Davacı vekilinin 16.03.2022 tarihli ıslah dilekçesinde davacının borçlu olmadığı halde cebri icra yoluyla ödediği 925.426,74 TL'nin 22.11.2021 ödeme tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile istirdadına, dava konusu ipoteğin terkinine ve %20 tazminata karar verilmesi talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Dava; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip nedeniyle menfi tespit/istirdat ve ipoteğin fekki talebine ilişkindir. Yenimahalle Tapu Müdürlüğünden temin edilen ....Parsel (3402 sy.22/A maddesi gereğince yenilme ile 206 Ada 47 Parsel) nolu taşınmaza ait aktif/pasif tapu kaydı ile ipotek akit tablosunun tetkikinde davacı ... adına olan taşınmaz hissesi üzerine davalı ... lehine 700.000,00 TL bedelli 24 ay süreli ipotek tesis edildiği, ipotek resmi senedinin içeriğinde "...'...
Bankası A.Ş.’nın dekontunda görüleceği üzere 09/03/2021 günü 11:42’de ipotek fek için gerekli olan harcın Veraset ve Harçlar Vergi Dairesi hesabını ödendiğini, böylece sözleşme uyarınca masrafın davacı ve diğer borçlular tarafından karşılandığı gün müvekkili tarafından fek işleminin yapıldığını, davadan önce taraflarca alınan randevudan karşı avukatın haberinin olmadığının söz konusu olamayacağını ve bu nedenle sadece vekalet ücreti almak amacıyla bu davanın açıldığını, davacı vekilinin kötü niyetli olduğunu belirterek davanın konusuz kalması nedeniyle davanın reddine ve her türlü yargılama giderinin karşı yana bırakılmasını talep etmiştir....
-TL bedelle ...'' ve yine "... fekki bankaca bildirilinceye kadar müddetle yıllık %75 değişken faizle ipotek etmeyi kabul ediyorum..." denilmek suretiyle davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğinin anlaşıldığı, davacının resmi merci önünde hazırlanan ipotek senedindeki taahhüdünün kendisi için bağlayıcı nitelikte olduğu, ipoteğin doğmuş ve doğacak borçlar için verildiği ve fekki bankaca bildirilinceye kadar geçerli olduğunun resmi makamlar önünde davacı tarafından açıkça kabul edildiği gözetildiğinde, mahkemece davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Kısaca, ipoteğin üst sınır ipoteği olması durumunda borçlu sadece ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olmak üzere sorumludur. Diğer taraftan taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Bütün bu açıklamalar doğrultusunda; dava konusu ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi için ipotek lehdarı İpek Tic. A.Ş.'nin ipotekle yükümlü olan Uzluer Tic. Ltd. Şti.'den bir alacağının bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Taraflar arasındaki ticari ilişkiden dolayı İpek Tic. A.Ş.'nin sözleşme kapsamında yaptığı imalatların olup olmadığının tespiti ile imalatın parasal karşılığının belirlenmesi, bu miktarın Uzluer Tic. Ltd. Şti. tarafından ödendiğinin belirlenmesi için davacıya ispat imkanı tanınması, İpek Tic. A.Ş.'...
Kısaca, ipoteğin üst sınır ipoteği olması durumunda borçlu sadece ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olmak üzere sorumludur. Diğer taraftan taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Bütün bu açıklamalar doğrultusunda; dava konusu ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi için ipotek lehdarı İpek Tic. A.Ş.'nin ipotekle yükümlü olan Uzluer Tic. Ltd. Şti.'den bir alacağının bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Taraflar arasındaki ticari ilişkiden dolayı İpek Tic. A.Ş.'nin sözleşme kapsamında yaptığı imalatların olup olmadığının tespiti ile imalatın parasal karşılığının belirlenmesi, bu miktarın Uzluer Tic. Ltd. Şti. tarafından ödendiğinin belirlenmesi için davacıya ispat imkanı tanınması, İpek Tic. A.Ş.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, dava dışı şirketin davalıya olan leasing borcu nedeniyle davacının taşınmazlarına resmi senetle ipotek konulduğunu, dava dışı şirketin borcunu ödediğini, davalı tarafından gönderilen hesap mutabakatında da borç gözükmemesine rağmen davalının ipotekleri kaldırmadığını ileri sürerek, davacının ipotek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, borca istinaden konulan haczin kaldırılmasına, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. KARAR Dava borçlu olmadığının tespiti ile 23.09.2009 tarihli ... yazı ile vaz edilen haczin kaldırılması istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; dava dışı ... 'in 21.07.2009 tarihli noterce düzenlenen belge ile, ... AŞ’yi temsilen hareket eden ......
- K A R A R - Davacı vekili, dava dışı ...’nun davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle karşılığında adına kayıtlı taşınmaz üzerine ipotek tesis ettirildiğini, daha sonra üzerindeki bu kayıt ile taşınmazın müvekkiline satın alındığını ve konut kredisine konu son taksitinde müvekkilince davalı bankaya ödendiği halde bankanın bu kez ipotek veren ...’nun kredi kartı sözleşmesinden doğan borcunu gerekçe göstererek ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla müvekkili ve ipotek veren aleyhine takip yaptığını oysa ipoteğe konu borç ilişkisinin sonlandığını ve müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığını belirterek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava dışı ...’nun konut kredisi dışında ayrıca akdettiği kredi kartı sözleşmesinden dolayı da müvekkili bankaya borçlu olduğunu ve böylece ipotek verdiği taşınmazın teminat vasfının sürdüğünü bildirerek, davanın reddini savunmuştur....
Sayılı dosyasından müvekkilimizin borçlu olmadığının tespiti ve icra takibine dayanak ipoteğin fekkinin temini için iş bu davanın açılması gerekmiş olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilerek, Bursa 6.İcra Müdürlüğünün 2020/... E. dosyasından ödeme nedeni ile davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti, Bursa ili, Osmangazi İlçesi, Sakarya Mahallesi, 2625 ada, 16 parsel, 4/80 arsa paylı, 1.kat, 3. Nolu bağımsız bölüm üzerindeki davalı bankaca konulan 08.10.2009 tarih ve 13378 yevmiye nolu ipoteğin fekki, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir....
Maddesi uyarınca terkin edilmesi ile ilgili olarak icra takibi başlatıldığı, ipotek bedelinin dosyaya yatırıldığı, ipotek alacaklısı-takip borçlusu vekili tarafından icra takibine, takip içeriğine ve ipotek bedeline itiraz ettiği anlaşılmıştır. TMK'nin 851. maddesine göre, taşınmaz rehni, miktarı Türk parası ile gösterilen belli bir alacak için kurulabilir, alacağın miktarının belli olmaması halinde ise, alacaklının bütün istemlerini karşılayacak şekilde taşınmazın güvence altına alacağı üst sınır taraflarca belirtilir. Dosyaya sunulu ipotek taraflarınca düzenlenmiş sözleşmede ve ipotek resmi senedinde bedelin doğmuş ve doğacak borçların teminatını teşkil etmek üzere belirlendiği, dolayısıyla ipoteğin doğmuş ve doğacak alacaklar için kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davaya konu ipoteğin üst sınır ipoteği olduğunu kabul etmek gerekmiştir....