Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit ve ipoteğin fekki davalarının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen dosya davacısı vek. Av. ... ile asıl ve birleşen dosya davalısı vek. Av. ...’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibe karşı açılan menfi tespit davasıdır. Birleşen dava ise takip dayanağı ipoteğin fekki davasıdır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı tarafça, murisleri tarafından akdedilen kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu iddiasıyla sözleşmeden kaynaklı borçlu olmadıklarının tespiti ile sözleşme nedeniyle taşınmaz üzerine konulan ipoteğin terkini istemi ile açılan işbu davada, cevaba cevap dilekçesi ile, her ne kadar dava dilekçesinde ipoteğin fekki olarak dava konusu zikredilmiş ise de, bu hususun sehven yapılan bir hata olduğu, maddi hata kapsamında değerlendirilecek olsa bile davayı hukuki ihtilafa ve bir anlaşmazlığa sokmamak amacıyla HMK'nın 141. maddesi gereğince ipoteğin fekki talebini, davalı bankanın haksız şekilde müvekkillerinin taşınmazlarına koymuş oldukları hacizlerin fekki olarak değiştirdiklerinin beyan edildiği anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır....

      Kat 318, 329 ve 345 ile 4.Kat 158 ve 159 nolu bağımsız bölümler üzerinde davalı banka lehine tesis edilen teminat ipoteklerinin fekkine ve tapu kaydından terkin edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin davalı bankaya yüklenilmesini talep ve dava etmiştir....

        nun 82.maddesinin birinci fıkrasının 4. bendinde; '' Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletlerinin..." haczedilemeyeceği belirtildikten sonra, aynı maddenin üçüncü fıkrasında; ''Birinci fıkranın (2), (4), (7) ve (12) numaralı bentlerinde sayılan malların kıymetinin fazla olması durumunda, bedelinden haline münasip bir kısmı, ihtiyacını karşılayabilmesi amacıyla borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılır'' hükmüne yer verilmiştir. Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 02.12.1972 tarih ve 542/1979 sayılı kararında; "maddede sözü edilen aile tabirine, davacının, kanunen geçindirmekle yükümlü olduğu kimselerin dahil olacağı ve haczi caiz olmayan arazi tespitinde, böyle bir ailenin geçimi için zaruri olup olmadığının göz önünde tutulması gerektiği" belirtilmiştir. Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir....

          Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, ...’nin bu kredi sözleşmesinde kefaletinin bulunduğunu, bu krediler de vadesinde ödenmediği için borçlu ve kefile kat ihtarnamesinin gönderildiğini, borçlu şirket ve kefili ...’a karşı ilamsız icra takibi başlatıldığını, şirket yönünden takibin kesinleştiğini, kefilin itirazı üzerine itirazın iptali davası açıldığını, resmi senede göre ...’ın bankaya verdiği ve vereceği kefalete dayalı taahhütlerinin, doğmuş ve doğacak tüm borçlarının da ipotek konusu edildiğini, davacıların da taşınmazları bu ipotek şerhleri ile birlikte devraldıklarını savunarak davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dışı Aslantepe İnş. Ltd....

            adına kayıtlı olan bağımsız bölüm üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş. ve T7 A.Ş. tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, bağımsız bölüm üzerine konulan ipotek ve hacizlerin kaldırılarak haciz ve ipotekler olmaksızın, satış sözleşmesinin yapıldığı 2012 tarihinden sonraki üzerindeki takyidatlardan arındırılmış olarak davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline mahkemenin takdiri ile ara kararla oluşacak ihtiyati tedbir kararının ilgili tapu dairesine bildirilmesini, dava konusu yerin tapuda kayıtlı 3. şahıs alacaklarının davada ihbar edilmesi için tapu kayıtlarında mevcut hacizlerin müzekkere ile istenmesini, davalı T5 A.Ş. sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri ile bağımsız bölümü zamanında ve takyidatsız süresi içinde tapuda devir ve tescil etmesi gerekirken takyidatlı olarak tecsil ettiğinden eksik ifa nedeni ile 20.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Gıyabi hükmün, davalı borçlu şirkete ve (kısa kararda bulunmayıp, gerekçeli kararda yer verilen hususlara ilişkin temyiz hakkı doğduğundan) davalı alacaklı şirket vekiline yöntemince tebliği ile, temyiz süresi geçtiğinde ve gerektiğinde HUMK’nun 432. maddesindeki prosedürün işletilmesinden sonra; İncelenmesi gerekli bulunan, Beykoz İcra Müdürlüğü’nün 2009/1298 Esas sayılı dosyasının aslının ya da onaylı örneğinin tüm belgeleri, özellikle borcun infazı ve hacizlerin fekki ile ilgili talep ve kararlarlarla birlikte noksansız olarak gönderilmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi...

              Davacı tarafça kendisi adına tescilli kayıtlı olan ancak daha öncesinde ölen babasına ait olan dava konusu taşınmaza babası ve davalının eski unvanı olan... Şirketi arasındaki bayiilik ilişkisi nedeniyle babasının muhtemel borçlarına karşılık teminat olarak verilen ipoteklerin davalı şirketin faaliyetlerini sona erdirmesi, babasının borcunun bulunmaması ve ipoteğin fekkinin zamanında unutulduğu için yapılmaması nedeniyle ipoteğin fekki talep edilmiştir. Davacının nüfus kaydının incelenmesinde söz konusu taşınmazdaki ipotek işlenme tarihinde taşınmaz sahibi olan .... 'ın davacının babası olduğunun ve dava tarihinden önce ölmüş olduğunun ve dava tarihinde taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğunun tespiti ve lehine ipotek tesis edilen ... Şirketi'nin unvan değişikliği ile ... adını aldığı anlaşıldığından tarafların aktif ve pasif dava ehliyetine sahip oldukları kabul edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekilinin, ... ... 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/190 esas sayılı ilamının bölünerek ayrı ayrı takip konusu yapılmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ileri sürerek takiplerin iptali ve hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra emirleri ve takiplerin iptali yönündeki isteğin süreden reddine, hacizlerin fekki yönündeki isteğin ise derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  AŞ’nin kefaleti olmasını bahane ederek müvekkiline ait gayrimenkuller üzerindeki ipoteklerin fekkinden kaçındığını ileri sürerek müvekkilinin taşınmazları üzerinde bulunan davalı banka tarafından konulmuş ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ipoteklerin davalı banka adına düzenlenmiş olduğu ve bu kapsamda husumetin doğru yönlendirildiği, ancak ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

                    UYAP Entegrasyonu