Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.02.2017 tarihinde verilen dilekçeyle ipoteğin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 12.05.2017 tarihli hükmün İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi'nce istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye mahkemesi 7. Hukuk Dairesi'nce istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 05.11.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

    Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre ipoteğin kaldırılması ve bu ipoteğin dayanağı olan genel kredi sözleşmelerindeki davalı eşin kefaletinin geçersizliğinin tespitine ilişkin davanın konusu ortadan kalkmıştır. Mahkemece davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek ve davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre vekalet ücreti ile yargılama giderleri konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir” şeklindeki gerekçe ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 01.11.2018 tarihli ilamı ile "......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit ve ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında yapılacak emtia ticaretinin teminatı olarak müvekkili şirket adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı şirket lehine 18/05/2006 tarihinde ipotek tesis edildiğini, ancak taraflar arasında hiçbir zaman ticari bir alış veriş olmadığını, buna rağmen davalı şirketin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yaptığını, şikayet üzerine ödeme emrinin icra hukuk mahkemesince iptal edildiğini, yapılan ihtara rağmen davalı şirketin ipoteğin fekkini sağlamadığını ileri sürerek müvekkili şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile müvekkili şirket taşınmazında...

        . - 2017/1101 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 23.05.2019 tarih ve 2018/1146 E. - 2019/737 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı Vakar Tekstil Ür. San. ve Tic. Ltd....

          Dava; davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davacı adına kayıt ve tescil edilen taşınmaz üzerine davalı kefil lehine konulan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı, ipoteğin fekki için gerekli koşulların sağlanmasına rağmen davalının şahsi nedenlerle ipoteği fek ettirmediğini iddia etmektedir. Davalı, kefaletin davacı lehine değil asıl borçlu olan kooperatif lehine kurulduğunu, ipotek işleminin ferdileştirme öncesinde kurulduğunu, kooperatif borcunu ödeyip kapatmadıkça riskin devam ettiğini, bu edenle ipoteğin kaldırılamayacağını ileri sürmektedir. Uyuşmazlık; davacının kendi hissesine düşen bedeli ödemekle ipoteğin kaldırılmasını talep edip edemeyeceği ile dava dışı kooperatifin tüm kredi borcu bitene kadar ipoteğin devamının gerekip gerekmeyeceği noktasında toplanmaktadır....

            İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı kadın vekili ; banka tarafından cevap dilekçesinin süreden sonra sunulduğunu, savunmalarına itibar edilmemesi gerektiğini belirterek ipoteğin kaldırılması davasının reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın evli olan davacı ile davalı ...'...

              İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı kadın vekili ; banka tarafından cevap dilekçesinin süreden sonra sunulduğunu, savunmalarına itibar edilmemesi gerektiğini belirterek ipoteğin kaldırılması davasının reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın evli olan davacı ile davalı ...'...

                DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak, Gaziosmanpaşa, Küçükköy Mah., 5667 ada, 4776 parsel, 2 nolu bağımsız bölüm üzerine, 05.05.2010 tarih ve 6592 yevmiye numarası ile banka lehine 210.000 TL bedelli ipotek tesis ettirdiğini, konut kredisi borcunu yaklaşık 2 yıl önce kapatmış olmasına rağmen, davalı bankanın ipoteğin fekki sürecini başlatmadığını, davalı borç bitince ipoteği fek etmekle yükümlü olduğundan banka lehine tesis edilen 210.000 TL bedelli ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. II....

                  Sıradaki ipotek alacaklısına karşı açmış olduğu ipoteğin fekki davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ipotekli taşınmazda 2. Sırada ipotek alacaklısı olan davalının 1. Sıradaki ipoteğin fekkini isteyebilip isteyemeyeceği noktasındadır. Davacı banka, davalı bankanın kredi müşterisi Ayşe Filiz Budak'tan ipoteğe konu taşınmazı satın alan Ali Tolukoğlu'na kredi açmış ve bu kredi teminatı olarak davalının kredi müşterisinin devrettiği taşınmaz üzerine alt derecede ipotek tesis etmiştir. Davacı banka tarafından Ali Tolukoğlu hesabından davalı Banka nezdindeki bir hesaba 17.02.2017 tarihinde 110.000,00 TL'yi "konut alım bedeli" açıklaması ile göndermiştir. Ancak davalı Banka Ayşe Filiz Budak'ın kredi riskinin devam ettiği gerekçesiyle dava konusu ipoteği kaldırmamıştır....

                  Dava; aile konutu olarak kullanıldığı iddia edilen taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı taraf; aile konutu olarak kullanılan taşınmaz için 14434664 müşteri numarasıyla davalı eş tarafından çekilen kredilere teminat amaçlı konulan ve ödenmeyen meblağlar yönünden icra takibi başlatılan krediler yönünden ipoteğin kaldırılması talebinde bulunmuştur. Dosya içerisinde bulunan 25/02/2021 tarihli ilk bilirkişi raporunda; 24/06/2011 tarihli konut kredisi için davacı eşin muvafakatının alındığı ancak davalı tarafından çekilen sonraki 5 kredi yönünden konulan ipotek yönüyle yeniden davacı eşin muvafakatının alınmadığının tespit edildiği görülmüştür. Başka bir bilirkişiden alınan 27/06/2022 tarihli ikinci raporda ise; "Diğer kredilere ilişkin her hangi bir teminat alınmamış krediler sabit faizli bireysel Finansman kredisi sözleşmesine istinaden kullandırılmıştır" şeklinde tespiti bulunmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu