Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İpotek alacaklısı olan İstanbul Belediye Başkanlığı'nın temyiz başvurusunda, ipotek imar uygulaması sonucu konulduğundan İİK'nun 153. maddesinin uygulanamayacağını, bilirkişi aracılığı ile ipotek bedeli ve ferilerinin hesabı yapılmadan ve ipotek bedeli uyarlanmadan ipoteğin terkininin yapılmasının usulsüz olduğunu ileri sürdüğü görülmektedir. İİK'nun 153. maddesi uyarınca fekki istenen ipoteğin tarafların özgür iradeleri sonucu konulan ipotek niteliğinde olması gerekir. İmar uygulaması sonucu konulan ipoteklerle ilgili olarak anılan hüküm uygulanamaz....

    Mah. 31599 ada, 2 parsel, 29 cilt 3786 sf noda kayıtlı" gayrimenkul üzerine davalı lehine imar uygulanmasından doğan ipotek kaydı şerh edildiğini, davalının tüm aramalarına rağmen tespit edilemediğini ve kendisine ulaşılamadığını,...13. İcra Müdürlüğü'nün 2011/10790 sayılı dosyası ile ipotek alacaklısı davalının ipoteği çözmesi için takip yapıldığını, usulüne uygun muhtıra gönderildiğini, yapılan tebliğe rağmen davalının depo edilen ipotek bedelini tahsil etmediği gibi ipoteğin fekki hususunda muvafakat de vermediğini, bu nedenle ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. İİK'nun 153. maddesinde; “İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu İcra Dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse İcra Dairesi on beş gün içinde Daire'ye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder....

      Bu durumda, borçlu, M.K.nun 883. ve İİK.nun 153. maddeleri gereğince ana para ile birlikte onun yukarıda belirtilen fer'ilerini depo etmek suretiyle, ipoteğin fekki için icra dairesine doğrudan başvurabilir.O halde, mahkemece duruşma açılarak, ipoteğin fekki için ödenmesi gerekli tüm borcun gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle belirlenip icra müdürlüğüne bu doğrultuda işlem yapılması için talimat verilmesi yolunda karar verilmesi gerekirken ipoteğin teminat ipoteği olduğundan bahisle istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir. Somut olayda, ipotek alacaklıları vekilinin ipoteğin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiği iddiasıyla, depo edilen ipotek bedeline itiraz ettiği görülmüştür. Bu durumda, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunla hale getirdiğinden, ipoteğin fekki anılan madde kapsamında talep edilemez....

          DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir ili Karabağlar ilçesi Bozyaka mahallesi 159 cilt 15547 sayfa 21M1B pafta 30916 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazın maliki olduğunu, belediyenin ıslah imar planı uygulaması sonucu taşınmazı davacı satın almadan önce 30916 ada 6 parsel üzerine 25/02/1987 tarihinde davalıların murisi Ahmet İZMİR lehine 0,00345 TL (3.450 Eski TL) ipotek tesis edildiğini, taşınmazı davacının 30/06/2010 tarihinde ipoteği kabul ederek satın aldığını, ipotek bedelinin depo edilmesi sureti ile taşınmaz kaydında bulunan ipoteğin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Şayet alacaklı onbeş günlük süre içinde daireye gelmez veya parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ederse yapılacak iş icra dairesi tarafından dosyanın İcra Mahkemesine gönderilmesidir. İcra Mahkemesi borçlu ipotek borcunu tam olarak yatırdığını saptarsa yatırılan paranın alacaklı adına saklanmasına ve ipoteğin kaldırılmasına karar verir. Somut olayda, İİK'nun 153. maddesinin uygulanması amacıyla İcra Müdürlüğüne yapılmış bir ipoteğin fekki talebi mevcuttur. Ortada bir icra takibi olduğuna göre İİK'nun 153. maddesi hükümleri uyarınca ipoteğin kaldırılmasının gerekip gerekmediğine İcra Mahkemesi karar vermekle görevli olup, ipoteğin niteliğinin görevli mahkemenin tayinine etkisi bulunmamaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Manisa 2. İcra Hukuk Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, HUMK’nun 25. ve 26 . maddeleri gereğince Manisa 2....

            gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.12.2014 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulaması sonucu konulan ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı, dava konusu 30846 ada 9 parsel sayılı taşınmazın belediye başkanlığınca imar uygulamasına tabi tutularak taşınmaz üzerinde 30.01.1986 tarihinde davalıların murisi ... lehine 2.100,00 ETL ile imar ipoteği tesis edildiğini, müvekkilinin sonraki malik olduğunu ileri sürerek bu bedel üzerinden taşınmazdaki ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir....

                İcra Müdürlüğünün 2019/5065 esas sayılı dosyasına depo edildiğini, ipotek alacaklılarına muhtıra çekilerek ipoteğin kaldırılması talep edilmiş ise de davalıların ipotek bedelini kabul etmediklerini belirterek ipoteği kaldırmadıklarını, borcun ödenmiş olmasına rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını ve kaldırılması için de bir işlem yapılmadığını, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazdaki söz konusu ipoteğin fekkine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yapılan yargılama neticesinde, dava ipoteğin kaldırılması (fekki) istemine ilişkin olup, karar davalı T7 vekili davacı T1 vekili tarafından ipoteğin kaldırılmasını depo edilen bedelin iadesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince dava kabul edilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....

                KARŞI OY YAZISI Dava dosyasının incelenmesinden, davalı bankanın ipoteğin fekki için davacıdan fek bedeli olarak talep ettiği 556,50 TL'nin yasal dayanağını göstermediği, ipoteğin fekki için tapuda yapılması gereken masraflardan taşınmaz maliki sorumlu ise de, kredi alacağı sona eren davalı bankanın kredi borcunun teminatı olarak alınan ipoteğin fekki için ilgili tapu sicil müdürlüğüne yazı yazması gerektiği, yasal dayanağını göstermediği 556,50 TL'nin ödenmediğinden bahisle fek yazısı yazmayan davalı bankanın kusurlu olduğu anlaşılmış olup açıklanan bu nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararını usul ve yasaya uygun gördüğümden Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma yönündeki görüşüne muhalifim. 24.10.2019...

                  UYAP Entegrasyonu