Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : El Atmanın Önlenmesi ve Ecrimisil Dava, kiracı tarafından alt kiracıya karşı açılan kiralanana vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olup, taraflar arasında kira ilişkisi yoktur, Mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Hüküm, Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın niteliğine göre, temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/514 Esasına kayıtlı tahliye davası açıldığını ve 15.10.2010 tarihli 2010/1106 sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini,taşınmazın tahliye davası sırasında tasfiye sürecinde bulunan şirket ve iflas idaresinin işgalinde olduğunu,Eylül ve Ekim 2010 aylarına ilişkin bir bedel ödenmediğini ileri sürerek, bir aylık 64.000,00 TL kira bedeli kadar ecrimisil ile mahrum kalınan kira bedeline karar verilmesini istemişler;yargılama sırasında mahrum kalınan kira bedeline ilişkin taleplerinden vazgeçmişler,tahliye kararının infaz edildiği 09.12.2010 tarihinden geriye dönük dört aylık toplam 256.000,00 TL (ıslahla 264.000,00 TL) ecrimisil istemişler;ayrıca iflas idaresinin kusuru sonucu uğranılan zararın tazmini nedeniyle dahili davalı olarak Adalet Bakanlığının davaya dahil edilmesini istemişlerdir. Davalı iflas idaresi temsilcileri ...husumet ve yetki itirazında bulunarak davanın esastan da reddini savunmuş;yargılama aşamasında......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden maliki bulundukları ... yolu ...adresindeki taşınmazı davalı şirketin kiraladığını,şirketin iflas etmesi nedeniyle...Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/514 Esasına kayıtlı tahliye davası açıldığını ve 15.10.2010 tarihli 2010/1106 sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini,taşınmazın tahliye davası sırasında tasfiye sürecinde bulunan şirket ve iflas idaresinin işgalinde olduğunu,Eylül ve Ekim 2010 aylarına ilişkin bir bedel ödenmediğini ileri sürerek, bir aylık 64.000,00 TL kira bedeli kadar ecrimisil ile mahrum kalınan kira bedeline karar verilmesini istemişler;yargılama sırasında mahrum kalınan kira bedeline ilişkin taleplerinden vazgeçmişler,tahliye kararının infaz edildiği 09.12.2010 tarihinden geriye dönük dört aylık toplam 256.000,00 TL (ıslahla 264.000,00 TL) ecrimisil istemişler;ayrıca iflas idaresinin kusuru sonucu uğranılan zararın...

        Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 29/05/2018 tarih 2017/423 Esas 2018/360 Karar sayılı ilamına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının dava konusu taşınmazı satın aldığını ve dükkan iledeponun müvekkilinin ihtiyacı olduğunu, davalının hem market olarak işletilen işyerinin ve deponun 15 yıllık kiracısı olduğundan bahisle çıkmayacağını beyan ettiğini, davalıya taşınmazın tahliyesi için ihtar çektiklerini, ayrıca 1.000 TL aylık kira bedeli talep ettiklerini, davalının eski malik İsmet Sürer ile aralarında kira sözleşmesinin mevcut olduğunu ve bu kira sözleşmesine göre yıllık kira bedelinin 1.000 TL olduğunu ve 2016 yılı kira bedelinin ödenmiş olduğunu beyan ettiğini, eski sözleşmenin yalnızca market olarak işletilen yerini kapsadığını, depo ve eklentilerinin sözleşme dışı olduğunu, kira sözleşmesine...

        sözleşmesi olmaksızın kullandığı, sonraki malik davacıya karşı ileri sürülebileceği herhangi bir üstün hakka da dayanmadığı, dolayısıyla dosyaya ibraz edilen kira kontratının her zaman tanzimi mümkün olup eldeki dava yönünden hukuki değer ifade etmediği, böylece davalının kullanımının haksız el atma niteliğinde bulunduğu kabul edilerek, el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin davanın kabulüne" şeklinde gerekçelerle davalının el atmasının önlenmesine karar verildiği, davalı tarafın istinaf gerekçelerinin yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu anlaşılmıştır....

        Davaya dayanak yapılan 15/04/2008 başlangıç tarihli, 3 yıl kira sözleşmesi davacı ile davalılardan ... Ltd Şti. arasında düzenlemiştir. Kiralananın el değiştirmesi ile birlikte davalı ... Turizm Yatırım ve İşletmecilik Ltd. Şti. kira sözleşmesinin tarafı haline gelmiş olup yeni malik olarak kira sözleşmesi ile bağlıdır. Bu nedenle Mahkemenin, davalının kira sözleşmesinin tarafı olmadığı gerekçesiyle davacının kâr kaybı zararından sorumlu olmayacağı yönündeki gerekçesi yerinde değildir. Kira sözleşmesinin süresi sona ermeden, davalıdan kaynaklanan nedenlerle, sözleşmenin fiilen sonlandırıldığı iddia edilmiş olup böyle bir durumda yoksun kalınan kazanç kaybının talep edilebileceği açıktır. Ancak kâr kaybı hesabı yapılırken kiracının, dava konusu kiralanan ile aynı vasıf ve özelliklere sahip başka bir taşınmazı aynı şartlarda ne kadar sürede kiralayabileceği bilirkişi aracılığıyla tespit edilerek bu süre ile sınırlı olarak kâr kaybı alacağına hükmedilmesi gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 234 ada 117 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın maliki olduklarını, davalı ...'ün her hangi bir hakka dayanmadan binanın zemin katında bulunan 4 adet dükkanı birleştirmek suretiyle iş yeri olarak uzun süredir kullandığını ileri sürerek davalının dava konusu taşınmaza el atmasının önlenmesine ve yıllık 3600,00 TL olmak üzere geriye dönük 5 yıllık toplam 18.000,00 TL ecrimisil bedeli ile yargılama sırasında geçecek günler için aylık 300,00 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemişlerdir. Davalı, davacılar ile aralarında kira sözleşmesinin bulunduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur....

            DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, satın almak suretiyle maliki olduğu 8435 ada 25 parsel sayılı taşınmazdaki 24 nolu bağımsız bölüme ilişkin davalılar arasında yapılan kira sözleşmesinin muvazaalı olduğunu, geçerli olmayan kira sözleşmesine dayalı olarak taşınmazı kullanan davalı ...'ın fuzuli şagil durumunda bulunduğunu ileri sürerek, kira sözleşmesinin iptali, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, kira sözleşmesinin geçerli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kabulüne ilişkin verilen kararın temyizi üzerine Dairece “…davalılar arasında kiracılık ilişkisinin kurulduğu ... 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2006/253 esas ve 2006/254 esas sayılı kesinleşmiş kararlarıyla sabit olup, bu durumun halefiyet yoluyla davacıyı bağlayacağı da kuşkusuzdur.Bilindiği üzere, her dava açıldığı tarihteki koşullara tabidir.O halde, davalı ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, Kat Mülkiyeti kurulmuş taşınmazda ortak alanlara elatmanın önlenmesi ve davalının eylemleri nedeniyle mahrum kalınan kar kaybından kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesiyle eklenen geçici 14. madde gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Maddesinde; "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Yapılan yargılama, dava dilekçesi ve davacının beyanları ile; davacının talebinin TMK 981 ve devamı maddeleri uyarınca salt zilyetliğe dayalı el atmanın önlenmesi değil, şahsi hakka dayalı olarak el atmanın önlenmesi talebine yönelik olduğu, mahkememizin salt zilyetliğe dayalı el atmanın önlenmesi hususunda görevli olup zilyetlik mülkiyet hakkına dayanıyor ise görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olacağı ve uyuşmazlığın TMK 683. Maddesine göre çözümlenmesi gerektiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu