Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda davacı aldatmanın ispatı için tanık deliline dayanmış ve davacı tanıkları dinlenmiştir.Dinlenen davacı tanıkları özetle,davacının,davalı Mertsen firması yetkilisi .... borç para aldığı,bu iyilik karşılığı da davalı ... firmasının diğer davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak üzerine kayıtlı taşınmazı davalı banka lehine ipotek ettirdiği, ... olan borç ödenmesine karşın bu kişinin ipoteği kaldırmadığını beyan etmişler,gelen ipotek belgelerinden ipotek işlemi sırasında davacının eşinin de muvafakatinin alındığı,tanık olarak dinlenen bu kişi de ipotekten haberdar olduğunu bildirdiği görülmektedir.Bu anlatımlardan ve dosya içeriğinden,davacının davalı banka lehine ipotek verirken aldatılmadığı,bu hususun davacı tarafından ispat edilemediği,davacının ve eşinin beyanın da anlaşılacağı üzere davacının aldıkları borç karşılığı davalı ... şirketi sahibine iyilik yapmak veya aldıkları borcun teminatı için ipotek verdiği, sözleşmenin kurulması sırasında ve devamında bir...

    edimlerini yerine getirmediğini, ipotek bedelini ödemediğini ve aradan geçen zamanda paranın alım gücünün büyük oranda düşmesi sebebi ile ipotek bedelinin düşük kaldığını, bilirkişilerin ipotek bedel tespitini 2942 sayılı kamulaştırma kanununun geçici 12....

    A.Ş.) lehine, 15/09/1978 tarih ve ... yevmiye nolu 30.818,00 Eski TL - Yeni Türk Lirası karşılığı 0,03 TL - birinci derecede 30/10/1981 süreli ipotek tesis olunduğunun görüldüğünü, ipoteğin süresi ve teminatı bitmesine rağmen ipotek alacaklısı şirketçe hukuka aykırı olarak kaldırılmadığını, ipoteğin kaldırılması için ... İcra Müdürlüğü'nün 2019/... takip sayılı dosyasından 2004 sayılı İ.İ.K m.153 mucibince ihtarname gönderildiğini ancak ipotek alacaklısı şirketin .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2007/... Esas ve 2007/... Karar sayılı kararı ile iflasına karar verildiğini, akabinde Ticaret Sicili Tüzüğü hükümleri gereğince 06/06/2007 tarihinde ticaret sicil kaydının resen silindiğinin ilan olunduğunu, ortada ödenecek bir ipotek kalmamasına ve ipotek alacaklısı şirket tarafından karşılıklı edimler yerine getirilmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını, taşınmazın bulunduğu ......

      Dava şahsi irtifak haklarından intifa hakkı şerhinin kaldırılması istemine ilişkin olup davacı bankanın ipotek alacaklısı iken alacağın ödenmemesi nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle malik olduktan sonra ipotek tarihinden sonra konulan intifa hakkının taşınmaz rehninden önce gelip gelmeyeceği konusunda uyuşmazlık mevcuttur. Buna göre yapılan değerlendirme sonucunda, intifa hakkının sona erme sebepleri dikkate alındığında intifa hakkı; gayrimenkulün tamamen ortadan kalkması, kamulaştırma, malike karşı terkin borcu altında olma durumu veya menfaatin yok olması (bazı Yargıtay kararlarında bu ifade intifa hakkının anlamsız kalması olarak kabul edilmekte) halinde mahkeme kararı, cebri icra, ölüm, infisah ve süre ve son olarak intifa hakkı sahibinin terkin istemi ile sona ermektedir. Bu husus TMK 796. Maddede düzenlenmiştir. Cebri icra söz konusu olduğunda gayrimenkulün icra yoluyla paraya çevrilmesi bazı durumlarda intifa hakkını sona erdirilmesini gerektirebilecektir....

      Davalılar vekili, davaya konu taşınmazdaki ipotek fek bedellerine ilişkin ödemelerin davalılar tarafından yapıldığını, terkin işlemi kanun gereği yapıldığından davalıların bu bedelden sorumlu tutulamayacağını, taraflar arasındaki protokolde terkin masraflarının davacı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada, harç ödeme makbuzunda davalıların isimlerinin yer aldığı, davacı tarafından, ödemenin yapıldığına dair herhangi bir kayıt bulunmadığı, davacı tarafca yemin deliline dayanıldığı, davalının, davacının teklif ettiği yemini ifa ettiği, davacı tarafca ödemenin yapıldığına dair başkaca delil ibraz edilmediğinden ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Pafta ... parsel ... numaralı bağımsız bölüm üzerinde bulunan ipoteğe güvenerek kredi borçlusu ile borcun ödenmesi konusunda görüşmeye başlandığını, bu görüşmelerden olumlu netice alamayan müvekkilinin yapılan ihtara rağmen borç ödenmeyince icra takibi yoluna başvurmak üzere tapu kayıtlarının incelendiğini, alacağın teminatı niteliğindeki ipoteğin 21/03/2011 tarihinde terkin edildiğini, terkin akabinde ise devirlerin gerçekleştiğinin öğrenildiğini belirterek müvekkili tarafından ödenen ve temlik sözleşmesinden sonra davalı tarafından ipoteğin terkin edilmesi nedeniyle tahsil imkanı kalmayan 42.000,00 TL nin ödeme tarihi olan 01/02/2011 tarihinde başlamak üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2012/16832-22826 Davalı vekili cevabında, davacının kefil olarak asıl borcu ödemesi üzerine alacağı tüm teminatları ile birlikte temlik aldığını, bundan sonra dava dışı asıl borçlunun ipoteğin kaldırılması talebinde...

