Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının icra talebi kesinleştikten sonra 14.8.2008 tarihli protokol ile borcu kabul ederek ödeme taahhüdünde bulunduğu ve itirazi kayıt da konmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 30.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    KAMBİYO TAKİBİTİCARET MAHKEMELERİNİN YETKİSİYETKİSİZLİK İTİRAZI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 50 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı, Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi'nden almış bulunduğu ihtiyati haciz kararına istinaden borçlular aleyhine Kartal İcra Dairesi'nde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçmiştir. Kartal İcra Dairesi, Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yargılama alanı içerisinde bulunmaktadır. (Ticari davalar nedeniyle Kartal'daki tüm ticari ihtilafları çözümleme yeri Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yetki ve görev alanı içerisinde kalmaktadır. Dolayısıyla da İcra Dairesinde bu mahkemece verilen kararların infazında yetkili konumundadır.)...

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıların murisine borç para verdiğini karşılığında senet aldığını, senede dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibinin davalıların haksız itirazi sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre, dava konusu senedin yazı ve rakam kısımlarında farklılık bulunduğu, yazı ile yazılan kısımda "yirmidört YTL" ibaresinin bulunduğu yazı ile yazılı kısma itibar etmek gerektiği, davalıların senet keşidecisinin mirasçısı oldukları, davacının tanık dinletme isteğinin yerinde görülmediği, davacının yemin teklif hakkını da kullanmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2014/9391 sayılı takip konusu borcun itirazi kayıt konulmadan ödendiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı yanca yapılan ödemeler dikkate alındığında davacının 5.619,50TL fazla ödemede bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle ıslah edilen talep dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 26.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle takip ve dava konusu edilen faturanın itirazi kayıt konulmadan davacı yanca ticari defterlerine kaydedilmiş olmasına ve borcun ödendiğinin kanıtlanamamış olmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosya içerisindeki tüm evraklar ele alındığında; Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takipte borçlunun başvurusu, her ne kadar takibin iptali istemi olarak belirtilmiş ise de, hukuki tavsifin hakime ati olduğu prensibi doğrultusunda takip konusu alacağın takipten önceki dönemde itfa edildiğinden bahisle icranın geri bırakılması istemi olup, davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 33/1. maddesi gereğince; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır....

            Maddesinde “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir.” Şeklinde hüküm bulunduğu, Şikayetçinin talebinin takibin kesinleşmesinden sonra ki dönemde itfa ya da imhal iddiası niteliğinde olduğu ve her zaman ileri sürülebileceği, her ne kadar dayanılan belgede bulunan imza Davalı-Alacaklı Tarafından inkar edilmemiş ise de; belgenin itfa yada imhal unsurlarını taşımadığı, şarta bağlı edimler ve yükümlülükler içerdiği ve bu şarta bağlı yükümlülüklerin dar yetkili İcra Mahkemesinde dikkate alınamayacağı, dolayısıyla Davacı-Borçlunun itfa-imhal iddiasının ispat edilemediği kanaatine varılmakla şikayetin reddine " dair karar verilmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İncelenen tüm dosya kapsamı itibari ile; davalı alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, davacı borçlu vekili, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, takibe konu senetlerdeki borcun, takipten önce ödendiğini ileri sürerek borca itiraz etmiş, mahkemece, itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davacının tazminat talebinin reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Yargıtay içtihatlarına göre de, ödeme iddiasının kabul edilebilmesi için, söz konusu ödeme belgelerinde, takibin dayanağı olan çeke açıkça atıfta bulunulması zorunludur....

            İcra Dairesi icra memuru olduğunu, icra dairesi tarafından hazırlanan sadece ödeme emrinde yapılan bu hata nedeniyle takibin iptal edilmesinin hatalı olduğunu, hatalı gönderilen ödeme emrinin iptal edilebileceğini, dosya borcunun davacı-borçlu tarafından icra dairesine ödendiğini ve dosyanın infazen 04.10.2021 tarihinde kapandığını, davanın konusuz kaldığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. 2-Davacı borçlu vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde; itfa nedeniyle borca itirazını tekrarla, kaldırma kararının onanmasını, kararının gerekçesinin itfa nedeniyle borca itirazı dikkate alınarak düzeltilmesini, %20'den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, takip öncesi döneme ilişkin itfa nedeni ile takibin iptali istemine ilişkindir. 2....

              Madde gereği itfa iddiasını ispatlar nitelikte olmadığından yapılması gereken husus alacaklı yan banka hesabına yapıldığı bildirilen ödemeler ve tarihleri dikkate alınmak ve alacaklı tarafından cevap dilekçesinde bildirildiği üzere TBK 100. Madde gereği öncelikle işlemiş faiz ve ferilerden mahsup edilmek suretiyle davacı yanın itfa itirazının incelenmesidir. Dosyadan alınan bilirkişi raporu yukarıda anılan hususlarda denetime elverişli nitelikte olmadığından takip dayanağı ilam, ilam ile belirlenen faiz başlangıç tarihleri, davacı kurum tarafından yapılan ödemeler ve ödeme tarihleri dikkate alınmak ve ödemeler öncelikle TBK 100....

              UYAP Entegrasyonu