Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece Mahkemesi; bilirkişi raporuna itibarla takibe konu çekteki imzanın davacının eli ürünü olmadığı gerekçesi ile davacının davalı T3 aleyhine açtığı imzaya itiraz davasının kabulüne, takibin davacı yönünden durdurulmasına, koşulları oluşmadığından davacının tazminat ve para cezası talebinin reddine, davacının davalı T5 aleyhine açtığı davanın ise davalı Enes'in takipte borçlu sıfatıyla yer aldığı, bu nedenle imzaya ve borca itirazın kendisine yöneltilemeyeceği gerekçesiyle bu davalı aleyhine açılan davanın pasif husumetten yokluğu nedeniyle reddine karar vermiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2022 NUMARASI : 2021/392 ESAS, 2022/195 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , İstanbul Anadolu 1. İcra Müd 2021/11830 esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibinde bulunulduğunu , Milas icra müdürlüğünün yetkili olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ,imzaya ve borca imzaya itirazda bulunmuştur. Davalı davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davacının imza itirazının reddine karar verilmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 06/02/2020 tarih ve 2017/643 Esas 2020/194 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Yetki itirazının reddine, imzaya itirazın kabulü ile İstanbul 11....

Maddesi gereğince tacirlerin yetki sözleşmesi yapmaları mümkün olduğundan, senet de yazılı yetki şartının geçerli olduğu, bu nedenle davacının yetki itirazının reddine, aldırılan bilirkişi raporuna göre imzanın davacı borçlu el ürünü olmadığı anlaşıldığından imzaya itirazının kabulü ile Afyonkarahisar İcra Dairesinin 2020/1410 Esas sayılı takibinin davacı yönünden durdurulmasına, asıl alacağın %20'si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, %10'u oranında para cezasının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki imzaya itiraz nedenlerini tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü senet de takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve imzaya itiraz davasına ilişkindir....

Davacı/borçlu dilekçesinde; imzaya ve borca itiraz da etmiştir. İİK'nın 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun icra dairesinin yetkisiz olduğu, borçlu olmadığı, veya borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zamanaşımına uğradığı, imzaya itirazlarını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına ve alacaklının takip hakkı bulunmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. Yukarıda açıklandığı üzere, mahkemece ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayeti süre yönünden reddedildiğine göre, ödeme emri tebliğ tarihi olan 24/09/2018 tarihine göre borca ve imzaya yönelik olarak 31/07/2019 tarihinde yapılan başvuru da süresinde değildir. Mahkemece bu nedenle borçlunun imzaya ve borca itirazının da süre yönünden reddine karar verilmemesi HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olmuştur....

Genel haciz yolu ile ilamsız takipte olduğu gibi imzaya ilişkin itirazın icra müdürlüğüne yapılması hali söz konusu olmadığından “itirazın geçici kaldırılması” şeklinde hüküm tesisi de yerinde değildir.''...

Ancak, davacı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise, imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddedilebilmesi için öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayeti ön sorun olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olduğu tespit edildiği takdirde usulsüz tebliğ şikayeti ve dava süre yönünden reddedilmelidir. Tebliğin usulüne uygun olmadığı ve davanın TK'nın 32. maddesi uyarınca öğrenmeden itibaren yasal süresi içerisinde açıldığının tespit edilmesi halinde ise, ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilerek davacının imzaya ve borca itirazları değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmelidir....

Temyiz Sebepleri Davacı borçlu vekili ciro imzasının borçluya ait olmadığını, imza incelemesine ilişkin bilirkişi raporunun yeterli olmadığını, borcunun bulunmadığını, bu nedenle imzaya ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 2 adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borçlu tarafından ciranta imzasına yapılan imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168 ve 170/a maddeleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun TTK 778. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken 714. ve 730. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat 3....

    Sayılı ve 21.11.2019 tarihli kararı ile imzaya itiraz kabul edilerek takibin durdurulmasına, kötüniyet tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin müvekkilinden tahsiline karar verildiğini, kararının istinaf edildiğini ve henüz kesinleşmediğini, anılan icra mahkemesi kararının kesinleşmeden alacaklı tarafça takibe konulduğunu, tazminat alacağı, menfi tespit davası sonunda alınan ilama bağlı bir alacak olduğundan, ancak kesinleşmesi halinde talep edilebileceğini, takipte talep edilen alacakların icra takibine yapılan imzaya itiraz davasının eklentisi olup, takibe konulmasının mümkün olmadığını ileri sürerek ödeme emri ve takibin iptali ile alacaklının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Dava İİK 170. maddesine dayalı olarak açılmış imzaya itiraza ilişkindir. Davacının davasının hukuki çerçevesini çizen İİK nın 170.maddesinde mahkemece incelemenin nasıl yapılacağı hüküm altına alınmış olup, mahkeme de İİK 68.maddeye yaptığı yollama gereğince yargılamasını yapmış ve hüküm vermiştir. Davacı tarafça imzaya itirazda bulunulmuş olup, davacının göstermiş olduğu belgeler getirtilmek suretiyle dosya imza incelemesi için bilirkişiye verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 17/12/2021 günlü raporda; "çek üzerinde bulunan keşideci imzanın davacı şirket yetkilisi Fethi Şavkı'nın eli mahsulü olduğu kanaatine varıldığı" belirtilmiştir. Taraflar HMK 281. maddeden kaynaklı haklarını kullanmışlardır. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli olmakla, imzaya itirazın reddine yönelik olarak verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir....

    UYAP Entegrasyonu