"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.06.2007 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 8758 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı, ipotek bedelinin ödenmediğini, ipoteğin de belirli bir tarihe bağlı olarak kurulmadığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bilirkişinin bulduğu asıl ve faiz alacağının güncelleştirilmiş bedeli davacı tarafından depo edilmediğinden söz edilerek dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
O hâlde, davacı ile davalı ... arasında davaya konu ipoteğe temel teşkil eden borç ilişkisinin mevcut olmadığı ve davacının davalıya borcu bulunmadığı anlaşıldığından davacının ipoteğin kaldırılması ve borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi yönündeki talebi yerindedir.'' şeklindedir. Somut olayda; davaya konu ipoteğin ana para ipoteği niteliğinde olduğu, ipoteğin davalının davacı ...'den olan alacağına istinaden kurulduğu, ipoteğin niteliği dikkate alındığında bu ipotek akdi ile ipotek tarihinden önceki alacakların teminat altına alındığı, ipotek tarihinden sonra doğan alacakların bu ipotek akdi kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu bakımdan davalı ipotek tarihi olan 15/07/2014 tarihi itibariyle davacı .... Şti.'den 135.000,00 TL tutarında alacaklı olduğunu ispat yükü altındadır....
arasındaki ticari faaliyetlerden dolayı doğmuş ve doğacak borçlarının karşılığını temin etmek üzere 1. derecede faizsiz ve 10 ay vadeli 100.000,00 TL bedelle ipotek konulduğunu, 10 aylık süre geçtiği halde ipoteğin kaldırılması yönünden yapılan uyarıların dikkate alınmadığını ve ipoteğin kaldırılması gerektiğini beyanla, taşınmaz üzerinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili, davayı kabul etmediklerini, ticari ilişki karşılığı ipotek konulduğundan öncelikle Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, kabul anlamına gelmemek koşulu ile sürenin geçmesi ile ipoteğin kaldırılamayacağını, Yargıtay içtihatları gereğince 10 aylık süre boyunca icra takibi yapılamayacağını, bu nedenle kendiliğinden ipoteğin hükümsüz hale gelmeyeceğini, teminat altına alınan ve kesinleşmiş alacakları bulunduğunu, ipoteğin kaldırılmasının koşullarının gerçekleşmediğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2020 NUMARASI : 2014/899 ESAS, 2020/35 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : KARAR TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, Reşadiye mahallesi, 1693 ada 7 parselde kayıtlı bulunan gayrimenkul üzerine T9 lehine 30/12/1994 tarih 7689 Y.no ile 100.000.000 TL (şimdiki 100,00 TL) 1. derecede faizi akdi olan TBK süre ile ipotek tesis edildiğini, gayrimenkulün 1987- 1988 yıllarından ifrazının yapıldığı ancak alt yapı ile ilgili hiçbir çalışma yapılmadığını, ipoteğin kaldırılmasının davalıdan talep edildiğini, ancak toplam imar alanı için konulan ipotek miktarının hesaplanarak ipotek konulan parsellerin her birine düşen ipotek miktarının hesaplanarak ödenmesinden sonra ipoteğin kaldırmasına karar verildiğini, bu kararın yasaya aykırı olduğunu belirterek söz konusu ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
e yapılan satış sırasında bakiye satış bedeli ödenmediği için konulan 13.000 TL miktarındaki ipotek nedeniyle davalının 2010/8561 Esas sayılı icra dosyasında 131.729,36 TL üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını belirterek takibin durdurulması, ipotek borcunun tespiti ve ipoteğin kaldırılması isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davacı aleyhine icra hukuk mahkemelerince verilmiş kesin hüküm bulunduğunu ayrıca 2010/8561 Esas sayılı icra dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin kesinleştiğini, 26.02.1972 tarihinde 15.000 TL bedel ile ...'e 4610 sayılı parselin satıldığını, ödenmeyen satış bedeli 13.000 TL için ipotek tesis edildiğini ve ... mirasçılarının 2012/220 Esas sayılı dava ile aynı konuda menfi tespit davası açtıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile ipotek borcunun 539,26 TL olduğunun tespitine, ipotek borcunun Küçükçekmece 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı-Karşı Davalı ... vekili tarafından, davalı ... ve arkadaşları aleyhine 03.12.2004 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması, davacı...vekili tarafından ... aleyhine 08.04.2005 günü verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması, keza davacı ... vekili tarafından ... aleyhine 01.03.2005 gününde verilen dilekçe ile ipotek bedelinin artırılması istenmesi üzerine davalar birleştirilerek yapılan duruşma sonunda; davacı ...'...
