Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesinde davacı borçlu, imzaya itirazla birlikte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise de, Mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebliğ şikayeti hakkında hiçbir değerlendirme yapılmadan ve dolayısı ile imzaya itirazın süresinde olup olmadığı dahi değerlendirilmeden, imzaya itirazın esas hakkında karar verilmesi isabetsizdir. Somut olayda, davacı borçluya ödeme emrinin 02.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacının icra mahkemesine 11.02.2020 tarihinde başvurarak usulsüz tebliğ şikayeti ile imzaya itirazda bulunduğu görülmüştür....

Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nın 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nın 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12- 258 E., 91/344 K. sayılı kararı). Şikayetçi, şikayet dilekçesinde, usulsüz olduğunu belirttiği ödeme emri tebliğ işleminden 23/02/2022 tarihinde bilgi sahibi olduğunu belirterek, öğrenme tarihi olarak bu tarihin kabulünü talep etmiştir. Davacı tarafından, 01/12/2021 tarihinde Simav İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/68 esas sayılı dosyasında, dava konusu takip dosyasına ilişkin olarak kıymet takdirine itiraz davası açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda; şikayetçinin en geç kıymet takdirine itiraz davasını açmış olduğu 01/12/2021 tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerekir....

İİK'nın 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

GEREKÇE:Bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte tanzim eden borçlu vekilince imzaya ve borca itiraz edilmiş olup ilk derece mahkemesince 1- Davalı (son hamil) Alacaklı Ziraat Bankası A. Ş. Yönünden İmzaya itirazın KABULÜ İLE,2- Mersin 8.İcra Müdürlüğü'nün 2019/732 esas sayılı takibinin davacı (tanzim eden)T1 yönünden DURDURULMASINA,3- Davalı Başak Cam San. Tic. Ltd. Şti.( lehtar-diğer borçlu) Yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,4- Davacı tarafın şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine, karar verilmesi üzerine alacaklı Ziraat Bankası AŞ. vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

Davacı borçlu T1 tarafından takibe konu bonoya ilişkin olarak açılan imzaya itiraz davasında, İstanbul Anadolu 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/649 Esas, 2019/839 Karar sayılı kararı ile imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına 17/12/2019 tarihinde karar verildiği, hükmün davalı/alacaklı T3 tarafından istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 2020/210 esas, 2021/112 karar sayı ve 04.02.2021 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2021/4050 esas, 2021/9190 karar sayı ve 20.10.2021 tarihli kararı ile onanmasına karar verildiği, kararın 20/10/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde borçlu yasal süre içinde imzaya veya borca itiraz ederse, İİK’nun 170/3 ve 169a/5. maddeleri gereğince takip durur. İtirazın kabulü kararının kesinleşmesi, takibin iptali sonucunu doğurur ve hacizler kalkar....

GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile borca, imzaya itiraz ve zaman aşımı itirazına ilişkindir. Adana 13.İcra Müdürlüğünün 2019/15436 esas sayılı dosyasının incelenmesinde Alacaklı T. Vakıflar Bankası T.A.O....

Somut davada mahkemece, davacı borçlu şirketin imzaya itiraz dışındaki taleplerinin hiç biri değerlendirilmeden sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırıdır . O halde, İlk Derece mahkemesince, HMK.nun 297/2.maddesi gözeltilmek suretiyle borçlunun imzaya itiraz dışında itirazları incelenerek oluşacak sonuca göre infazı mümkün ve anlaşılabilir nitelikte tüm taleplerle ilgili olarak tek tek karar verilmesi gerekirken, bu hususlarda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden sadece imzaya itirazın incelenmesi suretiyle sonuca gidilmesi isabetsiz olduğundan davacının istinaf başvurusunun belirtilen sebeplerle kabulü ile HMK'nın 353/(1)-a-6. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

belirtmediğini, incelemeye konu imzanın diğer incelenen imzalarla uyuşmadığını belirtmişse de, incelenen diğer imzaların birbiriyle uyuştuğu yönünde bir ibare yer almadığını ileri sürerek imzaya itirazın reddine ve imzaya itiraz haksız ve kötü niyetli olduğundan borçluların %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde icra müdürlüğünün yetkisine ,takibe ve borca , imzaya itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

UYAP Entegrasyonu