Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E:…, K:… sayılı kararıyla Karatay Belediyesi'nin aleyhine müdahalenin menine hükmedildiği, Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın davacı olduğu davada, … Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E:…, … sayılı kararıyla intifa hakkının iptali ve şerhin terkini isteminin yerinde olmadığının görüldüğü ve davanın reddine karar verildiği, yine Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın davacı olduğu … Asliye Hukuk Mahkemesi'nin E:…, … sayılı kararıyla intifa hakkının tapuya tescil sebebini teşkil eden sözleşmenin geçersiz olduğundan ve yolsuz tescilden söz edilemeyeceği belirtilerek davanın reddine hükmedildiği, tapu kayıtlarının incelenmesinden, intifa hakkının başlangıç tarihinin 01/07/1994, bitiş tarihinin ise 01/07/2014 olarak tapu kaydında yer aldığı, intifa hakkının süresinin dolması sebebiyle bu intifa hakkının kaldırılmasına dair alınan … tarih ve … sayılı Konya Büyükşehir Belediyesi Encümen kararı üzerine, Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından Karatay Tapu Müdürlüğü'ne...
Maddelerine aykırı davrandığını, davalının davacıya şiddet uyguladığını, boşanma davasında bu hususun ileri sürüldüğünü, dava konusu taşınmaz üzerinde kurulu bulunan intifa hakkının terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın önceki malikinin davalı olduğunu, intifa hakkının tanınması şartıyla taşınmazı devrettiğini, kanunda sayılan intifa hakkının terkini sebeplerinin mevcut olayda bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava intifa hakkının terkini talebine ilişkindir. HMK 352/1. maddesinde: ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 01.09.2020 tarihli Adana Bölge Adliye Mahkemesi İşbölümü kararında 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 15/04/2014 NUMARASI : 2012/345-2014/191 Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.11.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 15.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, davalı ile birlikte 1/2 oranında paydaş oldukları 3074 ada 2 parsel sayılı taşınmazda, davalının kendi 1/2 hissesi üzerine diğer davalının lehine intifa hakkı tesis ettiğini daha sonra taşınmazın üzerindeki ortaklığının giderilmesi için dava açtığını, intifa hakkı tesisinin idareyi zarara uğratmak amacıyla muvazaalı olduğunu bu nedenle tesis edilen intifa hakkının terkini isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat- intifa hakkının terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili ...’e ait olan taşınmazı üzerinde davalı ...Ş ile ...’in ortağı olduğu diğer davacı ... Petrol Ltd.Şti. ile yapılan bayilik sözleşmesine göre 13.07.1994 tarihinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, bu hakkın tapuya tescil edildiğini, 25.07.2001 tarihinde davacı şirketin bayilik sözleşmesini tek taraflı feshedince davalı yetkililerinin yazılan yazıları kapatması sırasında tesislere zarar verdiklerini, bu konuda tespit yaptırdıklarını ileri sürerek, bayilik sözleşmesi sona erdiğinden ve intifa hakkının yasal dayanağı kalmadığından ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat- intifa hakkının terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkili ...’e ait olan taşınmazı üzerinde davalı ...Ş ile ...’in ortağı olduğu diğer davacı ... Petrol Ltd.Şti. ile yapılan bayilik sözleşmesine göre 13.07.1994 tarihinde 15 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, bu hakkın tapuya tescil edildiğini, 25.07.2001 tarihinde davacı şirketin bayilik sözleşmesini tek taraflı feshedince davalı yetkililerinin yazılan yazıları kapatması sırasında tesislere zarar verdiklerini, bu konuda tespit yaptırdıklarını ileri sürerek, bayilik sözleşmesi sona erdiğinden ve intifa hakkının yasal dayanağı kalmadığından ...'...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 15.03.2007 tarihinde bayilik sözleşmesi akdedildiğini, Rekabet Kurulu kararları uyarınca 15.03.2012 tarihinde bayilik sözleşmesi ve bununla bağlantılı intifa sözleşmelerinin muafiyet dışında kaldığını, bu nedenle davacı şirketin 15.05.2013 tarihinde intifa hakkını 7.944,74TL terkin harcı ve sair işlem masrafını davalı malik nam ve hesabına ödemek suretiyle tek taraflı talep ve işlem ile terkin ettiğini, intifa terkini için yapılması gereken masrafların sorumlusunun intifa lehdarı değil, intifa terkini esnasında taşınmazın maliki olan davalı olduğunu ileri sürerek, davacı şirket tarafından davalı nam ve hesabına ödenmiş olan 7.944,74 TL intifa terkin giderinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının intifa terkin harcına katlanmakla yükümlü olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi birleştirilen dava intifa hakkının iptali ile tapu sicilinden terkini isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 4.10.2004 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 20.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki intifa hakkı şerhinin sicilden silinmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. İntifa hakkı şerhinin silinmesi 8 ayrı parsel için istenmektedir. Görevsizlik kararı verilirken 5.12.2005 günlü bilirkişi raporundaki toplam değer nazara alınmıştır. Raporda gösterilen değerler Hazineye ait payların mülkiyete esas rayiç değerleridirler....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve muvazaa hukuki nedenlerine dayalı intifa hakkının terkini istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Türk Medeni Kanunu'nun 794 üncü maddesi: ‘İntifa hakkı, taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir malvarlığı üzerinde kurulabilir. Aksine düzenleme olmadıkça bu hak, sahibine, konusu üzerinde tam yararlanma yetkisi sağlar.’, 795 inci maddesi: ‘İntifa hakkı, taşınırlarda zilyetliğin devri, alacaklarda alacağın devri, taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil ile kurulur. Taşınır ve taşınmazlarda intifa hakkının kazanılması ve tescilinde, aksine düzenleme olmadıkça, mülkiyete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmaz üzerindeki yasal intifa hakkı tapu kütüğüne tescil edilmemiş olsa bile, durumu bilenlere karşı ileri sürülebilir. Tescil edilmiş ise, herkese karşı ileri sürülebilir.’, 796 ncı maddesi: ‘İntifa hakkı, konusunun tamamen yok olması ve taşınmazlarda tescilin terkini; yasal intifa hakkı, sebebinin ortadan kalkması ile sona erer....
Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. v.d. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir....