Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin davalı aleyhine çekle giriştiği icra takibinin icra hukuk mahkemesi tarafından İİK.nun 33/a maddesi gereğince geri bırakılmasına karar verildiğini, oysa zamanaşımı süresi dolmadan takip yapıldığını belirterek, icranın geri bırakılması kararının iptaline, icra takibine süresinde başlandığının tespitine, icranın kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, İcra Hukuk Mahkemesi kararının kesinleşmediğini, dava şartı oluşmadan, açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı yanca davalı aleyhine açılan davanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç aylık süre geçmesi nedeniyle HUMK.nun 409/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına, A.A.Ü.T.ne göre 575.00.-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/167 Esas sayılı icranın geri bırakılması istemine ilişkin dava dosyasında avukatlığını üstlendiği halde, dava sonunda 23/09/2011 tarih ve 2011/250 sayılı katılan aleyhine verilen icranın geri bırakılmasına ilişkin kararın 17/10/2011 tarihinde tebliğ edildiği, ancak hükmün sanık Avukat tarafından temyiz edilmemesi sonucunda 28/10/2011 tarihinde kesinleştiği, bu şekilde katılanın mağduriyetine neden olduğu iddia edilen olayda; eyleminin TCK'nın 257/2. maddesinde tanımlanan ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu tüm unsurlarıyla oluşturduğu gözetilmeden dosya kapsamı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ile yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 23/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      GEREKÇE: Uyuşmazlık, icranın geri bırakılması kararı için yatırılan nakit teminatın Bölge Adliye Mahkemesince iadesine dair verilen karar gereğince iadesi sırasında tahsil harcı alınıp alınmayacağına ilişkin şikayettir. Osmaniye İcra Dairesinin 2021/44543 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Ali İhsan Yolbulan tarafından borçlu T1 hakkında 11/12/2017 tarihinde genel haciz yoluyla 3.123.780,82 USD'nin tahsili için takip başlatıldığı, borca ve ferilerine itiraz edildiği, Osmaniye 1....

      Bu nedenle, borcun tamamı ödenmeden icranın geri bırakılması kararı verilemeyeceği gibi borç bitmeden maaş haczinin kaldırılmasına da karar verilemeyeceğinden davacı vekilinin istinaf dilekçesinde belirttiği istinaf sebepleri yerinde değildir. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; HMK.nın 355.maddesine göre istinaf incelemesinin dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun resen nazara alınabileceği, somut olayda dosya kapsamı, mevcut delil durumu dikkate alındığında, mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği anlaşıldığından, davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi kapsamını aynen tekrarla, kanunda yer alan ek mehil verilmesine ilişkin düzenlemede, sürenin sona erip ermemesine göre ek mehil verilmesi ayrımının bulunmadığını, 30/11/2021 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7343 sayılı Kanunun 5. maddesi ile mehil belgesine ilişkin icranın geri bırakılması kararının takibin yapıldığı yer icra mahkemesinden verileceği de gözetilerek icranın geri bırakılması talebiyle ilgili karar verilmek üzere takibe konu belge ve dosyanın bağlı olduğu icra hukuk mahkemesine gönderilmek üzere icra hukuk tevzi bürosuna gönderilmesi gerektiğini beyanla; ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak şikayetin kabulü ile icra dosyasında verilen 11/08/2022 tarihli kararın kısmen reddedilen kısmının kaldırılarak ek mehil verilmesi taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

      Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, takip dosyasında alacaklı tarafından 17/12/2014 tarihinden takibin yenileme tarihi olan 20/08/2019 tarihine kadar takip dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığından icra dosyasının işlemsiz bırakılması nedeniyle 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla mahkemece zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      Mahkemece, 07.03.2008 tarihi itibariyle fazladan ödenen tutarın 6.930,40-TL olduğu, Mart 2008 tarihi itibariyle talep edilebilecek nafakanın 553,37-TL olduğu göz önüne alınarak, fazla talepte bulunulduğu belirtilerek, 9.856,63-TL yönünden icranın geri bırakılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep edilen dönemlerle ilgili bilirkişi tarafından hesaplama yapılmış, borcun 10.402,00 TL olduğu, 07.03.2008 tarihi itibariyle de fazla ödeme miktarının 6.930,40 TL olduğu tesbit edilmiştir. Bu durumda işleyecek nafakalar yönünden takibe devam edilebilecek ise de, 07.03.2008 tarihi itibari ile borcun tamamı ödenmiş olduğu için 10.410 TL açısından icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken 9.856 TL açısından icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır....

        İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/353 Esas 2020/513 Karar sayılı kararıyla zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 18/03/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda, mahkemece, davalı borçlu T6 hakkındaki icranın geri bırakılması kararına karşı alacaklının 7 gün içinde genel mahkemelerde dava açıp açmadığının araştırılması, alacaklı tarafından genel mahkemelerde İİK'nin 33/a-2. maddesi uyarınca açılan bir davanın olmaması halinde alacağın zamanaşımına uğradığı hususunun kesin hüküm teşkil edeceği ve icranın geri bırakılması kararının, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağı ve icra dosyasındaki mevcut hacizlerin kalkacağı, alacaklı tarafından açılmış böyle bir dava varsa sonucunun istihkak davasında bekletici mesele yapılması gerektiği anlaşılmakla bu husus araştırılmadan verilen karar isabetli değildir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde, itfa nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK. 'nun 33/1.-2. Maddelerinde, "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra tetkik merciine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Yine, Tebligat Kanununun 11....

        İcra dosyası 3 yıldan fazla işlemsiz bırakıldığından davanın kabulü ile; İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına ve de icranın geri bırakılması kararı ile hacizlerin ortadan kalkması söz konusu olacağından; hacizlerin fekki talebinin reddine " karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu