, diğer taraftan, Gümrük Kanununun 86'ncı maddesindeki zaman aşımı süresinin geçmesi halinde de; ceza uygulanması gerektiği yolunda mahkemece verilmiş bir karar mevcut ise, 86'ncı maddedeki 3 yıllık zaman aşımı süresi aranmaksızın Ceza Kanununda öngörülen ceza ve dava zaman aşımı süreleri içerisinde yapılacak ek tahakkukla gümrük vergi ve resimlerinin takibinin mümkün olduğu, olayda, 89'uncu maddenin aradığı...