Davalı vekili, husumet itirazından sonra kabul anlamına gelmemek üzere ipoteğin davalı taşınmazı satın alınmadan önce tesis edilmiş olduğundan davalının ancak tesis edilen ipotek bedeli ile sorumlu olduğunu, aleyhine ipotek bedelinin artırılması davası açılamayacağını, talep edilen bedelin fahiş olduğunu, imar uygulamasına ilişkin işlem dosyası özellikle dağıtım cetveli getirtilerek dava tarihindeki rayiç değerinin keşif ile saptanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ipotek bedelinin 60.500,00TL'ye çıkarılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davalı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir. Davalının payı bedele dönüştürülmüş ve taşınmaz mal davalıdan önceki malik ... adına kayıt edilerek o tarihteki malik ... Belediyesi lehine ipotek tesis edilmiş, davalı ... taşınmazı 12.11.1999 tarihinde bu haliyle satın alarak malik olmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2019 NUMARASI : 2018/139 Esas - 2019/24 Karar DAVA KONUSU : İmar Uygulamasından Doğan İpotek Bedelinin Artırılması KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Merdivenköy Mahallesi, 1175 ada 105 ve 106 parsel sayılı taşınmazların imar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürüldüğünü, İstanbul Anadolu 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/203 esas (eski 2012/415) sayılı dosyası ile açılan ipotek bedel artırım dava dosyasında bozmadan sonra ıslah yapılamadığından fark bedelin hüküm altına alınamadığını, bu nedenlerle fark bedelin ilk dava tarihi olan 26/11/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen payı nedeniyle muris lehine tesis edilen ipotek karşılığının artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen payı nedeniyle muris lehine tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkindir....
nın hisse devri yaptığı ve aralarında davacıların da bulunduğu paydaşların imar uygulamasına fiili durum nedeni ile dahil edildiği, davacıların ipotek alacaklısı yapıldığı, 06.02.2003 tarihli imar uygulamasının, ... mirasçıları tarafından açılan ve kesinleşmiş mahkeme kararı ile iptali sonrasında 21.07.2015 tarih ve 2568/1 sayılı Belediye Encümeni kararı ile ... ada, 3 parsel sayılı taşınmazın 1875,85 metrekare yüzölçümlü olarak imar uygulamasına dahil edildiği, 552,86 metrekare düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra 1323,19 metrekare yer tahsis edilmesi gerekirken hissedarlar adına 751,37 metrekare yer tahsis edilerek verilmeyen 571,82 metrekare alan için ... adına metrekaresi 682,86-TL den toplam 390.473-TL ipotek tesis edilmiş, ... mirasçıları tarafından bedele dönüşen 571,82 metrekare için Bakırköy 8.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/147 E. - 2021/168 K. sayılı dosyasında açılan bedel artırım davası sonucu 1.235.419,00...
Şöyle ki; 1) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile; “24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlar da dâhil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir.Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır” hükmü getirilmiş olup, Bu değişiklik uyarınca taşınmazın ipotek veya uygulama tarihindeki niteliği esas alınmak suretiyle bedele dönüştürülen davacılar payının o tarihteki karşılığı tespit edildikten sonra, bu bedele 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle dava tarihine güncellenerek bedel tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi, 2) Aynı düzenleme ile; "bu madde...
Şöyle ki; 1) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile; “24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlar da dâhil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir.Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır” hükmü getirilmiş olup, Bu değişiklik uyarınca taşınmazın ipotek veya uygulama tarihindeki niteliği esas alınmak suretiyle bedele dönüştürülen davacılar payının o tarihteki karşılığı tespit edildikten sonra, bu bedele 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle dava tarihine güncellenerek bedel tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi, 2) Aynı düzenleme ile; "bu madde...
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. 1) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile; “24/2/1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlar da dâhil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir.Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır” hükmü getirilmiş olup, Bu değişiklik uyarınca taşınmazın ipotek veya uygulama tarihindeki niteliği esas alınmak suretiyle bedele dönüştürülen davacılar payının o tarihteki karşılığı tespit edildikten sonra, bu bedele 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle dava tarihine güncellenerek bedel tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor...
Hükmü, davalı kayyum temyiz etmiştir. 67 sayılı parselin 11.05.2005 tarihinde yapılan imar çalışmaları sırasında paylı olarak davacılar adına tescil edildiği, davalı ... ve ... yararına da kanuni ipotek tesis edildiği görülmektedir. Davacılar, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiklerinden, terkin halinde ödenecek bedel ipotek tutarının güncelleştirilmiş değeri değil, davacıların taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için kaç metrekare yer katıldı ise onun dava tarihindeki rayiç değeridir. Mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak dosyada mevcut imar belgelerinden yararlanarak davalıların parselinden davacı parseline giden taşınmaz miktarını metrekare olarak hesaplamak, bunun dava tarihindeki rayiç değerini bulmak, bu bedeli depo ettirmek olmalıdır. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır....
Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi esas alınarak tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu uygulanarak dava tarihine güncellenmek suretiyle ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi ipotek bedel artırım davalarında zamanaşımı ve hak düşürücü süre uygulanamayacağı nazara alınarak davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise sair istinaf itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır....
Davacı vekili, müvekkilinin satış suretiyle maliki olduğu 30392 ada 20 parsel sayılı taşınmazın, belediye başkanlığınca ıslah imar planı uygulamasına tabi tutularak taşınmaz üzerinde davalılar lehine 4.950,00ETL ile davalılar lehine kanuni ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin sonraki malik olduğundan ipotek bedelini dağıtım cetveli ve tapuda belirtilen bedel olduğunu ileri sürerek bu bedel üzerinden taşınmazdaki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalılar vekili, ipotekli kısmın rayiç değerinin depo edilmesi halinde ipoteğin terkin edilebileceğini, bu anlamda taşınmazın ilk maliki ile sonraki maliki arasında bir ayrım bulunmadığını savunmuştur. Mahkemece, 4.950,00ETL'nin yeni Türk Lirasına göre ekonomik değer ifade etmediğinden bahisle bu miktar depo edilmeksizin ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir....