TAPU KÜTÜĞÜNDE BULUNMASI ZORUNLU BİLGİLERTAPUDA İSİM DÜZELTİLMESİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 438 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.06.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda baba ismi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.09.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava ile 182 ve 259 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarda davacının "K… ….." yazılı baba isminin "A… ……" olarak düzeltilmesi istenmiştir. Mahkemece talebin kabulü ile davacının Kadir olan baba ismi A… …… olarak düzeltilmiş, hükme 1941 olarak davacının doğum tarihi de eklenmiştir....
Dava konusu taşınmazların 1978 yılında yapılan tapulama tespitinde senetsizden 1/2 şer paylı olarak ... ve ... ... adlarına tespit edildiği ve tutanakta ... ...’ın doğum tarihinin “1933” olarak yazıldığı görülmektedir. Davacıya ait nüfus kayıt örneğinden ise, doğum tarihinin “1953“ olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, kayıt maliki olduğunu ileri süren davacı tespit malikinden 20 yaş daha küçüktür. Mahkemece bu yön üzerinde durulmamış ve çelişki giderilmemiştir. Mülkiyet nakline yol açmamak için yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde araştırma ve soruşturma yapılarak özellikle davacının tüm kardeşlerini gösterir nüfus kayıt örneği de getirtilmek suretiyle tespit tutanağında belirtildiği gibi davacı ile diğer müşterek malik ...’ın kardeş olup olmadıkları ve yaş farkı ile soyadı farklılığının neden kaynaklandığı diğer müşterek malik de dinlenmek suretiyle belirlenmelidir. Mahkemece bu yön üzerinde durulmadan eksik araştırma ve soruşturmaya dayalı hüküm bozulmalıdır....
Görülüyor ki; bunların arasında malikin doğum tarihi yer almamıştır. Dolayısıyla tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan nüfus bilgilerinin eklenmesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez. Şayet tapunun tesciline dayanak yapılan işlemde düzeltimi gerektirir bir hata yapılmamışsa, bu hatanın tüzüğün 87. maddesi uyarınca ilgilisinin başvurusu üzerine o maddedeki konular araştırılarak idarece düzeltilmelidir. Böyle olunca, tapu kütüğünde doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkin davanın reddi gerekir. Karar bu nedenle bozmayı gerektirmekte ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.01.2010 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, tapu kaydında murisinin baba adının ve doğum tarihinin düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı idare vekili temyize getirmiştir. 1-Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm daval Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: .... 29/05/2013 gün 9 sayılı davanamesi ile..... 19/02/1993 olan doğum tarihinin düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, ... nüfusa tescili için düzenlenen doğum tutanağında, doğum tarihinin yazı ile ”ondokuz bir bindokuzyüzdoksanüç” olarak yazıldığı halde rakamla 19/02/1993 olarak gösterildiği, tescil belgesinin ise 17/02/1993 tarihinde düzenlendiği, nüfus kayıtlarına doğum tarihinin 19/02/1993 olarak geçtiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 02.12.2009 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, dava konusu ... köyü 8, 59 ve 137 parsel numaralı taşınmazların tapu kayıtlarında 1/2’şer paydaş görünen “... oğlu, ... ” ve “.. oğlu, ....” yazılı isim, soyadı ve baba adlarının düzeltilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir....
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle mahkemenin gerekçeli kararında, hüküm fıkrasının dördüncü satırında yazılı "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", yedinci satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", onuncu satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", onüçücüncü satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", onaltıncı satırında yer alan "1933 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", ondokuzuncu satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", yirmiikinci satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", yirmibeşinci satırında yer alan "1947 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", yirmisekizinci satırında yer alan "1946 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak", otuzbirinci satırında yer alan "1945 olarak görünen doğum tarihinin 1950 olarak...
Davalı idare vekili kadastro tutanaklarının içeriği ve ifraz belgelerinin celbi ile gerekli araştırmanın yapılmadığı ayrıca, doğum tarihinin düzeltilmesi talebinin reddi ile davalı yararına vekalet ücreti takdiri gerektiği gibi re'sen görülecek yönlerden bozma istemi ile temyiz etmiştir. Dava, Medeni Kanunun 1027.maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Tapu kayıtlarının düzgün tutulmasında kamu yararı bulunup, kamu düzenine ilişkin kayıt düzeltme davalarında mülkiyet nakline meydan vermemek için tapu maliki ile adının düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olup olmadığının saptanması gerekir. Dava konusu taşınmazın dosyadaki tapulama tutanağına göre senetsizden 05.08.1957 tarihinde 1314 doğumlu ... oğlu ... ... Türk adına bilirkişi beyanı ile tespitinin kesinleştiği ve 03.01.1964 tarihinde ifrazen yine aynı şahıs adına tapu kaydının oluştuğu tespit edilmiştir....
Mahkemece, açıklanan bu husus gözetilmeden kadastro tespitleri sırasında yapılan yanlışlıklardan olan doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davanın reddi yerine istemin hüküm altına alınması doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiş ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1). bentte açıklanan nedenlerle davalı idare temsilcisinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca hükmün 1. bendinin 4. satırında yer alan "...ve doğum tarihi hanesinin 01.01.1956..." sözcüklerinin hükümden çıkartılarak hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 23.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.07.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında isim ve doğum tarihi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; isim düzeltilmesi isteminin kabulüne, doğum tarihi düzeltim isteminin reddine dair verilen 19.01.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 14.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....