Sıradan ipotek konulması gerektiğini, ancak tapuda davalı şirket lehine ipotek olması nedeniyle bu ipoteğin kaldırılması için yazışma yapıldığını, davalı şirketin 18/03/2019 tarihi itibariyle 1.030.947 TL ipotek bedelinin ... Şirketinin hesabına yatırılması halinde ipoteğin kaldırılacağını bildirdiğini, verilen hesap numarasına bu paranın yatırıldığını, ancak davalı tarafından ipoteğin kaldırılmadığını" iddia ederek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesined özetle; "Davacı bankanın iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, esasen de ipotek bedelinin davalı şirket hesabına yatırılmadığını, borçlu olan ... Şirketi hesabına yatırıldığını, davalının bu parasını alamadığını ve icra takibi yapmak zorunda kaldığını" savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Sıradan ipotek konulması gerektiğini, ancak tapuda davalı şirket lehine ipotek olması nedeniyle bu ipoteğin kaldırılması için yazışma yapıldığını, davalı şirketin 18/03/2019 tarihi itibariyle 1.030.947 TL ipotek bedelinin DDG Şirketinin hesabına yatırılması halinde ipoteğin kaldırılacağını bildirdiğini, verilen hesap numarasına bu paranın yatırıldığını, ancak davalı tarafından ipoteğin kaldırılmadığını" iddia ederek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesined özetle; "Davacı bankanın iş bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, esasen de ipotek bedelinin davalı şirket hesabına yatırılmadığını, borçlu olan DDG Şirketi hesabına yatırıldığını, davalının bu parasını alamadığını ve icra takibi yapmak zorunda kaldığını" savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/349 Esas KARAR NO : 2021/513 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 05/02/2020 KARAR TARİHİ : 11/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ---------- maliki olduğunu, iş bu taşınmaz üzerinde ---------- edildiğinin görüldüğünü, müvekkilinin bu ipoteği---------- ------ alacaklısından yapacağı alım satım ve bayilik sözleşmesinden kaynaklanacak borçları ile aldığını ve alacağının bulunmadığını, müvekkilinin ipoteğin kaldırılması için ipotek alacaklısına ulaşamadığından ipoteğin kaldırılmadığını, yapılan araştırma da ----- tamamlandığı ve şirketin kapatılmasına karar verildiğinin tespit edildiğini, şirketin kapanış kaydında aktif ve pasif mal varlığının bulunmadığının beyan edildiğini ancak müvekkilinin taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, bu nedenle ipoteğin kaldırılması...
A.Ş. yararına maliki oldukları 4268 parsel sayılı taşınmazda ipotek tesis edildiğini, ipotekle temin edilen borcun ödendiğini, ipoteğin kaldırılması gerektiği halde kaldırılmadığını, bu sırada davalılar ... ve ... Finansal Kiralama A.O. tarafından ... A.Ş. aleyhine yapılan icra takipleri sonucu ipotek alacağına haciz konulduğunu, ipotek borcunun ödendiğini ileri sürerek, ipoteğin ve ipotek üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasını istemişlerdir. Davalı ..., ipoteğe haciz konulduğu sırada ipotek borcunun devam ettiğini, taraflar arasındaki ilişkiyi bilmediğinden iyiniyetli olduğunu, davacıların dava öncesi kendilerine başvurusu bulunmadığını ileri sürerek, davayı kabul etmiş; davalı ...O. ise, ipoteği kaldırmaya yetkili bulunmadığından tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, taşınmaza haciz konulması isteminin ilgili tapu sicil müdürlüğünün hatalı yorumu ile ipotek alacağına haciz konulduğunu, kusurlu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....