İcra Müdürlüğünün 2019/3305 Talimat sayılı dosyasından haciz işleminin gerçekleştirildiğini, icra müdürlüğü tarafından verilen kararın usul ve yasalara aykırı olduğunu, haciz işlemi sırasında müvekkil şirkete ait vergi levhası sunulduğunu, haciz yapılan adresin borçlu şirket ile alakasının olmadığının sunulmuş olan faturalar, vergi levhası ve kira sözleşmesi ve iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatıyla da ortaya konulduğunu haciz sırasında istihkak iddiasında bulunulduğunu, 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkin tutanağı düzenleyip asıl icra dairesine göndermesi gerekirken, istihkak iddiası nedeniyle icra müdürlüğünce haciz yapılmasının doğru olmadığını Bursa 7. İcra Müdürlüğünün 2019/3305 Talimat sayılı dosyasından 23/10/2019 tarihinde yapılmış olan işlemin açıkça usule ve yasalara aykırı olması nedeniyle dosya üzerinden karar verilerek bu kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. İ.İ.K.nun 97/10 maddesi hükmüne göre, İstihkak davası sonuçlanmadan hacizli mal paraya çevrilirse, mahkeme hakimi satış bedelinin yargılamanın sonuna kadar alacaklıya ödenmemesi veya teminat karşılığı veya teminatsız olarak ödenmesi konusunda karar vermek zorundadır. Yasanın bu hükmünden, Mahkeme hakiminin paranın ödenmiş veya ödenmemiş olmasına bakmaksızın İstihkak davasına devam ederek sonuçlandırılması gerektiği anlamı çıkmaktadır. Yargıtayın yerleşmiş ve oturmuş içtihatları da bu yoldadır. Öyle ise istihkak davası sonuçlanmadan hacizli malın paraya çevrilmesi ve bedelin alacaklıya ödenmesi istihkak davasının sonuçlandırılmasına engel değildir. Somut olayda hacizli mal açık arttırma ile 02/06/2010 tarihinde 21.500TL....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın takibin talikine karar verilmiş olup hükmün davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR ... 9. ...... Müdürlüğünün 2015/12046 Esas sayılı dosyasından yazılan yazı üzerine ... 1. ...... Müdürlüğü 2015/282 talimat sayılı dosyasında 20.11.2015 tarihinde yapılan ......de ...... kişinin istihkak iddiasında bulunması nedeniyle İİK'nin 96. ve 97. maddeleri uyarınca takibin taliki veya devamı hakkında karar verilmesi için dosya ...... Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece; haczin borçlunun gıyabında, senette gösterilen ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adresten farklı bir adreste yapıldığı, adres ile haczedilen malların borçluya aidiyetini gösterir yeterli delil bulunmadığı .........
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2010/3354 sayılı dosyasından, 16.06.2010 tarihinde davacı 3.kişiye ait işyerindeki malların haczedildiğini belirterek, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulünü talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın davacıya dava açmak üzere verilen 7 günlük süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2010/3354 sayılı dosyasından, 16.06.2010 tarihinde davacı 3.kişiye ait işyerindeki malların haczedildiğini belirterek, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulünü talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın davacıya dava açmak üzere verilen 7 günlük süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2010/3354 sayılı dosyasından, 16.06.2010 tarihinde davacı 3.kişiye ait işyerindeki malların haczedildiğini belirterek, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulünü talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın davacıya dava açmak üzere verilen 7 günlük süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. İ.İ.K'nun 96/3.maddesi hükmüne göre, "istihkak iddiası yapıldığı veya istihkak davası açıldığı tarihte, istihkak davacısı ile birlikte oturan kimseler aynı anda malın haczedildiğini öğrenmiş sayılmaları" gerekir. Anılan madde de "haczin yapıldığını öğrenen 3.kişinin 7 gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybedeceği" öngörülmüştür....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesindeki "6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir" hükmü gereğince maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği ve yine anılan yasaya dayalı istihkak davalarında davanın reddi halinde tazminat takdir edilmesi gerektiğine dair hüküm bulunmamasına göre davacı alacaklı ve davalı borçlu ve 3.kişiler ... ve ... Tekstil Ltd şirketi vekili vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 30,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı borçlu ve davalı 3.kişiler ... ve ... Tekstil Ltd. Şti.'...
nin 1995 yılının muhtelif dönemlerine ilişkin gelir (stopaj) ve damga vergileriyle gecikme zamlarının tahsili amacıyla yönetim kurulu üyesi bulunan davacı adına 6183 sayılı yasanın mükerrer 35. maddesine göre düzenlenen ödeme emirlerine karşı açılan davayı; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun mükerrer 35. maddesinde, tüzel kişilerin mal varlığından tahsil edilemeyen amme alacaklarının kanuni temsilcilerin mal varlığından tahsil edileceği hükmünün yer aldığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesinde de benzer düzenlemenin bulunduğu, ancak bu maddeye göre kanuni temsilcinin takip edilebilmesi için vergi borçlusu hakkında tüm takip yollarının tüketilmesi ve bunun sonucunda amme alacağının asıl borçludan tahsil edilememiş olması gerektiği, olayda, borçlu şirket hakkında yapılan takip sonucu şirketin bir kısım mallarının haczedildiği ancak hacizli mallar üzerinde, yükümlü şirketin fabrika binasını satın alan firma tarafından...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Giresun 2.Asliye (İcra) Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında özetle, uyuşmazlık istihkak davasına ilişkin olduğundan İİK. 97/11 madde gereğince davaya genel hükümler dairesinde ve basit yargılama usülüne göre bakılarak duruşma açılması delillerin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın şikayet olarak nitelendirilmesi ve dosya üzerinden karar verilmesinin usül ve yasaya aykırı olduğu İİK. 96 ve devamı maddelerinde istihkak davasının 3. kişi veya alacaklı tarafından açılabileceğinin öngörüldüğü borçluya istihkak davası açma hakkı tanınmadığı; somut olayda davanın takip borçlusu ... tarafından açılmış olmasının tartışılması gereğine değinilmiştir....