          nin ... tarafından ticaret sicilinden re’sen terkin edildiğini, ticaret sicilinden terkin edilen bir şirket ile ilgili icra takibi yapılamayacağını ileri sürerek, takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Borçlunun bu iddiası İİK. nun 16.maddesi kapsamında şikayet olup, icra mahkemesine başvurmasında yasaya aykırılık olmadığı gibi, itiraz üzerine takibin durmuş olması, borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurarak takibin iptalini istemesine de engel değildir. İİK'nun 149/b maddesinde; "....icra müdürü borçluya ve varsa gayrimenkul sahibi üçüncü şahsa.... birer ödeme emri gönderir" hükmü öngörülmüştür. Bu hüküm gereği, icra takibinin, asıl borçlu (lehine ipotek verilen) aleyhine açılması asıldır. Asıl takip sonunda, üçüncü kişinin taşınmazının paraya çevrilmesi söz konusu olduğu takdirde o kişi hakkında da takip yapılması gerekir....

            -Turgutreis/ ...Mevkiinde bulunan 5078 sayılı parseldeki taşınmazlar üzerinde ipotekler tesis edildiği, ipoteğe konu gayrimenkûllerden sadece 1. kat 2 no’lu bağımsız bölüm üzerindeki ipotek şerhinin fekki talep edildiği hâlde, zemin kat 1 no’lu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin de kaldırıldığından bahisle Tapu Müdürlüğünce hatalı terkin edilen ipoteklerin aynı dereceden tekrar tesisine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı ... vekili, davacının 1 no’lu bağımsız bölüm üzerindeki ipotekler de terkin edilmiş gibi hareket ederek dava açtığını, davaya konu ipoteklerin terkin edilmediği savunması ile davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalı ..., ipoteğin yanlışlıkla terkin edildiği, bundan haberinin olmadığını, ipoteğin devam etmesini istediğini beyan etmiştir....

              Esas sayılı dosya ile müracaat ederek 16/09/2021 tarihinde bilirkişi raporu alınarak ipoteğin güncel değerinin belirlendiğini ve 20/09/2021 tarihinde ipoteğin güncel bedelinin depo edildiğini, davacı müvekkili tarafından yapılan takipte ipotek alacaklısı ...AŞ.'ye 153 muhtırası gönderildiğini, 28/02/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, 15 gün içerisinde depo edilen paranın alınmadığını veya ipoteğin terkin edilmediğini, bu nedenle ipotek bedeli depo edilen, taşınmaz üzerindeki İpoteğin fekki için ...25.İcra Hukuk Mahkemesi ... Esas dosya numarası ile 20/04/2022 tarihinde dava açıldığını, ancak 22/09/2022 tarihli gerekçeli kararda davalı şirketin tasfiye neticesinde 20/12/1987 tarihinde terkin edildiğinden taraf teşkili sağlanamadığını ve davanın reddine karar verildiğini, ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesi ......

                Şirketi’nin 03.04.2014 tarihinde sicilden re'sen terkin edildiği iddia etmiş ise de hakkında dava açılan dava dışı ... şirketi’nin dava devam ederken ticaret sicilden re’se terkin edilmesinin imkanı bulunmadığından yapılan terkinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, haklarında açılmış bir dava bulunan veya davacı sıfatı ile açtıkları dava devam eden şirket veya kooperatiflerin TTK geçici 7.madde hükmüne göre ticaret sicilden kayıtlarının resen silinmesine imkan bulunmadığını, dava dışı şirketin terkin işlemlerinin de yasada belirlenen prosedürlere de uygun yapılmadığından söz konusu terkin işleminin herhangi bir geçerliliğinin bulunmadğını, davacının, kendi borcuna ilişkin hiçbir itirazda bulunmayıp dava dışı diğer borçlu üzerinden mesnetsiz iddialarla yargılamanın yenilenmesini sağlamaya çalışmasının hakkın kötüye kullanılması niteliği taşıdığını beyan ederek yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu