Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş (TMK m. 194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapuda "Arsa" vasfıyla ve davalı eş adına kayıtlı olduğu, dosya arasındaki kıymet takdir raporunda kısmi bodrumlu mesken olarak kullanılan bina, ahır, samanlık ve kesimhaneden oluştuğu anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğü tarafından icra mahkemesine yapılan başvuru ile, ipotek borçlusunun ipotek bedelini yatırdığı, ipotek alacaklısının tebligata rağmen icra dairesine gelerek ipoteği kaldırmadığı, ipotek bedelini de almadığı belirterek, ipoteğin kaldırılıp kaldırılmayacağı hususunda bir karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece, davanın kabulü ile, ... ili ... ilçesi ...Mah. 875 ada, 4 parsel, 9 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmaz üzerinde tesis edilmiş bulunan 25.12.2006 tarih ve 16618 yevmiye numaralı ipoteğin İİK.nun 153. maddesi gereğince kaldırılmasına, ipotek bedelinin ipotek alacaklısı adına milli bir bankada saklanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.İpotek borçlusu tarafından ipoteğin fekki istemiyle icra müdürlüğüne 08.07.2014 tarihinde başvurulduğu, ancak yine icra dosyası içinde bulunan ......
Mahkemece, ipoteğin 01/04/2010 tarihinde 3 yıl süreli tesis edildiği, tesis edilen ipoteğin taraflar arasındaki ticari ilişkiyi teminat altına alacağının resmi senette yazılı olduğu, ancak taraflar arasında ticari bir ilişkinin olmadığı, verilen teminatın konusuz kaldığı, tesis edilen ipoteğin üçüncü kişi lehine verildiği hususunun kanıtlanamadığı, bu hususta davacı tarafın usulüne uygun olarak yemin ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davacının takip dosyasından dolayı davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, dava konusu ipoteğin kaldırılmasına, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dava aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; taşınmazın vasfının tapu kaydına bahçeli kargır ev olarak gözüktüğü hususu da nazara alınarak, dava konusu taşınmazda usulünce keşif yapılıp, ipotek tesis tarihinde ve halen tarafların aile konutu olarak kullandıkları bağımsız bölümün belirlenmesi, uzman bilirkişilerden "Aile konutu" olarak kullanılan bölümün kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi, aile konutu olarak kullanılan bu bölümün değerinin belirlenip, bu bölümle ve davalı eşin hissesiyle sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamına yönelik olarak ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
e kullandırılan krediye ait borç olduğunu belirterek, müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, ... 'ün hala bankaya borçlu olduğunu, ipoteğin kaldırılmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava konusunun konut kredisi borcunun tespitine yönelik olduğu ve tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık her ne kadar ipoteğin fekki istemiyle açılmışsa da temel ilişki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığından TTK'nın 4. maddesi uyarınca ticari mahiyetteki genel kredi sözleşmesinde görevli mahkeme ticaret mahkemesidir. Mahkemenin tüketici mahkemesinin görevli olduğuna dair kararı doğru olmayıp, bozulması gerekmiştir....
Mahkemece, benimsenen bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda, ipoteğin davalı şirketin doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatı olarak verildiği, davalı ile dava dışı şirket arasında düzenlenen finansal kiralama sözleşmelerinin tamamen tasfiyesi halinde ipoteğin fekkinin söz konusu olacağı, dava dışı şirketin davalıya borcunun devam ettiği gerekçeleriyle ipoteğin fekki talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 825.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 26.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin yetkili temsilcisi olduğu ...Tarım Ltd.Şti ile davalı şirket arasında 1.4.2004 tarihli acentalık sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin teminat olarak bir taşınmazı üzerinde davalı şirket lehine ipotek tesis ettiğini, davalının acentalık sözleşmesini tek taraflı olarak feshetmesi nedeniyle ipoteğin hükümsüz kaldığını, ihtara rağmen kaldırılmadığını ileri sürerek 653 parseldeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kırtasiye Giyim Ltd’nin İş Bankası ile yapılan genel kredi sözleşmesi uyarınca, ...’a ait bağımsız bölüm üzerinde 80.000 YTL bedelli limit ipoteği tesis edildiğini, bankanın hesabı kat ederek çektiği ihtar üzerine müteselsil kefil olan davalı Abdulhadi Denli’nin borcu ödeyerek ipoteği ve alacağı bankadan devir ve temlik aldığını, kefilin borcu ödemesi nedeniyle borç sona erdiğinden ipoteğin kaldırılması gerektiğini, bu aşamadan sonra ipoteğin devrinin mümkün olmadığını, kefilin ipotekten yararlanamayacağını, ancak genel hükümlere göre asıl borçluya başvurabileceğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalılar vekilleri ayrı ayrı cevap dilekçelerinde borcu ödeyen kefile ipoteğin devrinin mümkün olduğunu belirterek davanın reddini talep etmişlerdir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması(fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili,davalı bankanın ipotekli taşınmazın maliki olan müvekkilinden alacak isteminde bulunduğu İzmir 23.İcra Müdürlüğünün 2007/ 7610 esas sayılı takip dosyasına konu ipoteğin iptali gerektiğini, ipoteği tesis eden vekilin bu konuda yetkisinin bulunmadığını belirterek ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı banka temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin maliki bulunduğu taşınmazın dava dışı ...Tekstil San.ve Dış .Tic.Ltd.Şti.’nin borçlarının teminatını teşkil etmek üzere davalı banka lehine ipotek ettiğini borçlu şirketin bankaya kredi borçlarının bulunmadığı bildirilerek ipoteğin tapudan terkin edilmesi talep edilmesine rağmen ipoteğin fekedilmediğini bildirerek ipoteğin tapu kayıtları üzerinden terkinine karar verilmesin talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, borçlu firmanın çok sayıda ve aynı nitelikte ihracat kredisi kullandığını, ipotek borçlusu davacının da ipotekten kaynaklanan sorumluluğunun devam ettiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur....