Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacağın ve faizin fazla istendiğine ilişkin borçlunun iddiası ise ilama aykırılık nedenine dayalı İİK'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup, aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca süreye de tabi değildir. Öte yandan ilama aykırı takip yapıldığı iddiası yukarıda da belirtildiği üzere İİK. nun 16.maddesi kapsamında şikayet olup, şikayeti inceleme görevi icra mahkemesine aittir. O halde mahkemece, borçlunun talep edilen alacağın ipotek akit tablosuna uygun olmadığına ilişkin şikayeti incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin kabulü ile; Çeşme İcra Müdürlüğünün 2020/420 Esas sayılı dosyasında düzenlenen 09/07/2020 tarihli icra emrinin borçlu T1 yönünden iptaline, icra emrinin şikayet eden yönünden Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/111 Esas ve 2020/131 Karar sayılı ve 11/03/2020 tarihli ilama uygun şekilde yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde cevap dilekçesindeki hususları aynen tekrar ederek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ilama aykırılık şikayetine ilişkindir....

    Hüküm borçlu vekili tarafından şikayet sebeplerinden olan boşta geçen süre alacağı hakkında bir karar verilmediği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Şikayetçinin şikayet nedenleri arasında takip dayanağı ilamda boşta geçen süre alacağına yönelik bir hüküm bulunmadığından ilama aykırı bu talep yönünden de icra emrinin iptali isteğide bulunmaktadır. İcra Mahkemesi'nce bu şikayet sebebi karar gerekçesinde tartışılmamış ve bu hususta açıkça olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. TC. Anayasa'sının 141/III. maddesine ve 6100 sayılı HMK'nun 297/2.maddesine göre; Mahkemelerin her tür kararlarının gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Mahkemenin borçlunun ilama aykırı olarak boşta geçen süre alacağının da takipte talep edilemeyeceği ile ilgili şikayeti hakkında gerekçesi de açıklanmak suretiyle bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2020/68 ESAS- 2021/455 KARAR DAVA KONUSU : İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2020/1261 Esas sayılı dosyası ile yürütülen takipte ilama aykırı faiz hesabı yapıldığını, dayanak ilama göre 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının döviz mevduatına fiilen uyguladığı faiz oranları kullanılması gerekirken bu oranları aşacak şekilde Merkez Bankasına bildirilen azami faiz oranlarının uygulandığını bildirerek, icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin reddine karar verilmiştir....

      Mahkemece ilamın kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği şikayeti dışındaki diğer şikayet ve itiraz nedenleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu durum 6100 sayılı HMK'nun 297/2.maddesine aykırı olduğundan mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz talebinin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1124 KARAR NO : 2021/869 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2020 NUMARASI : 2020/40 ESAS, 2020/87 KARAR DAVA KONUSU : İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : Muğla İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/40 Esas, 2020/87 Karar sayılı dosyasında verilen davanın kısmen kabulü kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Muğla 1....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3196 KARAR NO : 2022/2197 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2021/395 ESAS, 2021/593 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT VE İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : Karşıyaka 2....

        ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; ilama aykırılık şikayeti ile birlikte aynı ilamdan kaynaklı alacaklar için iki ayrı takip başlatılmasının hukuka aykırı olduğunu, talep edilen faiz oranlarının fahiş olduğunu, gerçeğe aykırı olarak faiz talebinde bulunulduğunu ileri sürerek takibin iptaline, alacaklı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. II....

          Haczedilmezlik şikayeti İİK'nun 16/1. maddesine göre haczin öğrenildiği günden itibaren 7 günlük süreye tabidir. Asıl dava dosyası olan.........2013/171 E. sayılı dosyasında şikayet tarihi 12.02.2013, birleşen dosyada ise şikayet tarihi 21.02.2013 olup, asıl dosyadaki şikayet ile hacizden haberdar olunduğuna göre birleşen dosyada 21.02.2013 tarihinde yapılan şikayet yönünden 7 günlük süre geçirilmiştir. Öte yandan asıl dosyada vergi hesabı olması nedeniyle hesaptaki paranın 5393 sayılı Kanun'un 15/son fıkrası gereğince haczedilemeyeceğine yönelik şikayet Mahkemece incelenmemiştir. O halde birleşen dosyadaki şikayetin süre yönünden reddine karar verilerek, asıl dosyada haczedilmezliği şikayeti incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

            İİK'nun 149/a atfı ile uygulanacak aynı yasanın 33. maddesi gereğince ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte diğer şikayetler 7 günlük hak düşürücü süreye tabi ise de limit aşımı şikayeti ilama aykırılık iddiasını içermesi nedeniyle süreye tabi değildir. Mahkemece, limit aşımı şikayeti şikayetçi borçlulardan her biri için sorumlu oldukları miktar belirlenip değerlendirilmesi sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin süreden reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK.nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 16.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu