İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/619 Esas sayılı dosyası ile dava açtığını, ancak davanın reddedildiğini, ipotek alacaklısı T3'ın ipotek senedinde belirlenmiş bulunan ipotek bedelini almaktan imtina ettiğini, ipotek bedeli depo edilmesine rağmen ipoteğin kaldırılmaması nedeniyle iş bu davanın açıldığını belirterek anılan bağımsız bölüm üzerinde tesis edilen ipoteğin İİK'nın 153. maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ipoteğin fekki istemine yönelik açılan İstanbul 24....
yevmiye ile 200.000 TL İpotekli olarak satın aldığını, İİK. 153 madde gereği İpoteğin kaldırılması için ... İcra Müdürlüğü 2020/... Esas sayılı dosya ile müracaat ederek İpotek 1977 tarihli olduğu için, 16/09/2021 tarihinde bilirkişi raporu alınarak ipoteğin güncel değerinin belirlendiğini ve taraflarınca 20/09/2021 tarihinde İpoteğin güncel bedelini depo ettiğini, davacının müvekkili tarafından yapılan takipte ipotek alacaklısı ... A.Ş.'ye ... muhtırası gönderilmiş olup 28/02/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup 15 gün içerisinde depo edilen paranın alınmadığını veya ipoteğin terkin edilmediğini, bu nedenle ipotek bedeli depo edilen, taşınmaz üzerindeki İpoteğin fekki için ... İcra Hukuk Mahkemesi 2022/ ... Esas dosya numarası ile 20/04/2022 tarihinde dava açıldığını, ancak 22/09/2022 tarihli gerekçeli kararda da belirtildiği gibi, davalı şirketin tasfiye neticesinde 20/12/......
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 11/07/2014 NUMARASI : 2013/554-2014/485 Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, müvekkilinin dava dışı E. K.'tan satın aldığı taşınmaz üzerinde davalı banka tarafından dava dışı D.G.'ın borçlarından dolayı konulan ipoteğin tüm borçlar ödendiğinden kaldırılmasına yönelik istemin çek sorumluluk bedelinden doğan borcun devam etmesi nedeniyle reddedildiğini, oysa bankanın çek karnesinde yazılı tarihten itibaren 5 yıl sonra ödeme zorunluluğunun ortadan kalktığını, çek karnesinin çok eski tarihli olduğunu ileri sürerek müvekkili taşınmazı üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı, davalı bankadan kredi kullandığını, kullandığı kredi nedeniyle taşınmazı üzerine ipotek tesis edildiğini, kredinin tamamını ödemiş olmasına ve davalı bankaca kendisinden 200,00 TL ipotek fek ücreti tahsil edilmiş olmasına rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığından bahisle ipoteğin fekkine karar verilmesi istemiştir. Davalı banka, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davacının kredinin tamamını ödemesinden itibaren ipoteğin fekki yönünde ilgili tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazıldığını, bundan sonraki işlemin tapu sicil müdürlüğünce yerine getirilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalı banka tarafından ipoteğin fekki yönünden 24.07.2013 tarihinde ... Tapu Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, müzekkerenin 29.07.2013 tarihinde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, davalı banka üzerine düşen görevi yerine getirdiği ipoteğin fek işleminin ......
Esas, ... 10.İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyalarında talep edilenleri farklı olduğundan mükerrer olmadığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte davacının kıymet takdirine itirazda bulunduğu dikkate alındığında İİK 72/3 m. göre menfi tespit davası açmakta hak düşümü süresinin gerçekleştiği mütalaa edilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 05/08/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile özetle: davacıların gerek teminat mektubu depo bedelinden gerekse de teminat mektubu komisyon bedellerinden dolayı davalıya borçlu olduğu, bankacı bilirkişinin heyette olmaması nedeniyle borcun tutarının hesaplanamadığı fakat neticede borcun varlığı sabit olduğundan ipoteğin fekki koşullarının oluşmadığı mütalaa edilmiştir. Dava; İİK'nun 72 maddesi kapsamında menfi tespit ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.09.2008 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki tazminat istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 31.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 01.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Dava genel kredi sözleşmesine dayanan menfi tespit ve ipoteğin fekki isteğinden ibarettir. 6100 sayılı HMK'nın 355 maddesi gereğince kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; Patnos 1....
Makemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, kesinleşen ... 2.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2010/262 Esas -2012/183 Kararı ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibinin borçlu tarafından ipotek bedelinin üzerinde bir ödeme yapılması sebebiyle iptal edildiği, davalının aynı ipotek için borçlular aleyhine yeniden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip talebinde bulunamayacağı, yapılan ödemeler nedeniyle dava konusu taşınmazlar üzerindeki ipoteğin hükümsüz hale geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı dava konusu taşınmazları ipotekle yükümlü olarak ...’den satın almıştır....
Mahkemece, davaya konu taşınmaz ile ilgili düzenlenen resmi senedin unsurları itibariyle TMK’nun 881.maddesinde düzenlenen ipotek olduğu, kaldı ki davacı tarafın davasını açarken ipoteğin fekkini talep etmiş olmakla resmi senedin ipotek olduğunun kabul edildiğini, ıslah dilekçesi ile borçsuzluğunu talep etmiş ise de, dava dilekçesinde davaya konu olmayan bir talebin ıslah yolu ile dava kapsamına alınmasının mümkün bulunmadığı, ipoteğin ortak sıfatıyla verilen bir teminat olmadığı, resmi senedin düzenlenmesinde kullanılan vekaletnamede de ipotek tesis etme yetkisinin bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle ipoteğin fekki talebi içinde esasen menfi tespit isteminin de yer almasına ve akdi ilişkinin devam etmesi nedeniyle ipoteğin teminat niteliğini koruyacak olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz...
Yani ipoteğin fekki için borcun tamamının ödenmiş olması gerekmektedir. Fakat huzurunuzdaki somut olayda davacının eşi T3'ın tarafımıza borcu bulunmaktadır. Borç ilişkisine ilişkin alacak cari hesabı ek beyan olarak mahkemeniz dosyasına sunulacaktır. İşbu sebeple davacının ipoteğin fekki talebinin reddi gerekmektedir. Zira Yargıtay borcun ödendiğini iddia ederek ipoteğin fekki davası açılan durumlarda alacağın ödenip ödenmediği hususunun titiz bir şekilde irdelenmesini istemektedir." şeklinde beyanda bulunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile; Niğde ili Bor ilçesi 1387 Ada 1 Parsel Blok C-3 2. Kat 10 Nolu meskende kayıtlı taşınmaz üzerinden 16/10/2017 tarih ve 7516 yevmiye numarası ile konulan ikinci dereceden FBK süre ile 150.000 TL'lik ipoteğin kaldırılmasına, Aile konutu şerhinin konulması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....