Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Her ne kadar 2981 sayılı Yasanın 9/c maddesi uyarınca kamulaştırılarak bedeli karşılığı davacıya satılan taşınmazın önceki malik tarafından açılan bedel artırımı davası sonucu fark bedelinin ortaya çıkması durumunda bu fark bedelde, davalı tarafından davacıdan istenebilir ise de, davalı idare mevcut ipoteğin fark bedelinden kaynaklanan alacağına uyarlanmasını talep edemez. Bunun için ya ek ipotek akdinin tesisi veya yeni bir ipotek akdi kurulması gerekir. Alacağın ipotek ile teminat altına alınmaması iradi olarak ödenmesine engel teşkil etmeyeceği gibi ayrı bir dava açılarak hükmen tahsiline de engel değildir. Mahkemece yapılan bu saptamalar gözetilmek suretiyle davanın yazılı olduğu şekilde kabulünde yasaya aykırılık yoktur....

    Her ne kadar 2981 sayılı Yasanın 9/c maddesi uyarınca kamulaştırılarak bedeli karşılığı davacıya satılan taşınmazın önceki malik tarafından açılan bedel artırımı davası sonucu fark bedelinin ortaya çıkması durumunda bu fark bedelde, davalı tarafından davacıdan istenebilir ise de, davalı idare mevcut ipoteğin fark bedelinden kaynaklanan alacağına uyarlanmasını talep edemez. Bunun için ya ek ipotek akdinin tesisi veya yeni bir ipotek akdi kurulması gerekir. Alacağın ipotek ile teminat altına alınmaması iradi olarak ödenmesine engel teşkil etmeyeceği gibi ayrı bir dava açılarak hükmen tahsiline de engel değildir. Mahkemece yapılan bu saptamalar gözetilmek suretiyle davanın yazılı olduğu şekilde kabulünde yasaya aykırılık yoktur....

      Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelip de kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde, borçlu borcunu icra dairesine tamamıyla yatırırsa, icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir” hükmüne yer verilmiştir. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan da, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir....

        karar verildiği, 10/11/2020 tarihli tensip kararı ile ''İhalesi yapılan taşınmazın takyidat raporunda sadece Yapı T3'nin ipotek kaydı olduğu, ilgili bankaya yazılan yazıda takyidattaki ipotek alacağının üst limit ipoteği olduğu ve takip dosyasındaki alacakları olan 66.422,20 TL haricinde muaccel hale gelen 104.727,49 TL alacakları olduğu bildirilmekle, Müdürlüğümüze gönderilen ihale bedelinin gerekli harçların ikmal edilmesi ile birlikte alacaklı tarafa ödenmesine, Dosyanın infazen kapatılmasına karar verildi....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına, ayrıca davacıların dava konusu borç ipoteği bedelinin güncellenmesini talep etme hakkı bulunmasına, dava konusu arsa niteliğindeki taşınmazın 2942 sayılı kamulaştırma kanununun 11/g maddesi gereği emsal yöntemiyle dava tarihindeki rayiç bedelinin tespit edilerek ipotek bedelinin güncellenip güncellenen ipotek bedelinin davacılara ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu, gözönüne alınarak, SAMSUN 4....

        Kayahan Özkayım'ın elinde iken davalı şirketin banka kredisi nedeniyle 10.10.2007 tarihinde ipotek tesis edildiği ve sicile işlendiği, davacının 18.03.2008 tarihinde 57.000,00TL bedelle taşınmazı satın aldığı, 18.6.2009-17.7.2009 tarihleri arasında davacının bu ipotek borcuna binaen 192.400,00TL yi lehine ipotek tesis edilen bankaya ödediği ihtilafsızdır. Davalı, davacının taşınmazı üzerinde ipotek bulunduğunu bilerek ve ipotek borcunu da taşınmazın asıl değerinden mahsup ederek satın aldığını, bu nedenle ödenen bedelin kendisine rücu edilemeyeceğini 2012/19015-29238 savunmuştur. Mahkemece, davacının üzerinde ipotek kaydı bulunan taşınmazı aldığında taşınmazı satan şahsın (malikin) ipotek borçlusuna karşı olan tüm haklarını da devralmış bulunduğu gerekçesi ile, davanın kabulüne karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı-Karşı Davalı ... vekili tarafından, davalı ... ve arkadaşları aleyhine 03.12.2004 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması, davacı...vekili tarafından ... aleyhine 08.04.2005 günü verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması, keza davacı ... vekili tarafından ... aleyhine 01.03.2005 gününde verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması istenmesi üzerine davalar birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; davacı ...'...

            İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki güncel değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 08.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Davacıya ait 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının davalılar paylarında 25.05.1993 tarihli faizsiz kanuni ipotek şerhi mevcuttur. İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, davacının taşınmazındaki ipotek bedelinin dava tarihindeki güncel değeri depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması yanlış olmuş kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.03.2009 günü oybirliği ile karar verildi....

                Mahkemece, dava konusu ipoteğin üst sınır (azami meblağ) ipoteği olduğu, davalı şirket ile dava dışı ... arasında ticari ilişki bulunduğu, davacının ipotek bedelinin ödendiğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat talebinin reddine, davacının alacağın tespiti ve tahsiline yönelik talebi açısından bu hususta harcı yatırılarak açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacının, dava dışı …’nin davalıdan alacağı malların bedelinin teminatını teşkil etmek üzere 50.000,00 TL bedelli 3 adet taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettiği çekişmesizdir. Davacı tarafından 03.11.2010 tarihinde 50.000,00 TL ödenmiş olup, bu ödeme davalının kabulündedir. Bu durumda ipotek limiti tutarı ödenmiş olduğundan ipotek nedeni ile borçlu olunmadığının tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu