Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkeme kararına karşı davacı kadın vekili tarafından ihtiyati haciz şerhlerinin kaldırılması talepleri konusunda görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı Gelir İdaresi vekili tarafından ise, hacizlerin kaldırıldığını, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilerek müvekkili kurum lehine dava açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama gideri ve ücreti vekalet takdir edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece meskeniyet iddiası kapsamında hacizlerin kaldırılması hususunda yargılama yapma görevinin icra hukuk mahkemesine ait olduğundan dava konusu taşınmaz üzerindeki hacizlerin kaldırılması talebi yönünden mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine karar verilmiş ise de; davacının ihtiyati hacizlerin kaldırılması talebinin dava konusu taşınmazın...

Davalı banka, davacının bankalarına borcu olmadığını ve dava konusu taşınmazlar üzerinde ipotek şerhi olmadığını belirtilmiştir. Davalı SGK vekili ise,görevli mahkemenin icra mahkemesi olduğunu ve 2 sene içinde satış istenmediğinden hacizlerin düştüğünü, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, vergi idaresi yönünden davadan sonra hacizlerin kaldırılmış olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının diğer banka ve SGK'na borcu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne verilmiş; hüküm, davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı borçlu, davalı ... Güvenlik Kurumunun prim alacağı, Vergi İdaresinin ise vergi alacağı nedeniyle 6183 Sayılı Yasaya göre, davalı bankanın ise kredi borcu nedeniyle İİK'na göre yapılan takipler sırasında mülkiyeti kendisine ait olan dava konusu taşınmazların tapu kaydı üzerine konulan hacizlerin ve ipoteğin davalılara olan borcunu ödemesi nedeniyle kaldırılmasını istemiştir....

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.11.2010 gününde verilen dilekçe ile ipotek ve hacizlerin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davalı ...A.Ş. hakkındaki davanın husumet yönünden reddine, davalılar yönünden davanın kabulüne dair verilen 08.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davalı Yapı Kredi Bankası A.Ş. vekili Av. ... tarafından duruşmalı olarak temyiz edilen dava dosyasına 12,00 TL'lık pul konulduğu, ancak toplam 9x6,00=54,00 TL'lık tebligat pulunun gerekli olduğu anlaşılmıştır. Toplam 54,00 TL'lık tebligat pulunun mürafaalı temyiz eden davalı vekilinden istenerek dosyaya eklenmesinden sonra yeniden gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 04.08.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......

      verildiğini, ve kararın kesinleştiğini, taşınmazın müvekkilleri adına tapuya tescil edildiğini, Müvekkillerinin mülkiyet hakkının sonradan kazanılmış bir mülkiyet hakkı olmadığını, mülkiyet hakkının kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayandığı için sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren geçerli olduğunu, davalının mülkiyeti ise kat karşılığı sözleşmesinin yapıldığı tarihten itibaren geçersiz olduğunu, bu sebeple davalının geçersiz mülkiyet hakkına dayanan tüm ipotek ve hacizler haksız ve yersiz olduğundan kaldırılması gerektiğini, davalının borçları sebebiyle taşınmazın müvekkillerin adına tescil edilinceye kadar ekte listesi bulunan çok sayıda ipotek, haciz taşınmaz üzerine konulduğunu, tüm bu nedenlerle Zonguldak ili, Kilimli ilçesi, Merkez Mahallesi 56 ada, 33 parsel sayılı taşınmazda bulunan 3.kat, 13 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekillik ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

      İcra Hukuk Mahkemesine açmış oldukları dava sonunda ihale sonunda konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, ancak mahkeme karar tarihi itibari ile bu kez vergi dairesi hacizlerinin tapu kaydına işlenildiğinin anlaşıldığını ve ihaleden sonra Konya 4. İcra Müdürlüğünün 2006/706 Esas sayılı dosyasından Selçuk Vergi Dairesi ve Konya 9. İcra Müdürlüğü'nün 2007/2997 Esas sayılı dosyalarından hacizler konulduğunu, Türk Telekom AŞ ve Vergi Dairesinden konulan hacizlerin kaldırılması için açmış oldukları dava dosyasından da hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, kararın vergi dairesince temyizi üzerine Yargıtay 12....

      Maddelerine göre düştüğünü, düşmüş olan hacizlerin tapu kaydından da fekkinin gerektiğini, bununla birlikte T3 ve T7 tarafından başlatılan takiplere konu senetlerin muvazaalı olarak düzenlendiğini, davalı T5'nın ise taşınmaza ipotek tesis etmeden önce taşınmaz başına geldiğinde, müvekkilinin taşınmazın kendisine ait olduğunu, taşınmazı Mehmet Ali Anşin'e ait olmadığını, aralarındaki anlaşma sebebiyle bu kişiye devrettiğini, taşınmaz hakkında açılan davanın devam ettiğini, ipotek yaptırmamasını söylediğini, davalı Mahmut'un, taşınmazın müvekkile ait olduğu bile bile kötüniyetle ipotek tesis etiğini ileri sürerek, 2166 ada, 15 parselde kayıtlı taşınmazın müvekkilinin hissesi üzerindeki davalılar tarafından konulan ipotek ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.11.2014 tarihinde verilen dilekçeyle ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 05.04.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne dair verilen kararın davalı ... vekili, davalı ...Ş. vekili ve davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, taşınmazın üzerindeki ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir....

        ın ipotek alacağı üzerinde davalının sorumluluğunu ve taraf olmasını gerektirecek hacizler bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı 3.kişi ... tarafından dava dışı borçlu ... şirketi lehine tesis edilen ipotek Mersin 1.Sulh Hukuk Mahkemisinin 2007/818 Esas ve 2007/1395 Kararı ile ipotek bedeli mahkeme veznesine yatırıldığından 25.06.2007 tarihinde ipotek kaldırılmıştır. Diğer davacı 3.kişi ...'un anılan borçlu lehine tesis ettiği ipotek ise Mersin 3.Sulh Hukuk Mahkemisinin 2007/795 Esas ve 2008/282 Kararı ile yine ipotek bedeli mahkeme veznesine yatırıldığından 06.03.2008 tarihinde kaldırılmış ve anılan kararlar kesinleşmiştir. Öte yandan borçlu...'ın ... Bankasına olan borçlarından dolayı İstanbul 9.İcra Müdürlüğünün 2003/10312 sayılı takip dosyası alacağı davalı TMSF'ye devredilmiş ve dosya numarası 2003/8 olmuştur....

          nin maliki bulunduğu dava konusu taşınmazın tapu kaydında lehine ipotek şerhi işlenen ipotek alacaklısı T.C.Ziraat Bankası ile ipotek borçlusu yüklenici YDN İnşaat Şti'nin işbu davada davalı oldukları, dava dışı 3. kişi olmadıkları, davalı olarak davada taraf oldukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin satış sözleşmesinden kaynaklanan (yüklenicinin temlikinden) tapu iptali ve tescil, ipoteğin fekki, hacizlerin kaldırılması olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili, olmadığı taktirde satış bedelinin güncellenerek tahsili istemine ilişkin olduğu dava konusu taşınmaza ilişkin davalı ipotek alacaklısı banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine geçildiği ve taşınmazın tapu kaydına İİK'nun 150/c maddesi gereğince şerh verildiği anlaşılmaktadır....

          anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin ilk olarak kambiyo takiplerini ikame etmiş olması ve yaklaşık 5 sene sonra ipotek takibini ikame etmiş olması hususlarını nazara aldığında yapılması gereken işlemin ipotek takibine yapılan ödemenin her iki kambiyo takibinin toplamından düşülmek suretiyle hesap edilmesi gerektiğini, Yargıtay kararlarınında bu yönde olduğunu, ayrıca ifade etmek gerekir ki davacı tarafın ipoteğin verildiği tarihten sonraki bir zaman diliminde ipotek bedelini aşan düzeyde kambiyo senedi imzaladığı ve temlik eden bankaya teslim etmiş olup davacı tarafın müvekkiline olan borcunun ipotek bedelini aşan düzeyde olduğunu net bir şekilde kabul ettiğini, yine mahkemece usul ve hukuka aykırı bir şekilde infazen kapatılmasına sebebiyet verilen icra dosyaları kapsamındaki ilam vekalet ve icra vekalet ücretlerinin de görmezden gelindiğini ve ciddi bir mağduriyete neden olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına, davanının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin...

          UYAP Entegrasyonu