Anılan yasal ve emredici düzenlemelere göre, alacaklı takip vekalet ücreti ve masrafların açıkça vazgeçmediği sürece icra müdürlüğünce kesinleşen takip miktarı üzerinden yürürlükte olan AAÜT'ne göre vekalet ücretini hesaplayıp kapak hesabına dahil etmelidir. Bu nedenle mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı/alacaklı istinaf dilekçesinde takip kesinleştikten sonra borçlu ile yapılan protokole göre borcun sona erdiğini ileri sürmüş ise de, alacaklının bu iddiasının İİK'nın 33/2. maddesine göre alacaklı tarafından açılacak itfa nedeniyle icranın geri bırakılması yargılamasında değerlendirilmesi mümkündür. Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesi kararı hukuka uygun olduğundan davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İhtara itiraz edilmeme durumunda ise ispat yükü borçluya geçer.Bu durumda, İİK'nun 149/a maddesinin 1. fıkrasında yer verilen "icranın geri bırakılması hakkında 33. maddenin 1, 2 ve 4. fıkraları uygulanır." hükmü,İİK'nun 33/1. maddesinde ise, icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile İcra Mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.” hükmü birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmelidir. Somut olayda; İpotek veren borçlu ..., örnek 6 icra emri tebliği üzerine süresi içinde vekili aracılığı ile İcra Mahkemesi’ne başvurarak, borcun takipten önce 21.02.2012 tarihinde kendisi tarafından alacaklı Vakıflar Bankası'na ödendiği iddiasında bulunmuş ve buna ilişkin dekontu ibraz etmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Uyuşmazlık, nafaka ilamına dayalı takipte borcun itfa nedeniyle sona erdiğine ve borca, faize ve ferilerine itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından, boşanma ile birlikte müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının ilamlı icra takibine konu edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, itfa nedeniyle borcun sona erdiği ve borca, faize ve ferilerine itirazla takibin iptalini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, kararın davacı tarafça istinaf edildiği görülmektedir. İstanbul 22. İcra Müdürlüğünün 2021/11786 E. sayılı takip dosyası ile, davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 17. Aile Mahkemesinin 2015/336 E. 2015/506 K. sayılı ilamına dayanılarak ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin davacı borçluya 03/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 10/05/2022 tarihinde süresinde eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır....
İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, icra takibi 15.11.2000 tarihli 1.. K.. müşterek ve müteselsil borç senedine dayanmaktadır. Anılan senede dayanılarak muris A.. K.. hakkında 29.06.2004 tarihinde takip başlatıldığı, bu takipte mirasçılara 18.10.2008 tarihinde icra emri düzenlendiği ve tebliğ edildiği görülmektedir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu senede ilişkin olarak herhangi bir zamanaşımı söz konusu olmadığını, bununla birlikte icra takibinin işlemden kaldırılmasının, icra takibinin ortadan kaldırıldığı anlamına gelmediğini, bu durumda kesinleşmiş icra takibinin derdest olduğu, cari olduğu, icra takibinin kesinleşmesi dolayısıyla yenileme emri ile yenilenebileceği, herhangi bir itiraz söz konusu olmaksızın dosyadan haciz istenebileceği ve haciz tatbik edilebileceğini, davacı tarafın iddia etmiş olduğu sürenin taraflarınca icra dosyasının düştüğünün öğrenildiği yenileme emrinin talep edildiği tarihten itibaren başlayacağından davanın açıkça haksız, hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE:Dava İİK'nun 33.maddesi uyarınca açılmış ifta sebebine dayalı icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Mahkemece, takibe konu ilamda hükmedilen alacağa ilişkin 18.508,30 TL'nin 11.10.2012 tarihinde, icra emrinin tebliğinden sonra alacaklının borçlu idareye bildirdiği hesaba yatırıldığı gerekçesiyle takip talebi ve icra emrinde talep edilen 18.508,30 TL asıl alacak kısmına ilişkin itfa nedeniyle İİK'nun 33/2 maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. 6098 sayılı T.B.K'nun 100. maddesinde, ''Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir.'' hükmü yer almaktadır. Somut olayda, takip dayanağı ... 2.Vergi Mahkemesi’nin 2012/28 Esas 2012/1596 Karar sayılı ilamına göre 08.10.2012 tarihli takip talepnamesi ile 18.508,30 TL asıl alacak, 600,00 TL ilam vekalet ücreti, 55,00 TL yargılama gideri, 877,00 TL faiz ve 382,80 TL faiz olmak üzere toplam 20.423,10 TL talep edilmiştir. İcra emri borçlu vekiline 10.10.2012 tarihinde tebliğ edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, icra takibinin iptali ve icranın geri bırakılması talebinden kaynaklanmaktadır ve hüküm icra Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, aldırılan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kabulü ile İzmir 10. İcra Müdürlüğü'nün 2021/9336 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takipte vaki ödeme nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/2605 esas sayılı dosyasından talep edilen aylara ilişkin takip tarihi itibariyle bir nafaka alacağının olmadığı..." şeklinde olduğu anlaşılmıştır. Yapılan yargılama, icra takip dosyası, taraf iddia ve savunmaları, denetime açık, taraf iddia ve savunmalarını karşılar nitelikteki bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2020/2605 esas sayılı dosyasından talep edilen aylara ilişki takip tarihi itibariyle birikmiş nafaka alacağının olmadığı anlaşılmakla itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, Mersin 7. İcra Müdürlüğünün 2020/2323 esas sayılı dosyasının da aynı mahkeme ilamı dayanak gösterilerek nafaka alacağı talebine ilişkin olduğu anlaşılmakla mükerrer takip olması sebebiyle iptaline karar verilmiştir....