davanın kabulü ile takibin devamına, davalılarca ödeme yapılmadığı halde likit ve bilinebilir borca haksız olarak itiraz edildiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Esas sayılı dosyası ile 12/12/2022 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra dosyasına sunduğu 30/01/2023 tarihli dilekçesi ile imzaya, borca, faize, faiz oranına, takibe, ödeme emrine ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiğini, itiraz üzerine icra takibinin durduğunu , davalı ile müvekkili banka arasında imzalanan 27/08/2015 Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca borçluya ... nolu kredi kartı hesabı açıldığını, borçlu tarafından kullanılan kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından 06/02/2020 tarihli ihtar mektubu gönderildiğini, ihtara rağmen borçlu tarafından müvekkili bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, icra takibi başlatıldığını, davalının icra takip dayanağı olan Genel Kredi Sözleşmesindeki imzaların kendisine ait olmadığını, bu belgedeki imzaya da açıkça itiraz ettiklerini, haklı davanın kabulü ile davalının icra takibine yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli tüm itirazların iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli davalının takip miktarı...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2018/616 ESAS 2019/325 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), |İmzaya İtiraz KARAR : Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 13/06/2019 tarih 2018/616 esas 2019/325 karar sayılı kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vasisi dava dilekçesinde özetle; Adana 11. İcra Dairesinin 2018/9497 esas sayılı dosya borçlusunun cezaevinde hükümlü olduğunu, kendisinin vasisi olduğunu, borçlunun senette imzasının olmadığını, imzanın taklit ya da senedin tahrif edilmiş olabileceğini, senet tanzim tarihi olan 31/05/2018'de oğlunun cezaevinde bulunduğunu, dolayısıyla böyle bir senedi düzenlemesinin ve imzalamasının tarih olarak imkansız olduğunu beyan ederek borca ve imzaya itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili duruşmadaki beyanında, davanın reddini talep etmiştir....
Maddesi kapsamında yazılı belge ibraz olunmadığı, bu halde davacının imzaya ve borca itirazında haksız olduğu anlaşılıp dava ve itirazın reddine, takip durmadığından tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1632 KARAR NO : 2022/1628 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞEFAATLİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2022 NUMARASI : 2021/9 ESAS 2022/3 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline 19/09/2019 tarihinde tebellüğ edilen Şefaatli İcra Müdürlüğü'nün 2019/131 Esas icra takibi ödeme emrine dayanak bonodaki imzaya ve borca yasal süresi içinde itirazlarını sunduklarını, açılan takibin durdurulmasını, kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu bonodaki imzaya itirazının ve borca itirazının kabulünü, bono üzerindeki imzanın müvekkile ait olmadığını bilerek iş bu takibi başlatan kötü niyetli...
Davacı tarafın iddiaları İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu iddianın sözkonusu madde hükmü gereğince resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması gerekmektedir. Davacı borçlu tarafça davalı alacaklıya borçlu olmadığının, İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen belgelerden biri ile ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı tarafın bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir. Davacı taraf, davalı ve vekili hakkında Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını ve yargılandıklarını belirtmiş iseler de; icra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamaz....
şeklinde ara karar oluşturulduğunu, davalının mağduriyetinin devam etmesinin önlenmesi amacıyla davacı tarafın tedbir talebine istinaden konulmuş tedbir kararının kaldırılmasına, imzaya ve faize itiraz eden davacı-borçlunun itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabul edilerek borçlu aleyhine yapılan takibin İİK'nun 170/3. maddesi gereğince durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/4. maddesi gereğince borçlu, takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmek zorundadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından davalı aleyhine 18/01/2012 düzenleme tarihli 03/08/2012 vade tarihli 6.000,00- USD senet alacağından dolayı ilamsız icra takibine gidildiği, davalı keşidecinin ödeme emrinin tebliği üzerine borca ve ferilerine itiraz ettiği, senetteki imzaya itiraz etmediği, faiz itirazı yönünden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı tarafın borca yönelik itirazını kesin delille ispatlayamadığı ancak yabancı para cinsinden yapılan takiplerde İİK 67. maddesi uyarınca icra inkar tazminatının yabancı paranın takip tarihindeki TL karşılığı esas alınarak tazminat hesabı yapılması gerektiğinden davalının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 2004 sayılı İ.İ.K'nun 68 maddesi uyarınca borca-faize itirazın 6.000,00 USD asıl alacak, 2.057,51 USD faiz...
bulunmadığını, çekin, keşide tarihinin 20.05.2018 olduğunu, bankaya ibraz tarihinin ise 22.05.2018 olduğunu, bu nedenle 3 yıllık zamanaşımı süresinin tamamlandığını, icra memurunun bu durumu inceleyerek, ödeme emri hazırlaması gerekirken, kambiyo işlemi yapması ve buna göre ödeme emri tanzim etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yine çek arkasında müvekkilinin kaşesi olarak basılan ve bu kaşe üzerine atılan imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzayı kabul etmediklerini, müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, borca, faize ve bütün ferilerine itiraz ettiklerini, beyanla öncelikle takibin tedbiren dava sonuna kadar durdurulmasına akabinde takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....