Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT-İPOTEĞİN TERKİNİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, Fethiye 6.Noterliğinin 04.10.2010 tarih ve 11966 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile vekil olarak tayin ettiği davalılardan gelini Hülya’nın, maliki olduğu 1838 parsel sayılı taşınmazını kendisinden habersiz olarak diğer davalı oğlu Tolga’ya satış yolu ile devrettiğini, vekaletnamenin taşınmaz üzerinde bir takım değişiklikler yapılması amacıyla verildiğini, davalılar arasında yapılan satış işleminin muvazaalı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerine 07/10/2011 tarihinde 100.000 TL bedel ile Kınık Tarım Kredi Kooperatifi tarafından ipotek konulduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın üzerindeki ipoteğin terkin edilerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmazın bedelinin davalı ...’dan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

    ve yetkilerinin de bulunmadığını, bu nedenle yargılamanın iadesi talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Tapu siciline egemen olan ve taşınmaz rehninde de uygulanan açıklık ilkesinin gereği olarak ipoteğin kurulması tapu siciline tescille doğar (TMK md. 856), tapu kütüğünde kayıt bulundukça devam eder ve kaydın terkini ile sona erer (TMK md. 858). İpoteğin doğması için, tapu kütüğüne geçerli bir tescilin yapılması gerekir. Geçerli bir tescil için de kural olarak, taşınmaz malikinin yazılı tescil talebi ve geçerli bir iktisap sebebinin varlığı şarttır. 11. Medeni Kanunumuz kurulmaları bu kurala istisna teşkil eden ipotek hakları öngörmüştür. Bunlardan bazıları tescil gerekli olmadan, kanun dolayısıyla sicil dışı doğmaktadır. Söz konusu ipoteklere 4721 sayılı Kanun'un 892 nci maddesinde tescile tabi olmayan kanunî ipotek hakları denilmektedir. 4721 sayılı Kanun'un 892 nci maddesine göre; "Kanunî ipotek haklarının doğumu, aksi kanunda öngörülmüş olmadıkça, tapu kütüğüne tescil edilmelerine bağlı değildir." 12....

        Ve Tic. Ltd.Şti. 'ne sözleşmenin 4. Maddesi ile temlik ettiği, temlik tarihinde dahi taşınmazın tapu kaydına göre tapu iptali tescil davasına yönelik bir şerhin yer almadığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık üzerinde ipotek bulunan taşınmaz hakkında verilen tapu iptali ve tescil kararına dayanarak cebri satış işleminin durdurulup-durdurulamayacağı noktasında toplanmaktadır. Yargıtay 12 Hukuk Dairesi 'nin 01/10/2013 tarih ve 2013/21851 Esas, 2013/30864 Karar sayılı içtihadında; " İpotek hakkı mala doğrudan doğruya bağlantılı olan ayni bir hak olup, ipoteğin tesisinden sonra taşınmazın maliki değişse bile, ipotek hakkı aynı şartlarla devam eder. Özel mülkiyete konu olan ve tapu kütüğüne tescil edilmiş bulunan bütün taşınmazlar üzerine ipotek kurulabilir. İpotek hakkı, hak sahibine alacağını öncelikle elde edebilmesi için, rehin konusu şeyi, taşınmazı paraya çevirme yetkisini veren mutlak bir haktır....

        Davacı taraf ipoteğin dayanağı olan borcun esasında bulunmadığını, paraya çevrilme işleminin hukuka aykırı olduğunu, buna bağlı olarak yapılan tescil işlemlerinin de hukuka aykırı olduğunu ileri sürmektedir. Davacının tapu iptal tescil istemi konusunda, gerek taşınmazın satışının icra marifetiyle yapılıp tescil işleminin buna istinaden yapılmış oluşu ve davalı ... ...'ın kötü niyetine dair dosyaya yansıtılmış bir somut olgu ve delil bulunmaması karşısında tapu iptali tescil isteminin kabulü mümkün değildir. Ancak davacı taraf aynı zamanda taşınmazın icra yoluyla satışının hukuka aykırı olduğunu, ipoteğin kaynağı olan borç ilişkisine yönelik menfi tespit iddiası ve tapu iptal tescil istemi kabul görmediği takdirde taşınmazın değerinin tahsilini istemesinin menfi tespit ve istirdat yönünden değerlendirmek gerekmektedir. Bilindiği üzere istirdat davaları bir yıllık hak düşürücü süreye tabi davalardandır....

          Kat, 421AA numaralı daireyi satın almış ve 82.875,00 USD bedel ödendiğini, müvekkilleri bu sözleşmeden doğan yükümlülükleri zamanında eksiksiz olarak yerine getirmesine ve ödemelerine devam etmesine rağmen davalılar bugüne kadar sözleşmeye konu edimlerini ifa etmediklerini, dava konusu taşınmaz hakkında 3....

          Kat, 357 numaralı daireyi satın almış ve 68.902,00 USD bedel ödendiğini, müvekkilleri bu sözleşmeden doğan yükümlülükleri zamanında eksiksiz olarak yerine getirmesine ve ödemelerine devam etmesine rağmen davalılar bugüne kadar sözleşmeye konu edimlerini ifa etmediklerini, dava konusu taşınmaz hakkında 3....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve bedel iadesi ... ile ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve bedel iadesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.02.2011 gün ve 641/72 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 106,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 315,38 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına 16.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Hükmü, davalı kayyum temyiz etmiştir. 67 sayılı parselin 11.05.2005 tarihinde yapılan imar çalışmaları sırasında paylı olarak davacılar adına tescil edildiği, davalı ... ve ... yararına da kanuni ipotek tesis edildiği görülmektedir. Davacılar, kanuni ipoteğin terkinini talep ettiklerinden, terkin halinde ödenecek bedel ipotek tutarının güncelleştirilmiş değeri değil, davacıların taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturulabilmek için kaç metrekare yer katıldı ise onun dava tarihindeki rayiç değeridir. Mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişi incelemesi yaptırılarak dosyada mevcut imar belgelerinden yararlanarak davalıların parselinden davacı parseline giden taşınmaz miktarını metrekare olarak hesaplamak, bunun dava tarihindeki rayiç değerini bulmak, bu bedeli depo ettirmek olmalıdır. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır....

              ın hayatta iken davalı bankadan kullandığı kredilerin mirasçılarca ödenmiş olmasına rağmen bu kredilerin teminatı olarak konulan ipoteğin kaldırılmadığını, davalının buna sebep olarak murise verilmiş çek yapraklarının iade edilmemesini gösterip ipoteğin kaldırılması için her bir çek yaprağı için bankanın ödemekle yükümlü olduğu bedel kadar bir miktarın bloke edilmesini şart koştuğunu, bunun üzerine ikrah ve müzayaka halinde kalan müvekkilinin "Nakit Teminat İçin Bloke ve Rehin Talimat Mektubu" adlı belgeyi imzalayarak 13.080,00 TL tutarındaki parasını bankaya bloke ettiğini, ancak anılan çeklerin murisin vefatından sonra eşi tarafından imha edildiğini, dolayısıyla 3. kişilerin eline geçme ihtimalinin bulunmadığını, TTK'nın ilgili maddeleri uyarınca da henüz doldurulmamış çeklerin zayi nedeniyle iptalinin istenemeyeceğini, çeklerin ibrazı halinde bankanın sorumlu olacağı miktarın ödeneceğinin taahhüt edilip davalı bankadan blokeli paranın iadesi ihtarname ile istenmişse de olumsuz cevap...

                UYAP Entegrasyonu