WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haczi öğrenme tarihi belli olmayan davacı İcra Müdürlüğüne verdiği 9.4.2010 tarihli dilekçede haczedilen mallar hakkında istihkak iddiasında bulunmuş, istihkak iddiası 12.5.2010 tarihinde alacakalıya tebliğ edilmiş ve davalı alacaklı süresi içinde 14.5.2010 tarihinde istihkak iddiasına itiraz etmiştir. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK.nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse dava açma süresi henüz başlamış olmayacağından 3. kişi davasını, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödenene kadar açabilir. Prosedür işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir. (İİK.nun 97/6) somut olayda prosedür işletilmiş ve icra mahkemesince takibin devamına ilişkin olarak verilen 18.5.2010 tarihli karar davacıya 28.6.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir....

    Borçlunun İİK’nun 96/1. maddesi uyarınca davayı açan 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunması veya haciz sırasında hazır bulunmasına karşın 3. kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmaması ya da İİK’nun 96/2. maddesi gereği yokluğunda yapılan 3. kişinin istihkak iddiası kendisine bildirilmesine rağmen verilen 3 günlük süre içinde itiraz etmemesi durumunda istihkak davasında davalı gösterilmesine gerek yoktur. Çünkü bu durumda borçlu istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Haciz sırasında hazır bulunmayan ve dava konusu menkullerin haczine ilişkin tutanağın İİK’nun 103.maddesi uyarınca tebliğ işlemi de kendisine yapılmayan borçlunun, istihkak iddiasına karşı çıkıp çıkmadığı anlaşılamaz....

      Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1-Dava konusu taşınır mallar 14.09.2012 tarihinde borçlu ... yetkilisi huzurunda haczedilmiş, borçlu Kooperatif yetkilisi tarafından haczedilen mallar hakkında 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulmuş, 3. kişi vekili tarafından yazılı olarak da istihkak iddiasında bulunulması üzerine davacı alacaklı tarafından istihkak iddiasının reddi davası açılmıştır. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü'nce İİK'nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar .//.. açabilir....

        Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 01.04.2013 tarihinde yapılan haciz sırasında üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan ... üçüncü kişi şirketin ortağı ya da yetkili temsilcisi olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

          K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davacı üçüncü kişinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine 2-Uyuşmazlık 3. kişinin İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.24.10.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında borçlu davacı ... lehine istihkak iddiasında bulunmuştur. Mahkemece: yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmesi yerinde ise de: takibin devamına, davacı 3. şahsın istihkak davası açmakta muhtariyetine denmek suretiyle davacıya yeniden dava açma külfeti yükleyecek şekilde karar verilmesi isabetsizdir. İstihkak iddiası İİK mad. 85/2, 96/1 maddelerinde düzenlenmiş olup; istihkak davası açılmadan önce haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin gibi sınırlı bir aynî hakkın ileri sürülmesidir. Ancak istihkak davası ön koşulu değildir....

            Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 01.07.2013 tarihinde yapılan haciz sırasında üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan ...’ın üçüncü kişi şirketin ortağı ya da yetkili temsilcisi olmadığı dosya kapsamı ile sabittir....

              Mahkemece; dava konusu haciz esnasında üçüncü kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunan ...’ın şirket ortağı ya da yetkilisi olmadığı, üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nin 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiasının da bulunmadığı gerekçesi ile davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, kararı davacı alacaklı vekili temyiz etmiştir. Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir....

                Dava, alacaklının İİK'nın 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3. kişi elinde haczedilmesi üzerine 3. kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. Tüzel kişilerde istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 24.04.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunan Ahmefin 3. kişinin çalışanı (aşçısı) olduğu 3. kişi şirket tarafından bizzat belirtilmiştir. Anılan şahsın, 3. kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili 3. kişi tüzel kişi şirketin temsilcisi olmadığı sabittir....

                  Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 16.12.2014 tarihinde yapılan haciz sırasında 3. kişi ... yararına istihkak iddiasında bulunan çalışanı ...'ın üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir. Davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. O halde davacı alacaklının İİK 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, 6100 sayılı HMK nun 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                    Mahkemece toplanan delillere göre: ödeme emrinin haczin gerçekleştirildiği adreste borçlu şirket yetkilisine tebliğ olunduğu, haczin borçlu elinde gerçekleştirildiği gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nun 99.maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” iddiasının reddi davası niteliğindedir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. Tüzel kişilerde istihkak iddiası tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....

                      UYAP Entegrasyonu