Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır. İstirdat davası açılması için ilk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında ödenmiş olmasıdır. Borçlunun, ödeme emrine itiraz etmemesi veya itiraz etmiş olmasına karşın itirazının kesin kaldırılması nedeniyle, kesinleşmiş olan icra takibi dolayısıyla, bu parayı gerek nakden, gerek mallarının haczedilip satılması suretiyle cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olması gerekir. İstirdat davasının açılmasının ikinci şartı ise, maddi hukuk bakımından, aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır (2004 sayılı İİK m.72/7). İstirdat davasının, borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir. İstirdat davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer....

    "İçtihat Metni" Davacı .... ile davalı .... arasındaki istirdat davasına dair Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 11/11/2020 tarihli ve 2020/73 E. 2020/697K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 22/04/2021 tarihli ve 2021/2144 E. 2021/4555 K. sayılı ilama karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuş, Dairece verilen 09/11/2021 tarihli ve 2021/6280 E. 2021/11069 K. sayılı ilam ile davalı vekilinin karar düzeltme talebi reddedilmiş, davalı vekilince karar düzeltme talebinin reddi ilamına karşı maddi hatanın düzeltilmesi istenilmiştir....

      Somut olayda davalı-karşı davacı asıl davaya konu bononun araç kiralama sözleşmesi sebebiyle verildiğini, davacı-karşı davalının kiraladığı araç ile kaza yapması sebebiyle oluşan zararları teminen bononun takibe konulduğunu savunduğu ve karşı davada kira sözleşmesine dayalı olarak maddi tazminat isteminde bulunduğu, davacı-karşı davalının ise araç kiralama sözleşmesinde, bonoda ve kaza tespit tutanağında yer alan imzaları inkar ettiği ve menfi tespit ile istirdat istemlerinde bulunduğu anlaşılmıştır....

        Sayılı kararının kaldırılmasını talep etme zorunluluğu hasıl olduğunu, istirdat ve tazminat taleplerin reddi kararına ve dava konusu icra takip dosyasının müvekkil yönünden iptaline ilişkin talepleri için karar verilmesi adına Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/767 E. - 2021/511 K. Sayılı kararının kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı ... vekili istinaf cevap dilekçesinde özetle; Mahalli mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun bulunması nedeniyle istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine karar verilmesine, Vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesine, Kötüniyetle istinafa başvuran karşı tarafın 329. madde gereğince giderlere ve cezaya mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.H.M.K.nın 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu Düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır....

          ödeme tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte istirdatına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yasal düzenlemelere rağmen davacı huzurdaki dava ile ------ Esas ve ----- K....

            Ancak davacı borçlu hukuki ilişkiyi ve borcu kabul etmekle beraber başka bir sebepten ötürü geçersiz olduğunu veya borcun sona erdiğini iddia ediyorsa ispat yükü davacı borçlu üzerindedir. Menfi tespit davasının sonucuna göre davacı borçlu lehine tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının borçlu hakkında icra takibinde bulunmuş olması, icra takibinin haksız ve kötü niyetle yapılmış olması ve borçlunun tazminat talebinde bulunmuş olması gerekir. Borçlu aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için ise icra takibinin durdurulması için tedbir kararı verilmiş ve bu kararın fiilen uygulanmış olması gerekir. Davacı .... İcra Dairesi'nin 2013/... esas sayılı takip dosyasında menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuştur. Davacı taraf dava dilekçesinde fazla ödediği ve istirdadını talep ettiği miktarın ayrıca belirtmemiştir. Her ne kadar menfi tespit talepleri arabuluculuk dava şartına bağlı değilse de, istirdat talepleri alacağına ilişkin bulunduğundan arabuluculuk dava şartına tabidir....

              Ancak davacı borçlu hukuki ilişkiyi ve borcu kabul etmekle beraber başka bir sebepten ötürü geçersiz olduğunu veya borcun sona erdiğini iddia ediyorsa ispat yükü davacı borçlu üzerindedir. Menfi tespit davasının sonucuna göre davacı borçlu lehine tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının borçlu hakkında icra takibinde bulunmuş olması, icra takibinin haksız ve kötü niyetle yapılmış olması ve borçlunun tazminat talebinde bulunmuş olması gerekir. Borçlu aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için ise icra takibinin durdurulması için tedbir kararı verilmiş ve bu kararın fiilen uygulanmış olması gerekir. Davacı .... İcra Dairesi'nin 2013/... esas sayılı takip dosyasında menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuştur. Davacı taraf dava dilekçesinde fazla ödediği ve istirdadını talep ettiği miktarın ayrıca belirtmemiştir. Her ne kadar menfi tespit talepleri arabuluculuk dava şartına bağlı değilse de, istirdat talepleri alacağına ilişkin bulunduğundan arabuluculuk dava şartına tabidir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ; İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ila 361. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, ''İncelemenin Kapsamı'' başlığını taşıyan 355. maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Dava, menfi tespit ve istirdat davasıdır. Menfi tespit ve istirdat davaları İcra ve İflas Kanunu’nunn 72. maddesinde düzenlemiştir. Menfi tespit davası borçlu olmayan kişinin borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. İstirdat davası ise; kişi borçlu olmadığı halde ödeme yapmış ise bu ödemenin geri alınmasını sağlayan dava türüdür. Menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme, alacaklının yerleşim yeri ya da açılmış bir icra takibi varsa icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. Menfi tespit davası için yasada herhangi bir hak düşürücü ya da zamanaşımı süresi öngörülmemiştir....

                Esas ..... karar sayılı mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi talep ederek, haksız ihtiyati tedbir kararı alındığını, zarar ve kazanç kaybına neden olunduğundan dolayı davanın kabulü ile; fazlaya ilişkin tüm hak ve alacaklarının saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi zararın dava gününden yasal faizi ile davalıdan tahsiline, masrafların vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasıdır. Mahkememiz dosyası davacısı ..... Şirketi'nin Bakırköy .... ATM ..... Esas sayılı dava dosyasında üçüncü şahıs olarak yer aldığı ve mahkememizde açılan davanın haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası olduğu ve davanın Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mahkemesinde davacı sıfatı ile yer alan ........

                  Mahkemece, yanlar arasında görülüp kesinleşen menfi tespit davası sonucu davacıların davalı şirkete borçlu olmadıklarının anlaşıldığı bu nedenle 3. kişilere ödedikleri miktarı davalıdan talep edebilecekleri, davalının kötü niyetle çekleri ciro ettiği ve davacılar aleyhine 3. kişilerin icra takibi yapmasına neden olduğu bu tutumu ile davacıların manevi vesaiklerine zarar verdiği gerekçesiyle 7.269.661.000 TL ödemenin istirdadına ve 2.500.000.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle görülmekte olan istirdat davasının İİK. 72/VI. ncı hükmüne daha önce açılan menfi tespit davasının devamı niteliğinde olduğu ve menfi tespit davasında verilen menfi tespit ilamının istirdat davasında kesin delil teşkil edeceği (Baki Kuru menfi tespit ve istirdat davası 2003 sh 191) gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına...

                    UYAP Entegrasyonu