"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması (fekki) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kredi teminatı olarak verilen ipoteğin kredi borcunun tamamen ödenip kapatılmasına ve talebe rağmen kaldırılmadığı iddiası ile ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Bu istem, Borçlar Hukukundan ve genel hükümlerden kaynaklanmakta olup, Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine dair 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden değildir. Genel mahkemeler görevlidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Gerçekleşen bu durum karşısında, görevsizlik kararı verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/252 esas sayılı dosyasında verilecek karara bağlandığını, bu davada tazminata hükmedilmediğini, kooperatife borçlu olduğunun tespit edilmemiş olduğunu, bu nedenle taşınmaz üzerine konulan ipoteğin devamını haklı kılacak bir neden bulunmadığını ileri sürerek, ipoteğin fekkini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması şartlarının taraflar arasında yapılan sözleşme ve mahkemenin 2009/252 esas sayılı dosya içeriğine göre gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. Dava, borç nedeniyle taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/190 Esas KARAR NO: 2021/517 DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ: 19/09/2019 KARAR TARİHİ: 11/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ----- dava dışı ---------- yılında ipoteğin kaldırılması istenen tapuyu satın aldığını, söz konusu tapu üzerinde ----- davalı bankanın ----- çekmiş olduğu kredi neticesinde ipotek gösterildiğini, 3. Şahsın maliki olduğu ------- parselde tapuya kayıtlı ---- miktarlı arsa ve betonarme apartmanın-----bölümü üzerinde arsa payı ---- olan taşınmaz, davalı banka ile arasındaki ticari ilişkinin teminatı olmak üzere, ipotek tesis edildiğini, 3....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu edilen ipoteğin 210.000 TL olduğunu dolayısıyla bu miktar üzerinden davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, kredi sözleşmesi için kurulan ipoteğin kaldırılması için tüketicinin yazılı talebinin şart olmadığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak vekalet ücretine ilişkin hükmünün düzeltilmesini talep etmiştir. 2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın açılmasına davalının sebebiyet vermemiş olması nedeniyle lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davacının borcun bitiminde ipoteğin kaldırılması için talepte bulunması gerektiğini, ipoteğin kendiliğinden kaldırılamayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak vekalet ücretine ilişkin hükmünün düzeltilmesini talep etmiştir. C....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ipoteğin kaldırılabilmesi için ipotek fek harcının yatırılması gerektiği, davacı tarafından işbu tutar karşılanmadığından ipoteğin kaldırılması işlemi gerçekleştirilemediği, mahkemece hüküm tesisi edilirken bu hususa ilişkin değerlendirme yapılmadığı, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin ihtarnamenin müvekkili bankaya usulüne uygun biçimde tebliğ edilmediğini, Türk Medeni Kanunu'nun 883. maddesinde; "Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir." hükmünün yer aldığını, davacı yan tarafından ipoteğin kaldırılmasına dair bir isteğin müvekkil bankaya ulaştırılmaması (usulüne uygun olarak tebligat yapılmaması nedeni ile müvekkil bankanın bu talepten haberdar olmaması) nedeni ile kanunda aranan bildirim şartı yerine getirilmemiş olduğundan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesi gerektiğini davacı ve aile fertlerinin müvekkil bankaya olan...
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu ipoteğin kaldırılabilmesi için ipotek fek harcının yatırılması gerektiği, davacı tarafından işbu tutar karşılanmadığından ipoteğin kaldırılması işlemi gerçekleştirilemediği, mahkemece hüküm tesisi edilirken bu hususa ilişkin değerlendirme yapılmadığı, ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin ihtarnamenin müvekkili bankaya usulüne uygun biçimde tebliğ edilmediğini, Türk Medeni Kanunu'nun 883. maddesinde; "Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir." hükmünün yer aldığını, davacı yan tarafından ipoteğin kaldırılmasına dair bir isteğin müvekkil bankaya ulaştırılmaması (usulüne uygun olarak tebligat yapılmaması nedeni ile müvekkil bankanın bu talepten haberdar olmaması) nedeni ile kanunda aranan bildirim şartı yerine getirilmemiş olduğundan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesi gerektiğini davacı ve aile fertlerinin müvekkil bankaya olan...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, icra takibine konu borç nedeniyle menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Mahkemece menfi tespit isteminin kısmen kabulüne, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin dava yönünden yetkisizlik kararı verilmiş olup, hüküm davalı tarafından temyiz edildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 28.04.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Dava, ipotekli taşınmazın mülkiyetini sonradan edinen davacı tarafından, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipteki alacak haklarını devralan davalıya karşı açılmış ipoteğin fekki davasıdır. İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan ilamsız takibe itiraz üzerine takip alacaklısı tarafından itirazın kaldırılması veya iptali yönünde bir dava açılmamış olması ipoteğin fekkini gerektiren bir hukuki sebep değildir. Mahkemece sadece bu hukuki sebebin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü doğru olmamıştır. İpoteğin fekkini isteyen davacının ipotekle teminat altına alınan hukuki ilişkinin sona erdiğini ve bu hukuki ilişki sırasında ipotekle teminat altına alınan borcun hiç doğmadığını veya doğmuş olsa bile ödendiğini ileri sürerek ipoteğin fekkini talep edebilir. Somut olayda ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla bir takip başlatıldığına göre, ipotekle teminat altına alınan hukuki ilişkinin sona erdiği anlaşılmaktadır....
DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılması taleplerinde bulunmuş, ilk derece mahkemesi tarafından bu talepler kabul edilerek dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş, davalı banka tarafından karar istinaf edilmiş, ilgili bölge adliye mahkemesi tarafından bankanın yanlış ada ve parsele yönelik hüküm kurulduğuna ilişkin istinaf itirazı kabul edilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuş, aile konutu şerhi konulmasına ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiş ve banka tarafından temyize başvurulmuştur. Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarındandır (HMK m.114/l-d)....
İcra Dairesinin 1985/860 Esas sayılı icra dosyasının aslı veya bir örneğinin mahkemeye sunulmadığını, borç ödenmiş olsa idi derhal ipoteğin kaldırılması talep edileceğini, dava konusu borcun dayanağının ipotek olması nedeniyle ipoteğin kaldırılması için derhal başvuru yapılmaması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, sözleşme kapsamında arsa sahibinin alacaklarını teminen konulan ipoteğin kaldırılabilmesi için lehine ipotek konulan arsa malikinin alacağının bulunmaması veya varsa tahsil edilmiş olması veyahut ipoteğin kaldırılmasına muvafakat edilmesi gerektiğini güncel ipotek bedelinin hesaplanarak ödenmediğinden, ipoteğin kaldırılma davasının reddine karar verilmemesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.05.2017 tarihli yazısı ile Küçükçekmece 3....