Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır. Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz. İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının yasada gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilir....

    nun "İtirazın kesin olarak kaldırılması" başlıklı 68. maddesinin 1. fıkrasında; "Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz." hükmü yer almaktadır. İtirazın kaldırılması, borçlunun itirazı ile duran (İİK.m:66) ilamsız icra takibine (ilamsız icra prosedürü içinde) devam edilmesini sağlayan (İİK.m:78) bir yoldur. İtiraz ile duran ilamsız icra takibine devam edilmesini sağlamak için, alacaklının genel mahkemelerde itirazın iptali davası açması mümkündür (İİK.m:67)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali-tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, itirazın iptalinin kısmen kabulüne 2,449.-TL üzerinden takibin devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından tahliye hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeni ile tahliye yönünden temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, haciz ve tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptalini ve kira bedellerinin süresinde ödenmemesinden dolayı temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesini istemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, borçlu aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İcra Hukuk Mahkemesince; davanın yargılamayı gerektirdiğini belirterek, görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise; davanın itirazın kaldırılmasına ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu süresi içinde icra dairesine başvurarak takibe itiraz edebilir. Alacaklı itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurabileceği gibi itirazın iptali için ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde genel mahkemelere başvurabilir. Alacaklı, bu konuda seçimlik bir hakka sahiptir....

        Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, borçlu aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra Hukuk Mahkemesince, davanın itirazın iptaline ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın itirazın kaldırılmasına ilişkin olduğunu belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu süresi içinde icra dairesine başvurarak takibe itiraz edebilir. Alacaklı itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurabileceği gibi itirazın iptali için ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde genel mahkemelere başvurabilir. Alacaklı, bu konuda seçimlik bir hakka sahiptir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davalının tahliyesine karar verilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlattığı icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davalının tahliyesine karar verilmiş, davacının itirazın kaldırılması talebi ile ilgili olarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir....

            Maddesinde,“ Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir sened yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz yada belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir.Bu süre içinde itirazın kaldırılması istenilmediği taktirde yendiden ilamsız takip yapılamaz.Borçlu, itirazını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edemezse tetkik mercii itiarzın kaldırılmasına karar verir.” şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda, davacının, davalı hakkında ilamsız takip yaptığı, davalının ilamsız takibe itiraz ederek takibi durdurduğu anlaşılmaktadır. Davacı, itirazın kesin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmektedir.Bu halde uyuşmazlığın...Hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince......

              İİK.nun 67/1 maddesi uyarınca takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasını açabilir. İtirazın iptali davacı için öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlar. Somut olayda itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşıldığından, mahkemece, davanın süresinde açıldığı kabul edilerek işin esası hakkında inceleme yapılarak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 11/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Uyuşmazlık, İİK'nun 264/2 hükmünün "İcra mahkemesi, itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır." şeklindeki son cümlesindeki yedi günlük sürenin başlaması için borçlular tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğinin gerekip gerekmediği noktasındadır. İİK'nun 264/2 hükmü itiraz sonrası alacaklıya iki seçenek sunmaktadır. Alacaklı isterse itirazın kaldırılması isterse itirazın iptali davası açmakta serbesttir. Bu iki davanın da yedi günlük süre içinde açılması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, itirazın tebliği ile başlar. İtiraz tebliğ edilmedikçe bu süre başlamaz. Alacaklının itirazın kaldırılması yolunu seçmesi halinde, kanun koyucu itirazın kaldırılması kararının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceği gerçeğinden hareketle bir düzenleme yapmıştır....

                Görüldüğü üzere Kabahatler Kanunu"nda da itirazı inceleyecek Ağır Ceza Mahkemesinin “itirazın kabulüne” veya "itirazın reddine," karar verir şeklinde düzenleme getirilmiştir. Ancak itirazın kabulüne karar vermesi halinde itirazın konusu hakkında da bir karar vermesi gerektiği hususunda bir düzenleme yok ise de, itirazı kabul eden Ağır Ceza Mahkemesinin bu yönde hüküm oluşturması gerektiği de kuşkusuzdur. Dosya içerisinde araştırılması gereken bir husus ve toplanması gereken bir delil de bulunmadığına göre, itirazın kabulüne karar veren ... Ağır Ceza Mahkemesinin itirazın konusu hakkında da bir karar vermesi gerekirken, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar vermesi isabetsizdir. Bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle, uygulamada birliğin sağlanması amacıyla ......

                  UYAP Entegrasyonu