ortak gider alacağı için yürütülen takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istenilmiş olup, İcra İflas Yasası'nın 67. maddesinin ikinci fıkrası hükmünde, icra takibine yapılan itirazın iptali davasında borçlunun itirazının haksızlığına karar verildiğinde hükmolunan meblağın (asıl alacağın) %40'ından aşağı olmamak üzere tazminata hükmedileceği öngörülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ve tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın iptali isteminin kabulüne icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir 1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; İİK'nun 67/2....
Dava, elektrik tüketim bedeline ilişkin alacak nedeniyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, alacağın varlığı ve miktarı yapılan yargılama sonucu (bilirkişi raporuna) belirlenmiş olduğuna göre, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabul edilen miktar üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile hükmün 2.fıkrasındaki “Davalının itirazında haksız olduğu anlaşıldığından dava konusu asıl alacağın %20'si oranı olan 5.850,07 TL icrainkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine," ifadesinin çıkartılarak yerine “Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine” ifadesi eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 18.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bu durumda 6352 Sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce yapılmış olan icra takipleri üzerine açılan ve açılacak olan itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari % 40 olarak uygulanacaktır. 6352 Sayılı Kanun yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonra yapılan icra takipleri üzerine açılacak itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı % 20 olarak uygulanacaktır. Somut olayda davacının başlattığı icra takibi 2003 tarihli olup, 6352 Sayılı Kanun’un 38.maddesiyle İİK.na eklenen geçici 10.maddesi uyarınca davacı lehine % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vasisinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2 maddesinde düzenlenen icra inkar tazminatının amacı alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız itirazları önlemektir. Eğer alacaklı itirazın iptali davasında haklı çıkar ve borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse istek halinde alacaklı yararına, eğer davalı borçlu haklı çıkar ve dava reddedilirse bu kez alacaklının takibinde haksız ve kötü niyetli olması koşulu ile yine istek halinde borçlu yararına tazminata hükmedilir. Ne var ki icra inkar tazminatı, niteliği gereği ancak itirazın iptali davası sonucunda davanın tamamen veya kısmen kabulüne karar verilmesi koşuluna bağlı olarak hükmolunan miktar üzerinden tahsiline karar verilebilecek bir tazminattır. Yasa ile güdülen amaç borçlu olduğu miktarı bilebilecek durumda olan borçlunun ödeme emri üzerine icra borcunu inkar etmesini önlemek, gerçekte alacaklı olmayan alacaklının da borçluya zarar vermesini engellemektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile % 40 icra inkar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, emlak komisyoncusu olduğunu, davalının ......
Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez. Alacağın likit olması şartıyla itirazın iptali davası sonunda borçlunun itirazının kısmen kabulü halinde dahi, kabul edilen kısım bakımından icra inkar tazminatına hükmedilmelidir. İcra inkar tazminatı, asıl alacak bakımından söz konusu olur. İşlemiş faiz isteği yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmesi mümkün değildir. Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması, böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Bu şartlar yoksa likit bir alacaktan söz edilemez. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu alacağın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden, söz konusu alacak likit değildir....
Mahkemece saptanan miktarın makul süre kira tazminatı olarak belirlenmiş olması karşısında borca itiraz edildiği tarih itibariyle ortada belirli ve muayyen (likit) bir alacak tutarı bulunmadığından davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru değil ise de, hükümdeki bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden hükmün 1.bendinin üçüncü fıkrasındaki icra inkar tazminatına ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “borca itiraz edildiği tarih itibariyle alacak tutarı likit ve muayyen olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine ” ibarelerinin eklenmek suretiyle hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 05.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama, kredi sözleşmesi ve alınan bilirkişi raporu çerçevesinde davanın kısmen kabulüne, davacının icra inkar tazminatı talebinin kısmen reddine karar verilmiş, ilk derece mahkemesi kararı davacı vekilince, icra inkar tazminatı reddi kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava, tüketici kredisinden kaynaklanan alacağa ilişkin itirazın iptali davasıdır....