Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL takip öncesi faiz talep etmiş ise de; davalı şirket itirazın iptali davası açarken bu istemini dava konusu yapmadığından davanın tam kabulüne karar verildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu icra takip dosyası ile yapılan takipte davalı borçlunun 55.474,84-TL'lik asıl alacak miktarına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin bu miktar alacak üzerinden devamına, %20 oranından icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili ve davalı vekili gelmedi. Dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş ise de davalı vekili 18/02/2016 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat ettiklerini bildirdiğinden davalının temyiz isteminin feragat nedeniyle REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin olarak açılan davada ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddi ve ... Sulh Hukuk Mahkemesince de yetkisizlik kararı verildikten sonra yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, borçlu davacının icra dairesinde yapmış olduğu yetki itirazının yerinde görülmesi nedeniyle itirazın iptali davasının reddine karar verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise dava dosyasının kendisine gönderilmesi üzerine dava konusu para borcunun alacaklısının ikametgahının ... İli olduğunu, alacaklının dava konusunu yerleşim yerindeki mahkemelerden talep edebileceğini bildirerek yetkisizlik kararı vermiştir. Yargı yeri belirlenmesi, mahkemelerce karşılıklı olarak görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde mümkün olmaktadır....

        İcra Müdürlüğüne hitaben borçlular vekili Av. ... tarafından verilen 12.10.2021 tarihli itirazın geri çekilmesine ilişkin dilekçeyi de sunarak; tüm borçlular tarafından icra takibine yapılan itirazın geri alındığını, itirazın geri alınması sonucu davaya konu icra takibinin borçlar yönünden kesinleşmiş olması nedeniyle, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiğini ve dava nedeniyle yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir. Dava, İİK'nın 67. maddesi uyarınca itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi kararından sonra borçluların icra dosyasına yapmış oldukları itirazlarını geri aldıkları ve eldeki itirazın iptali davasının konusuz kaldığı anlaşılmıştır....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1466 Esas KARAR NO : 2021/141 DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 06/12/2018 KARAR TARİHİ : 26/01/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket tarafından işletilen ---- plakalı araçların ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu---. İcra Müdürlüğü'nün -----Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından borcun tamamına itirazda bulunulduğunu, yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu, açıklanan nedenlerle davalının İstanbul Anadolu ----....

            Dava, İİK'nın 67. maddesi uyarınca itirazın iptali istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi kararından sonra borçluların icra dosyasına yapmış oldukları itirazlarını geri aldıkları ve eldeki itirazın iptali davasının konusuz kaldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, istinaf incelemesi sırasında davanın konusuz kalması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılarak, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm verilmiştir....

              Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410-471 sayılı kararında belirtildiği üzere; itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Bir icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise, bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece, açıklanan nitelikte bir icra takibinin varlığından söz edilemez. Bu nedenle, itirazın iptali davasını gören mahkeme, öncelikle bu yönü inceleyip karara bağlamalıdır. Esasen, itirazın iptali davasına bakma yetkisi takibin yapıldığı yer mahkemesine ait olduğundan, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi zorunludur. Mahkeme bu inceleme sonucunda kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. Yine, mahkemenin açıklanan yönde yapacağı inceleme ve değerlendirme bakımından kendi yetkisine yönelik bir itiraz bulunup bulunmaması da önem taşımaz....

                Mahkemece ihtiyati hacze konu kredi sözleşmesi nedeniyle alacaklı tarafından itiraz eden borçlu aleyhine açılan itirazın iptali davasının derdest olduğu, 6100 sy. HMK'nun 390/1 md. gereğince dava açıldıktan sonra ihtiyati haczin ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden istenebileceği, gerekçeleriyle itirazın kabulüne ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, karar ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Alacaklının talebi üzerine verilen ihtiyati haciz kararına karşı borçlu 30.03.2016 tarihinde ihtiyati haciz kararını veren mahkemeye itiraz etmiştir. Ancak, borçlunun itirazlarından önce alacaklı tarafından icra takibi başlatılmış ve vaki itiraz üzerine de 26.01.2016 tarihinde itirazın iptali davası açılmıştır. Bu durumda, ihtiyati hacze itirazı inceleme görevi asıl uyuşmazlığı sonuçlandıracak itirazın iptali davasını gören mahkemeye ait olup, ihtiyati hacze itirazın reddi gerekirken yazılı, gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmüştür....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat .....tarafından, 15/03/2011 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yargı yolu nedeniyle görevsizlikle davanın reddine dair verilen 27/04/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yargı yolu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına 03/10/2016 gün ve 2016/248482 sayılı yazısıyla HUMK'un 427/6 maddesi uyarınca kanun yararına bozulması talep edilmiştir....

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava İİK 67 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali istemidir. Dava, davalının otoyol geçiş tutarı ve 6001 sayılı Kanun gereğince tahakkuk ettirilen ceza tutarının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır....

                      UYAP Entegrasyonu