Davalı borçlu 22.06.2018 tarihli itiraz dilekçesinde, borç iddiası imzaya olan kuşkuları dolayısıyla ve tahliye talebinin dayanağı borca itirazları nedeniyle tahliye şartlarının oluşmadığını, icra takibinin başlatıldığı İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğunu, icra takibindeki borcun tamamına, imzaya, faize ve tüm ferilerine açıkça itiraz ettiklerini bildirmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....
Davacı T1 Vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek, davalı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE:Unsurları tam bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekili , imzaya, borca, ferilerine ,faize itiraz ederek senedin davacı müvekkili tarafından ödendiğini beyan etmiş olup ilk derece mahkemesince imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacaklının tazminat ve para cezasına mahkumiyetine karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. "Borçlu beş gün içinde icra mahkemesine vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itiraz ile birlikte , imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayana itiraz sebeplerini de bildirebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun örnek 10 nolu ödeme emri tebliği üzerine icra mahkemesine başvurarak imzaya, borca ve faize itiraz ettiği, ayrıca takip talebi ve ödeme emrinde ödemenin yapılacağı banka adı ile hesap bilgilerinin gösterilmediğini ileri sürerek ödeme emri ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; borçluya tebliğ edilen 10 örnek ödeme emrinde borçlu tarafından para yatırılacak hesap numarası ve banka şubesinin yer almadığı gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir...
İİK. nun 170/3.maddesinde; icra mahkemesince imzaya itirazın reddine karar verilmesi halinde, itiraz ile birlikte takip durdurulmuş ise borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edileceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, icra mahkemesince borçlunun imzaya itirazı üzerine takibin geçici olarak durdurulduğu görülmektedir. Bu durumda mahkemece borçlunun imzaya itirazı reddedildiğine ve itiraz üzerine takip geçici durdurulduğuna göre, İİK'nun 170/3. maddesi gereğince, borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Dava, borca, imzaya ve faize itiraz isteğine ilişkin olduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca 12. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE 2.3.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....
İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, Ümraniye İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek İstanbul İcra Dairesinin yetkisine, imzaya ve faize itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda Mahkemece öncelikle borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı hakkında bir karar verilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itiraz nedenleri değerlendirilmesi gerekirken, yetki itirazı konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin yargılamanın sürdürülerek, sonuçlandırılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
tutarında herhangi bir yanlışlık bulunmadığı gerekçeleriyle davacıların imzaya ve faize yönelik itirazlarının ayrı ayrı reddine, icra takibi durdurulmadığından şartları oluşmadığı anlaşılmakla davacılar/borçlular aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, imzaya itiraz ile birlikte asıl borca ve takipte yer alan işlemiş ve işleyecek faizin türü ve oranına da itiraz edilmiştir. Mahkemece yalnızca imzaya itiraz ile ilgili inceleme yapıldıktan sonra imzanın borçluya ait olduğunun tespiti ile, borçlunun diğer itirazları konusunda mahkemenin dar yetkili olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği görülmektedir....
İnkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir." hükmü düzenlenmiştir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiği, 6100 sayılı HMK'nın 211. maddesinde imza incelemesinin yöntemi gösterilmiştir. Öte yandan İcra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra Ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz....
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç İİK'nın 169/a-1 maddesinde sayılan belgelerle borca itirazın ispatlanamadığı, itiraz dilekçesinde işlemiş faize de itiraz edildiği, bononun vade tarihinin 15.06.2017; takip tarihi ise 06.12.2017 olduğu, buna göre 350.000 x 174 x 9,75 /36.500 = formülüyle 16.267,81 rakamına ulaşıldığı, takipte istenen işlemiş faiz tutarının da 16.267,81 TL olduğu, itiraz dilekçesinde delil olarak menfi tespite ilişkin dava dosyasına yer verilmediği, genel mahkemelerde açılan davaların, dar yetkili icra hukuk mahkemesinde görülen itiraz davalarında bekletici mesele yapılamayacağı, İİK'nın 170/b maddesi delaletiyle aynı Kanun'un 67/3. maddesi gereğince muteriz borçlular aleyhine, kötüniyetle imza itirazında bulundukları ve borca itiraz ettikleri saptanmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin isabetli olduğu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık da tespit...