Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 05/07/2023 NUMARASI : 2022/176 Esas - 2023/538 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) KARAR : Dava konusu uyuşmazlık; davalıya kullandırılan kredi kartlarından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Yerel mahkemece 05/07/2023 tarihli kararla, "Davalı gerçek kişinin dava dışı ....Şti. İle banka arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak yer aldığı, kefaletinin yasal koşulları taşıdığı anlaşılmaktadır. Davalı 31/08/2015 tarihinde bankaya ihtarname göndererek şirketteki ortaklığının sona erdiğini belirtmiş, dava konusu kredi kart bu tarihten sonra 16/05/2017 tarihinde dava dışı şirkete teslim edildiği anlaşılmaktadır....
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) DAVA TARİHİ : 07/09/2021 KARAR TARİHİ : 23/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Kart Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirket ile aralarında akdedilen Ticari Kart Sözleşmesi'ne istinaden dava dışı ... Yay. Eğt. Kal. Gıda Taş. Ted. Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.'ye Kredili Mevduat Hesabı tahsis edilerek kullandırıldığını, davalı.......
Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davacının dava dışı bankaya ödeme yaparken kefil sıfatıyla mı yoksa şirket adına mı yaptığını açıkça belirtmediği, asıl borçlu aleyhine bir takip yapılmadığı, davacı taraf şirket ortaklığından çıksa da 08.07.2008 tarihli şirket kararına göre davacının kredi borcundan dolayı sorumlu olduğu, davacının kredi borcunu kefil sıfatıyla ödediğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı , dava dışı banka ile ihbar olunan şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamış olup kredi borcunu kefil sıfatıyla ödediği anlaşılmaktadır. Davacı her ne kadar ihbar olunan limited şirketin ortağı olsa da şirketin borçlarından dolayı şahsi sorumluluğu söz konusu olamayacağından kendi adına ödemiş olduğu kredi borcundan payına düşen kısmı kadar diğer kefil davalıdan rücu hakkı vardır....
Davalı T4 kendisinin Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/335 esas, 2018/313 karar sayılı kararı ile limited şirket ortaklığından ayrılmasına karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini belirterek şirket ortağı sıfatı kalmaması nedeniyle kiradan sorumlu olamayacağını, ayrıca takip öncesi çekmiş olduğu ihtarname ile kira sözleşmesini feshettiğini davacılara bildirdiğini, bu nedenle kendisinden kira istenemeyeceğini savunmuştur. Ancak kira sözleşmesinin incelenmesinde kiracının T4 ve Furkan Karaduman olduğu, Sultan Sofrası Restaurant Ltd.Şti olmadığı, kiracıların kira sözleşmesi yapıldıktan sonra şirket kurması ve daha sonra davalının bu şirket ortaklığından ayrılmasının kiracıların T4 ve Furkan Karaduman olduğu gerçeğini değiştirmeyeceği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının şirket ortaklığından ayrılmış olması kiracılık sıfatını ortadan kaldırmayacağından sonuca etkili değildir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18/09/2018 NUMARASI: 2017/983 Esas - 2018/834 Karar DAVA: İtirazın İptali İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/06/2021 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükme karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, tarafların ortağı oldukları ......
Maddesinde "6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1521. maddesinden kaynaklanan (Ticaret şirketlerinde, ortakların veya pay sahiplerinin şirketle veya birbirleriyle şirket ortaklığından veya pay sahipliğinden kaynaklanan davalarda veya şirketin yönetim kurulu üyeleri, yöneticileri, müdürleri, tasfiye memurları ya da denetçilerine karşı açılacak davalar) davalar ile taşıma (kara, hava, deniz ve uluslararası sözleşmeler dâhil) ve sigorta hukukundan kaynaklanan alacak davaları yanında ÎİK'nın 67. maddesine dayalı itirazın iptali ve İİK'nın 72. maddesinden kaynaklanan borçlu olmadığının tespiti davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu anlaşılmakla; dosyanın anılan daireye gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın niteliğine göre istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6....
Mahkemece, her ne kadar davacı davalılardan ... hakkında icra takibinde bulunmuş ve yapılan itirazlar üzerine adı geçen hakkında itirazın iptali davası açmış ise de; adı geçen davalı ...'in şirketteki ortaklığından 24.06.2008 tarihinde ayrıldığı, bu nedenle adı geçen için geçerli bir kefalet ortada kalmadığından davalı ...'in herhangi bir sorumluluğunun olamayacağı, taraflar arasında yapılan Genel Kredi Sözleşmesinde kredinin açılan hesaplar üzerine çek keşidesi sureti ile kullanılması başlıklı 11. maddesinde bankaca çek başına ödenmesi garanti edilen 500 TL.'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, ticari şirket ortakları arasındaki şirket ortaklığından kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay .... Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/670 Esas KARAR NO : 2021/740 DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/04/2021 KARAR TARİHİ : 05/10/2021 ----- Esas ----- Karar sayılı Görevsizlik kararına istinaden mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket, ---- müvekkilinin ---- ancak davalı şirketin, söz konusu kredi borcunu vadesi gelmesine rağmen ödemediğini,----, davalı şirkette ortak sıfatına sahip ve ayrıca genel kredi sözleşmesinde ---- ödendiğini, müvekkilinin işbu ödeme nedeniyle kefil sıfatıyla, davalı şirketten rücu alacağı doğmuş olup davalı ---------, müvekkilinin şirket borcuna istinaden kefaleten ödemiş olduğu tutarı müvekkiline ödemediğini, buna ilişki müvekkili tarafından ihtarname ile davalı şirketten davaya konu ödemeyi talep ettiğini ancak davalı şirket tarafından ödemenin gerçekleşmediğini...
İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi borçlu vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi .........tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İtiraz eden vekili, müvekkilinin kefaletin tesisi anında var olan şirket ortaklığından ayrıldığını,bu durumu bankaya e-mail ile bildirdiğini, bildirim tarihinden sonraki kredilerden sorumlu olmayacağını ileri sürerek, ihtiyati hacze itiraz etmiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, itiraz edenin incelemeye konu Kredi Çerçeve Sözleşmesi'ni müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefilin sorumluluğunun şahsi olup şirket ortaklığına bağlı olmadığı, ilgili banka memuruna gönderilen e-mail ile kefaletten kaynaklanan sorumluluğun sona erdirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı ihtiyati hacze itiraz eden vekili temyiz etmiştir....