Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu belirli bir alacak için yapılan icra takibinde borcun bir kısmına itiraz etmek istediğinde, itiraz ettiği kısmı açıkça göstermek zorundadır. Borçlu buna uymaz ve borcun tamamına itiraz ederse, itirazın iptali davası sonucunda borçlu olduğu miktar bakımından icra inkar tazminatı ödemekle yükümlüdür. Alacağın likit olması şartıyla, itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkar tazminatı, asıl alacak bakımından söze konu olur. İşlemiş faiz isteği yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir. İcra takibinde işlemiş faiz için de takip tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olması durumunda, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi, faize faiz yürütülmesi anlamına gelir ki, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 104/son ve 3095 sayılı Kanun'un 3. maddesi uyarınca faize faiz yürütülmesi mümkün olmaz....

    Borçlu buna uymaz ve borcun tamamına itiraz ederse, itirazın iptali davası sonucunda borçlu olduğu miktar bakımından icra inkâr tazminatı ödemekle yükümlüdür (Yargıtay 9.HD. 4.4.2008 gün 2007/14360 E, 2008/7511 K.). Alacağın likit olması şartıyla, itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkâr tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkâr tazminatı, asıl alacak bakımından söz konu olur. İşlemiş faiz isteği yönünden icra inkâr tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir. Somut olayda, takibe konu hak tartışmalı olduğundan alacak likit olmayıp, yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddi gerekirken bu istemin de hüküm altına alınması hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/2.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      Mahkemece, toplanan kanıtlar, davacıya ait işyeri ve ... kayıtları ile bilirkişi raporuna dayanılarak itirazın iptali ile takibin devamına ve asıl alacağın %20 si olan 603.50 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda yasaya uygun şekilde itirazın iptali ile icra inkar tazminatının hüküm altına alınması isabetlidir. Ancak davacı dava dilekçesinde talep ettiği icra-inkar tazminatı miktarını rakamsal olarak açıklayıp harcını yatırmadığı halde mahkemece hükmedilen icra-inkar tazminatı oranının belirlenmesi ile yetinilmesi gerekirken icra-inkar tazminatına rakamsal olarak hükmedilmiş olması hatalı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA :Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Takibe konu alacak yargılamayı gerektirmektedir. Bu nedenle davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilemez....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, elektrik tüketim bedelinin tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı duruşmada işyerini haricen kullandığını, aboneliğin diğer borçlu dava dışı ... adına olduğunu, binada elektriğin bulunmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın hesabı bilirkişi incelemesini gerektirdiğinden icra tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm icra inkar tazminatı yönünden davacı vekilince temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.03.2008 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali, icra inkar tazminatı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve haksız itiraz nedeni ile % 40 icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, icra takibine itirazın iptaline, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Genel haciz yolu ile yapılan ilamsız icra takibinde borçlunun, borca itirazı üzerine alacaklı tarafından açılan ve borçlu aleyhine sonuçlanan itirazın iptali davasından alınan ilamın, itirazın iptaline karar verilen alacak ve hükmolunan icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri ile birlikte ilamlı icra takibine konu edildiğini, bu durumun davacı-borçlunun fazla ödeme yapması ve takip gideri ödemesine yol açacağını, ayrıca talep edilen faiz oran ve miktarının da fahiş olduğunu, icra-inkar tazminatının kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceğini,...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan faturalı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, tahliye taahhüdüne dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına toplanan delillere hükmün dayandığı gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin icra inkar tazminatına ilişkin temyizine gelince: Davacı alacaklı vekili 03.01.2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile, 19.06.2012 tarihinde düzenlenen tahliye taahhüdüne dayanarak kiralananın tahliyesini istemiştir. Tahliye emri davalıya 07.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir....

                    Davacı Kurum yersiz ödenen 2.669,84 TL asıl alacak ve 2.826,02 TL işlemiş faizin tahsili için takibe başlamış, süresinde itiraz edilerek takibin durması üzerine, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemli açılan davada itirazın haksız olması nedeniyle davanın kabulüne, alacağın varlığı ve miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davalıya ödenen aylık miktarları belli ve icra takibine konu alacak tutarı likit olup, mahkemece, davacı Kurum lehine icra-inkar tazminatına hükmetmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu