Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı muris Nurettin’in ikinci eşi olduğunu, murisin mülkiyetindeki 80 ada 11 sayılı parselde mevcut 32/300 paya iradi olarak intifa şerhi konulduğunu, murisin ehliyetli olduğunu, intifa hakkının da bedelli olarak tesis edildiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece intifa konusu bedelle gerçek bedel arasında aşırı bir fark bulunduğu gerekçesiyle davalı lehine olan intifa hakkı şerhinin terkinine karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesine göre intifa hakkı sahibine konusu üzerinde tam bir yararlanma yetkisi sağlar. İntifa hakkının kaldırılmasının sebepleri ise yasanın 796.maddesinde sayılmıştır. Buna göre intifa hakkının terkini yasal intifa hakkı sebebinin ortadan kalkması ile, sürenin dolması veya hak sahibinin vazgeçmesi yada ölümü gibi diğer sona erme sebepleri halinde mümkündür. Kuşkusuz Borçlar Kanununun genel hükümlerine dayanılarak da hak yolsuz tescil edilmişse terkini istenebilir....

    İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. (TMK.m.796) Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir....

      (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer(TMK.m.796). Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.)  intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir....

        Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. v.d. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olaya gelince; ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 18.06.2014 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil; karşı davada 04.09.2014 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının kaldırılması ve tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden intifa hakkının parasal değerinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine; karşı davanın kısmen kabulü ile intifa hakkının kaldırılmasına dair verilen 30.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: -K A R A R- Asıl dava, intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil; karşı dava, intifa hakkının kaldırılması istemine ilişkindir. Asıl davada davacı, davalı ...'...

            İntifa hakkı bir süre ile sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü ya da tüzel kişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünü ile harap olması sebebiyle artık ondan yararlanmanın mümkün bulunmaması durumlarında sona erer. Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkı tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse veya yarar ortadan kalkmış ise malik bu hususları ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir....

              Petrol Limited Şirketi'nin kira sözleşmesi uyarınca edimlerini yerine getirmediğini ve kira borcunu ödemediğini ileri sürerek, 17.10.2007 tarihli protokolün iptali ile intifa hakkının terkinini istemiştir. Davalı, 17.10.2007 tarihli protokolün tarafların serbest iradeleri ile imzalandığını, kira sözleşmesi uyarınca ... Petrol Limited Şirketi'nin edimlerini yerine getirmemesinde kendilerinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 17.10.2007 tarihli ek protokolün iptali ile intifa hakkının terkinine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içinde bulunan belgelerin incelenmesinden 12.09.2007 tarihinde davalı ...Ş. ile ... petrol Limited Şirketi arasında 5 yıl süre ile bayilik sözleşmesi yapılmış, 17.10.2007 tarihinde davacı, davalı ve ......

                Ayrıca, intifa hakkının danışıklı kurulduğu iddiası veya iradeyi sakatlayan nedenlerin varlığı da ileri sürülerek terkin isteğinde bulunulabilir. Kanuni intifa hakları hariç (TMK m. 495 v.d.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır....

                  Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkı tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse veya yarar ortadan kalkmış ise malik bu hususları ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır....

                    Mahkemece, 07.03.2007 tarihinde onbeş yıl süreli olarak davacıya ait taşınmaz üzerinde tesis olunan intifa hakkının ... kararları uyarınca beşinci yılın sonunda,07.03.2012 tarihinde sona ermesi gerektiği, dava tarihi itibarıyla intifa hakkının geçersiz hale geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne, intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, intifa hakkının kaldırılması istemine ilişkin olup, dava değeri 10.000,00 TL gösterilerek bu miktar üzerinden harç yatırılmıştır. Oysa intifa tesisine konu resmi senetten 400.000,00 TL tutar üzerinden davacıya ait taşınmaz üzerinde intifa hakkı tesis edildiği anlaşılmaktadır. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 32. maddesine göre eksik peşin harç tamamlanmadıkça müteakip işlemlere, somut olayda yargılamaya devam edilemez. Mahkemece, bu durum karşısında harç ikmalinin sağlanması gerekirken, belirtilen eksiklik giderilmeden yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmesinde isabet görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu