WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 2018/16357 esas 2019/17904 karar sayılı ilamı ile onandığı ve davacı borçlunun imzaya itirazının kesin olarak rededildiği 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 169/a maddesinin son fıkrasına göre itirazın reddi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmasının hiçbir icra muamelesini durdurmayacağı, aynı Kanun'un 170. Maddesinin birinci fıkrasına göre imzaya itirazın satıştan başka icra takip muamelesini durdurmayacağı, imzaya itirazın reddine dair kararın kesinleşmesi nedeniyle tedbiren verilen durdurma kararının da ortadan kalktığı, davacı borçlu tarafından Doğubayazıt 2....

Dosya kapsamında ve aşamalarda daha önce de defalarca dile getirdiğimiz üzere davacı taraf müvekkil şirket ile ve daha önceki keşideci Kanije isimli şirketle hiç bir şekilde ticari ilişkide bulunmadığını ve cirolar üzerindeki imzaların şirket yetkililerine ait olmadığını iddia edildiğini, Davacı taraf dava konusu çekteki imzayla aynı imzaya sahip olan bir çok çekin ödemesini yapmış olup, hatta aynı imzaya sahip bu çeki şikayete konu ettiklerini bildirdiklerini. İddiamız zaten aynı imzaya ait farklı bir çeke ilişkindi, ancak sayın mahkeme gerekçeli kararda bu iki çekin birbirinden farklı olduğunu belirtmiş ancak bu iki çekteki imzaların bilirkişilerce karşılaştırmasını yaptırmadığını. Davacı taraf aynı imzaya ait daha önceden bir çok çeki ödediğini. Söz konusu çek davacı şirket tarafından alınmış ve şirket tarafından kullanıldığını. Sonrasında ise çek ciro edilip müvekkile verilirken kötü niyetli olarak şirket yetkilisi dışında başka birisi tarafından imzalandığını....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İmzaya İtiraz-Senet İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm karar düzeltme istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * imzaya itiraz-senet iptali istemine ilişkin olup, karar 12. Hukuk Dairesince onanmış, davalı tarafından karar düzeltme istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay * 12. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.02.2008 (pzt.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İmzaya İtiraz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı borçlunun imzaya itirazına ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.03.2007...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İmzaya itiraz DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:03.10.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte imzaya itirazdır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacının Usulsüz tebligat şikayetinin reddedildiğinden, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren İİK'nun 168/5 maddesinde yazılı olan 5 günlük itiraz süresinin 19/01/2021 tarihinde mesai saati sonunda sona erdiği, borçlunun imzaya itirazının süresinde olmadığı anlaşıldığından borçlunun imzaya itirazının süre yönünden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçelerle; 1- Davacının Usulsüz Tebligat Şikayetinin REDDİNE, 2- Davacının imzaya itirazının süre yönünden REDDİNE karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece hatalı hukuki değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve imzaya itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; ödeme emrinin tebliğinin Tebligat Kanunu'nun 16 maddesine göre yapıldığı,muhatap borçlunun adreste bulunup-bulunmadığı, tebliğ memurunca muhatabın adreste bulunmama sebebi, adresten geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği, dönecekse ne zaman döneceği tespit edilmeksizin aynı konutta bulunan kişiye tebliğinin usulüne uygun olmadığı (Yargıtay 12....

        Borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurunun yasal dayanağı İİK'nun 168/4-5. maddeleri olup; adı geçenin yukarıda özetlenen isteği, niteliği itibarı ile imzaya ve borca itirazdan ibarettir. İmzaya ve borca itiraz ise Medeni Usul Hukuku anlamında bir dava olmayıp,takip hukukuna özgü belli koşullar altında icra takibinin durdurulmasına imkan veren yasal başvuru yollarıdır. Bu nedenle, dava dilekçesinin içeriği başlıklı HMK'nun 119. maddesinin imzaya ve borca itirazda uygulama alanı bulunmamaktadır. Diğer taraftan, İİK'nun 169/ a- 5. ve 170/3. maddelerinde borca ve imzaya itirazın kabulü kararı ile takibin duracağı hükme bağlandığı gibi, anılan maddelerde itirazın kabulü kararı halinde verilecek kararda yer alması gereken hususlar da açıkça belirtildiğinden borçlunun dilekçesinde talep sonucunu gösterip göstermemesinin bir önemi bulunmamaktadır....

          Somut olayda; dava dilekçesinde takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı iddiası ve borçlu ... yönünden imzaya itiraza ilişkin olup, mahkemece, “taleple bağlılık ilkesi” dikkate alınmaksızın, talebi aşar şekilde tüm borçlular yönünden imzaya itiraz yapılmış gibi bilirkişi incelemesi yaptırılarak bu duruma göre karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde, dava dilekçesindeki talepler değerlendirilerek, takibe konu bononun kambiyo vasfına haiz olup olmadığı ve sadece imzaya itiraz eden borçlu yönünden değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken talep aşılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/127 Esas sayılı dosyası yönünden verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süresi içinde icra mahkemesine müracaat ederek imzaya itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 170/3. maddesine göre, imzaya itirazın kabulü kararı ile takip durur. Somut olayda, imza itirazı kabul edildiğine göre, mahkemece, "takibin durdurulması" yerine "takibin iptaline" hükmedilmesi isabetsizdir. 2-......

              UYAP Entegrasyonu