Davalı vekili, dava dışı şirkete tek bir kredi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmediğini, davacı yanca verilen ipoteğin dava dışı asıl borçlu şirketin müvekkili bankadan kullandığı ve kullanacağı her türlü kredilerin, doğmuş ve doğacak her türlü borçlarının teminatını teşkil etmek üzere fekki müvekkilince bildirilinceye kadar süresiz olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece,toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacının verdiği ipoteğin dava dışı şirketin davalı bankadan kullandığı ve kullanacağı kredilerin ve doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak verildiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ipotek veren taşınmaz maliki tarafından açılan, davalının ipotekle temin edilen alacağının olmadığından bahisle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkidir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Eldeki davada ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davası istenilmiş olup, HMK'nin 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup, ipoteğe konu taşınmazın Samsun ili Bafra ilçesinde bulunduğu anlaşıldığından, somut olayda ipoteğin fekki istemi yönünden Bafra Mahkemeleri kesin yetkilidir. ........
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ipotek veren taşınmaz maliki tarafından açılan, davalının ipotekle temin edilen alacağının olmadığından bahisle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkidir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Eldeki davada ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit davası istenilmiş olup, HMK'nin 12/1.maddesi uyarınca taşınmaz üzerindeki ayni haklara ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olup, ipoteğe konu taşınmazın Samsun ili Bafra ilçesinde bulunduğu anlaşıldığından, somut olayda ipoteğin fekki istemi yönünden Bafra Mahkemeleri kesin yetkilidir. ........
Davalı vekili cevabında, davacıdan ipotek alınmadığını, ipoteğin 3.kişi konumundaki Mehmet Armutçu’dan alındığını, adı geçenin aynı zamanda kredinin kefili olduğunu, ipotekli taşınmazın ipotekle yükümlü olarak satılması üzerine keşide edilen ihtarname ile davacıya sorumluluğunun devam ettiği uyarısında bulunulduğunu, ipoteğin paraya çevrilmesi yolunun uzun ve masraflı oluşu ve ipotek bedelinin 15.000.000.000.TL bulunması ve borca faiz işlemesi nedeniyle ipoteğin fekki karşılığında toplam 11.500.000.000.TL tahsil edildiğini ancak bu ödeme ile kredi borcunun kapanmadığı ve borç bakiyesinden feragat edilmediğini, ipoteğin fek edilmesinde borcun sükutu anlamına gelmediğini, ipoteğin dışında davacının cirosu ile verilen 750.000.000.TL’lık senet için yürütülen takipte imzaya itiraz üzerine, imzanın borçluya ait olmadığına karar verildiğini , borçludan bakiye borcu 7.600.000.000.TL talep edildiğinde davacının babasının 2.000.000.000.TL ödemede bulunması ve bankanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.02.2011 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki ve menfi tespit istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muvazaalı şekilde kurulduğu ileri sürülen ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Davalı, kesin hüküm bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili Av. ...ile davalı vekili Av. ... gelmiş olduğundan, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkillerinden ... ile davalı arasında yapılması öngörülen ticari işin teminatı olarak diğer müvekkili ...’in taşınmazı üzerine ipotek konulduğunu, ancak ticari ilişkinin gerçekleşmediğini iddia ederek müvekkillerinden ...’in davalıya 200.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; bireysel kredi sözleşmesinin teminatı niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava; bireysel kredi sözleşmesinin teminatı niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir. Somut olayda, ipotek alacaklısı mirasçılarının ipoteğin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiği iddiasıyla, depo edilen ipotek bedeline itiraz ettiği görülmüştür. Bu durumda, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunlu hale getirdiğinden, ipoteğin fekki anılan madde kapsamında talep edilemez (Yargıtay 12....
Karar Sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmiş ve eldeki esasa kaydı yapılmıştır. Dava; davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davacı adına kayıt ve tescil edilen taşınmaz üzerine davalı kefil lehine konulan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı, ipoteğin fekki için gerekli koşulların sağlanmasına rağmen davalının şahsi nedenlerle ipoteği fek ettirmediğini iddia etmektedir. Davalı, kefaletin davacı lehine değil asıl borçlu olan kooperatif lehine kurulduğunu, ipotek işleminin ferdileştirme öncesinde kurulduğunu, kooperatif borcunu ödeyip kapatmadıkça riskin devam ettiğini, bu edenle ipoteğin kaldırılamayacağını ileri sürmektedir. Uyuşmazlık; davacının kendi hissesine düşen bedeli ödemekle ipoteğin kaldırılmasını talep edip edemeyeceği ile dava dışı kooperatifin tüm kredi borcu bitene kadar ipoteğin devamının gerekip gerekmeyeceği noktasında toplanmaktadır....