Dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 03.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının ...... irad kaydedilmesine, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.12.2008 gününde verilen dilekçe ile vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 104 ada 3 ve 5, 118 ada 6,10 ve 12, 124 ada 42 parsel sayılı taşınmazlar kaydı üzerindeki "..." şerhinin terkini istemiyle açılmıştır. Davalı ... İdaresi davanın reddini savunmuştur. Mahkemece dava kabul edilmiştir. Hükmü davalı ......
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İhtiyati haczin kaldırılması K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapu kaydı üzerindeki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili, Nilüfer Belediye Encümeninin 28/09/2016 tarih ve 2016/1257 sayılı kararı ile imar planında ticaret alanında kalan Ahmetyesevi Mahallesi, 2694 ada 12 parsel sayılı 1.593,96 m²'lik arsadaki Nilüfer Belediyesine ait 760,10 m²'lik 1144/2399 hissesinin satılmasına karar verildiğini, taşınmaz tapu kaydı üzerinde Ebu İshak Kazruni Vakfı şerhinin bulunduğunu, şerhin terkini için 2016 yılı emlak beyan değerinin % 10'una tekabül eden 20.520,05TL'nin yatırılmasına rağmen terkin işleminin yapılmadığını, davalı kurumun taviz bedelinin satış bedeli üzerinden hesaplama yapılmasını istediğini, davalı kurumun bu talebinin hukuka uygun olmadığını belirterek Ahmetyesevi mahallesi, 2694 ada 12 parsel sayılı 1.593,96 m²'lik arsadaki Nilüfer Belediyesi'ne ait 760,10 m²'lik hisse üzerindeki Ebu İshak Kazruni Vakfı şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.CEVAP 2.1....
Mahkemece, Türk Medeni Kanunu'nun 1027. maddesi gereğince tapu kaydı üzerinde yapılacak değişiklikler ancak mahkeme kararı ile gerçekleştirilebilir, bu nedenle tapuya idari merciilerce düşürülen vakıf şerhinin yasaya aykırı olduğu nedeni ile davanın kabulüne, 3342 parsel kaydından 08.07.1996 tarih ve 2987 yevmiye nolu "... ... Vakfı" şerhinin, yine 1646 parsel kaydından 08.07.1996 tarih 2987 yevmiye ve 02.09.1996 tarih 3865 yevmiye nolu "... ... Vakfı" şerhinin, yine 4108 parsel kaydından 03.02.2006 tarih ve 606 yevmiye nolu "... ... Vakfı" şerhinin kaldırılmasına, 25.03.2008 tarihinde karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.11.2010 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili 1077 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali için açtıkları tapu iptali ve tescil davasında taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir kararı konulmasına rağmen davalılar tarafından taşınmaz üzerine haciz konulduğunu ileri sürerek kayıttaki haciz şerhlerinin terkinini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır....
Bu durumda haciz şerhinin konulduğu tarih itibariyle dava konusu taşınmazlar yüklenici adına tapuda kayıtlı ise de az yukarıda açıklandığı gibi kayıt oluşturulmasının nedeni avans ödemesi niteliğinde olduğu ve sözleşmenin feshi sonucu oluşturulan tapu kayıtlarının davacı arsa sahibine iptal edilerek iade edildiği yüklenici adına intikal ettirilen tapu kayıtlarının tescili yüklenici şirket lehine ayni hak sağlamayacağı, haciz yüklenicinin borcu nedeniyle konulmuş olduğu ve yüklenicinin ayni hak kazanmadığı bağımsız bölümler üzerinde davalının cebri icra işlemlerine devam etmesinin hukuki dayanağı kalmadığından davanın kabulüne karar verilmesi yerine yanlış değerlendirme sonucu reddi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur (Dairemizin 15.03.1998 gün 1998/406 Esas, 1998/1259 Karar, 28.09.2010 gün 2010/3593 Esas, 2010/4847 Karar sayılı ilamları)....
Somut olayda da; davacı taşınmaz mülkiyetini kazandıktan sonra kayda işlenen haciz şerhinin terkinini istemektedir. Taşınmaz 13.05.2005 tarihinde cebri müzayede ile satın alınmıştır. Türk Medeni Kanununun 705/2. maddesi uyarınca davacı taşınmazı satın aldığı tarihte mülkiyetini de tescilsiz olarak iktisap etmiştir. Ancak, tapuda davalının aleyhine icra takibi yaptığı kişi malik olarak gözükmektedir. Davalı da kayda dayanarak taşınmazı haczettirmiştir. Davacının haciz şerhinin terkini için açtığı davayı da cevapla birlikte ilk oturumdan önce kabul etmiş, bu kabul beyanını ilk oturumda tekrarlamıştır. Mahkemece kabul beyanı nedeniyle davalının dava açılmasına sebebiyet verip vermediği hususunda araştırma yapılmamış, tapu kayıtları incelenerek dava kabul edilmiştir....