Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER: Seydişehir İcra Müdürlüğü'nün 2021/14 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporuna göre senetteki keşideci imzasının davacı borçlu eli ürünü olduğu anlaşıldığından, davacının imzaya ve borca itirazının ayrı ayrı reddine, asıl alacağın %20'si oranında hesaplanan tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ayrıca %10'u oranında hesaplanan para cezasının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak, ATK raporuna ve mahkeme kararına itiraz ettiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/09/2021 NUMARASI : 2021/172 ESAS - 2021/625 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, senet üzerinde imzanın müvekkiline ait olmadığını, borca ve imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibinde keşideci ve avalistlerin sair şikayetinin yanısıra imzaya itirazda bulundukları, mahkemece, İİK'nun 170/a maddesi gereğince takibin borçlular yönünden iptaline karar verildiği görülmüştür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi......

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2022/483 ESAS 2023/178 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı-alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/41493 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek borca, fer'ilerine, faize ve imzaya itirazlarının kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2022/482 ESAS 2023/177 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı-alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/36835 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek borca, fer'ilerine, faize ve imzaya itirazlarının kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2020 NUMARASI : 2018/632 ESAS, 2020/537 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle, İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğü'nün 2018/15335 Esas sayılı dosyası ile aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takip konusu senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını, aynı bonoya ait bir başka icra takip dosyası da bulunduğunu ileri sürerek imzaya, borca ve derdestlik hususlarında itirazda bulunmuştur....

    Davacı imzaya itiraza yönelik beyanlarını tekrarla birlikte tebliğ itirazlarının imzaya yönelik olmayıp tahrifata yönelik itirazlarının bulunduğu, ancak mahkemece bu hususta değerlendirme yapılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından takibe konu olan düzenleme ve ödeme tarihlerine yönelik tahrifat iddiasının ileri sürüldüğü, ancak mahkemece borca itiraz ve imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapıldığı, tahrifat iddiasına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. HMK'nin 266. maddesi gereğince çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde, mahkeme; bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Somut olayda, borçlunun bonoda tahrifat yapıldığı yönündeki iddiaları, sözü edilen yasa hükmü gereğince bilirkişiye başvurulmadan sonuçlandırılamayacağından davacının istinaf istemi isabetlidir....

    Ödeme emrinin tebliğ tarihine göre, davacı tarafından imzaya ve borca itiraz yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülmediğinden mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının süre yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, davacının istinaf sebep ve gerekçesi yerinde değildir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde zamanaşımı itirazının süresinde olmadığını ileri sürmüştür. İİK'nın 168 ila 170. maddeleri arasında düzenlenen imzaya ve borca itiraz 5 günlük süreye tabi ise de, İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı iddiasının incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir. Önemli olan ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal düzenlemelerde belirlenen süre kadar zamanaşımını kesen veya durduran hallerin meydana gelmemesi ve takibin işlemsiz bırakılmasıdır....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya ve İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İzmir 23. İcra Dairesinin 2021/11567 E. sayılı dosyasının incelemesinde; davalı T3 tarafından davacı ve diğer davalı T5 aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını 20/01/2020 tanzim, 20/01/2021 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bononun oluşturduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

    Somut olayda; davalı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 15/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu yönünde bir iddiası bulunmadığı, imzaya ve borca itirazlarını 15/05/2019 tarihinden itibaren işleyen 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra 22/05/2019 tarihinde ileri sürdüğü, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    UYAP Entegrasyonu