Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacılar vekili, davalı ile aralarında 11/03/2008 tarihli Akaryakıt sözleşmesi imzalandığını, davacı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerine bayilik sözleşmesi uyarınca 09/11/2007 tarihinde 31.000 TL bedelle 15 yıllık intifa hakkı tesis edildiğini, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, Rekabet Kurulu Tebliği'ne göre intifa hakkının süresinin 18/09/2010 tarihinde dolacağını, bayilik sözleşmesinin feshi ile intifa şerhinin hukuki dayanağının kalmadığını belirterek intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Yerel Mahkeme yaptığı yargılama neticesinde; "Taşınmazlardaki intifa hakkı tescil ile kurulur. Konusu taşınmaz olan intifa hakkını kurma borcunu yükleyen sözleşmenin de kamusal resmi şekilde düzenlenmesi gerekir. İntifa hakkının doğması ve varlığı için tescil gereklidir. İntifa hakkının ortadan kalkması ise taşınmazın büsbütün ortadan kalkması, intifa süresinin dolması, hak sahibinin kişiliğinin son bulması, kamulaştırma, cebri icra, terkin ve mahkeme kararı ile olur. Davaya konu taşınmazın tapu kaydı, krokisi ve akit tablosu celp edilip incelendiğinde; dava konusu taşınmazın malikinin davacılar olduğu, 29/04/2002 tarihinde dava dışı müteveffa Zahide Çinpolat lehine intifa hakkının tesis edildiği, akit tablosunundaki bilgilerin kayıttaki bilgiler ile örtüştüğü görülmüştür. Zahide Çinpolat'ın nüfus kayıtları incelendiğinde 19/07/2019 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İntifa hakkının terkini Uyuşmazlık, tapu kaydından intifa hakkının terkinine ilişkin olup, hüküm asliye hukuk mahkemesince verilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay ( 14. ) Hukuk Dairesi’ne ait bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ( 14. ) Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      (TMK.m.796) Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır....

        Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. v.d. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Somut olayın yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda değerlendirmesi gerekmektedir....

          bu nedenle yasal dayanağının kalmadığını, Rekabet Kurumunun 2002/2 - 2003/3 sayılı Tebliğleri gereğince de 5 yılı aşan intifa hakkının terkini gerektiğini ileri sürerek taşınmazlar üzerindeki davalı lehine olan intifa hakkının terkinini istemiştir....

            Şayet, intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse veya yarar ortadan kalkmış ise malik bu hususları ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona erme sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin (TMK.m.785) bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Doktrindeki hakim görüş de bu doğrultudadır. (..., ... Hukuku, ... 2002, s.591 vd;..., ... Hukuku, ... 2004. s.463)....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile intifa bedelinin iadesi talebi yönünden, getirtilen tapu kaydında aynen "...taşınmaz üzerindeki lehdarı olduğum (...) intifa hakkının tamamından bedelini aldığımdan bedelsiz olarak, çıplak mülkiyet malikleri lehine terkinini talep ederim..." sözleri ile intifa hakkının terkininin sağlandığı, intifa hakkı, Omv Petrol Ofisi A.Ş.'...

                e satıldığını, aynı anda davalı ... lehine intifa hakkı tesis edildiğini, daha sonra 08.08.2012 tarihinde imar uygulaması yapılarak davacı ve davalılara ait parsellerin, diğer parsellerle tevhit edilerek....Ada, 1 parselin oluşturulduğunu; intifa tesisi ve satış aşamasında davacı idare ile bir ilişkileri olmadığını, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece harita mühendisi ve mimardan oluşan üç kişilik bilirkişi kurulu vasıtasıyla keşif yapılıp, taşınmazın dava tarihindeki intifa hakkı tesisi ve satış tarihindeki değerleri tespit edildikten sonra davalı ...'ün ....payına, diğer davalı ... lehine muvazaalı olarak davacı idarenin zarar göreceği şekilde intifa hakkı tesis edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, intifa hakkının terkinine karar verilmiş, hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir. .......

                  İntifa hakkı, bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK m.796). Kanuni intifa hakları hariç (TMK m. 495 v.d.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir....

                    UYAP Entegrasyonu