WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İHTİYATİ TEDBİR ARA KARARI: Mahkemece, 12.4.2022 tarihli ara kararı ile sunulan ödeme belgeleri ile yaklaşık ispat yerine getirildiğinden ipoteğin fekki talebine konu taşınmaza ilişkin İİK 72/2. Maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla davalı tarafın takip başlatmasının dava değerinin %15 teminat mukabilinde önlenmesine, ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin başlatılacak takibin durdurulmasına ilişkin tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir....

    Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı adına kayıtlı dava konusu taşınmaz üzerine davalı lehine 13/08/2020 tarihinde ipotek tesis edildiği; söz konusu ipoteğin huzurda görülen dava açıldıktan sonra 27/05/2022 tarihinde terkin edildiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında 06/08/2020 tarihinde makine üretim sözleşmesi imzalanmış olup sözleşme uyarınca dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis edilmiştir. Daha sonra taraflar arasında söz konusu sözleşmenin feshi konusunda anlaşılmış olup fesihname uyarınca davacı taşınmazı üzerine konulan ipoteğin derhal kaldırılacağı imza altına alınmıştır. Yargılama devam ederken dava konusu ipoteğin kaldırılmış olması nedeni ile mahkememizce davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

      Davacı dava dilekçesinde dava konusu ipoteğin davalı tarafça Nissa İnşaat ...AŞ. arasındaki kredi ilişkisi nedeniyle kurulduğunu, müvekkili taşınmazı satın alınca haliyle ipotek borçlusu konumuna düştüğünü, 2011 yılında konulan ipoteğin asıl borçlusu Nissa....AŞ'nin davalı bankaya olan bütün borcunu ödediğini ve ipoteğin konusuz kaldığını, ancak davalı bankanın ipoteği kaldırmamakta direndiğini ileri sürerek dava konusu ipoteğin 3.şahsın borcunu ifası nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava genel (ticari) kredi sözleşmesine dayalı ipoteğin fekki istemine ilişkin olup davacının ipotek akdinin tarafı olup olmamasının önemi yoktur. Zira ipotek sınırlı bir ayni hak olup malikin değil taşınmazın borcudur. Nitekim taşınmazı devreden malikin bu yönde açacağı davalar da uygulamada aktif husumet yokluğundan reddedilmektedir. Doğal olarak taşınmazın borcundan dolayı davayı açacak olan tasarruf yetkisi olan son maliktir....

      Dava açıldıktan sonra, yargılama devam ederken dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek terkin edildiğinden bu konu da karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmektedir. Fakat dava açıldığı tarihte ipotek mevcut olduğundan ve davalı bankanın davacıya verdiği 12.06.2018 tarihli yazıda müşterinin hesabına 200.000,00 TL gönderilerek kredi riskinden düşülmesi halinde daire üzerindeki ipoteğin kaldırılacağı taahhüt edilmesine ve belirtilen hesaba yatırılan paraya rağmen ipotek kaldırılmamış olduğuna göre dava tarihinde davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı vekilince her ne kadar bankanın 32 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin fekki için 22.06/2018 tarihinde Esenyurt Tapu Müdürlüğü'nü yazı yazdığını, ancak Esenyurt Tapu Müdürlüğü'nün 32 nolu bağımsız bölüm yerine 30 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteği fek ettiğini, müvekkili bankanın, ipoteğin kaldığını zannederken, bu arada borcunu ödemeyen dava dışı borçlu ... aleyhine de İstanbul ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.09.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin terkini istemiyle açılmıştır. Cevap veren davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ipoteğin bedelsiz olarak terkinine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 19.09.1949 tarihli resmi akit tablosu içeriğine göre ipoteğin, 950,00 TL bedel ile ve yirmi ay faizsiz kurulduğu görülmektedir....

          -TL miktar üzerinden davalı banka lehine 1.derecede ve süresiz ipotek tesis edildiği, dava tarihi itibariyle ipotek ile teminat altına alınan herhangi bir borcun bulunmadığı, davalı banka tarafından dava tarihinden sonra (22.06.2009 tarihinde) sözkonusu ipoteğin kaldırılması için Derinkuyu Tapu Sicil Müdürlüğüne yazı yazıldığı, fakat borçlu şirket veya ipotekli taşınmaz maliki tarafından herhangi bir başvuru olmadığı için yazının gönderilemediği, ipotek sözleşmesinde taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılacağının banka tarafından bildirileceği hususunun düzenlendiği, bu yükümlülüğün banka tarafından yerine getirilmemesi karşısında davacının dava yolu ile ipoteğin kaldırılmasını isteyebileceği, hal böyle olunca davacının kendi kusuru ile dava açılmasına neden olmadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

            Mahkemece, dava tarihinden sonra davaya konu ipoteğin 65.000 TL’lik kısmının davacıya temlik edildiği davacının davalı bankaya ipoteğin devri hususunda ihtarname keşide ettiği, ipoteğin devredilmemesi üzerine dava açtığı, davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle konusu kalmayan davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, bankaya ödenen kredi borcunun teminatı olarak verilen ipoteğin davacı adına devri istemine ilişkindir. Davanın eda davasının öncüsü niteliğindeki tespit talebi ile birlikte tescil istemini de içeren bir dava olduğu ve nisbi harca tabi olduğu gözetilerek yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli görülmemiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2018 NUMARASI : 2016/557 ESAS 2018/688 KARAR DAVA KONUSU : İpoteğin Kaldırılması KARAR : Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında müvekkili tarafından kendisine ait taşınmaz üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, kredi borçlarının tamamen ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını iddia ederek Ankara İli Elmadağı İlçesi İsmetpaşa Mah. 218 ada 17 parselde bulunan 1 nolu daire üzerine tesis edilmiş ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesine talep ve dava etmiştir....

              Dava ipoteğin fekki davası olup, dava açıldıktan sonra davalı banka tarafından ipotek fek edildiği için konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına davalının yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 58. maddesine göre ipoteğin fekki için ödenmesi gereken harcın mükellefi ipoteğin fekkinden yarar sağlayacak olan taşınmaz sahibidir. Davacı taşınmaz sahibi davalı bankaya ipoteğin fekki gerektiğini belirterek yazılı olarak fek talebinde bulunmuş davalı banka makul sürede ipoteği fek etmediğinden işbu dava açılmıştır. Davalı banka, davacıya ipotek fek harcını yatırması halinde ipoteğin fek edileceğini bildirdiğini savunmuş ise de bu savunmasını ispatlayamamıştır. Bu durumda davalı banka davanın açılmasına sebebiyet vermiş ve dava devam ederken fek harcı davacı tarafından yatırılmak suretiyle ipotek davalı banka tarafından fek edilmiştir....

                Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir.Somut olayda; mahkemenin kabul ettiğinin aksine incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle arsa sahiplerine tanınan hakların güvencesi (teminatı) olmak üzere tesis edilen bir teminat ipoteği olduğu görülmektedir. Bu ipotekle, arsa sahiplerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin uygulanmasında ve ileride gerçekleşecek veya gerçekleşmesi muhtemel olan alacakları teminat altına alınmıştır. İpoteğin teminat fonksiyonu devam ettiği sürece terkini dava konusu yapılamaz. Ne var ki, mahkemece bu hususta herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu