HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/478 KARAR NO : 2021/2876 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/848 ESAS 2020/408 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 37.icra Müdürlüğünün 2018/15400 sayılı dosyasında müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte Bakırköy icra dairelerinin yetkisiz olduğunu, müvekkili şirketin ticari sicil adresinin Güngören olması nedeniyle genel yetki kuralı gereği yetkili icra dairesinin İstanbul İcra Daireleri olduğunu, müvekkilinin takibe konu çekle ilgili alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını...
Sayılı kararıyla; takibin iptaline karar verildiği, bu arada, dosya borçlusunun vefat ettiğini, takibin iptali üzerine, konu borca ilişkin, bu kez borçlu murisin mirasçılarına karşı Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün 2020/1924 E. Sayısı ile, ilamsız takip başlatıldığını, mirasçılar tarafından eldeki davaya konu haksız ve yersiz itiraz yapılarak, neticeten, takibin durdurulmasına karar verildiğini, murisin iptal edilen takipte imzaya itiraz etmediğini itirazın haksız olduğunu beyanla; itirazın kaldırılmasına ve bu bağlamda borçluların; İİK m.67/II gereğince, % 20'den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER: Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün 2020/1924 Esas sayılı dosyası....
Bu nedenle, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması hâlinde, icra dairesi yetkisizliğini kendiliğinden gözetemez; borçlunun, icra dairesinin yetkisiz olduğunu, (şikâyet değil) itiraz yolu (m. 62 vd) ile ileri sürmesi gerekir (Kuru, B. : İcra ve İflas Hukuku 2. Baskı, Ankara 2013, s. 177-179). 23. İcra dairesinin yetkisiz olduğunu ileri sürmek, (şikâyet değil) itiraz yolu ile olur. İcra dairesi kendiliğinden yetkisizlik kararı veremez. Borçlu, yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirir. Yetki itirazı, esas hakkındaki itirazla (m. 62) birlikte yapılmalıdır (m. 50, II). Borçlu, süresi içinde ödeme emrine itiraz ederken, yetki itirazını da birlikte bildirmemişse, artık takibin bundan sonraki safhalarında yetki itirazında bulunamaz; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır....
, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline veya durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, çeke dayalı kambiyo takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanısıra, yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....
İcra Mahkemesi'nce icra müdürlüğünün yetkisi hakkında karar verilmesi gerekirken, icra mahkemesinin yetkisizliğine karar verildiği, dosyanın gönderildiği...İcra Mahkemesi'nin de yetkisizlik kararı verdiği ve kararların kesinleşmesi üzerine HMK'nun 21/ç maddesi uyarınca bu işle görevli Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin yetkili yargı yeri olarak...İcra Mahkemesi'ni belirlediği, bu kararın mahkemeleri bağladığı anlaşılmaktadır. Şu halde...İcra Mahkemesi'nce öncelikle borçlunun icra dairesine yaptığı yetki itirazı incelendikten sonra borca itirazının incelenmesi gerekirken, yetki itirazı incelenmeksizin esasa girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, ödeme emrinin muteriz borçlu ...'e 27.11.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 25.11.2015'te icra mahkemesine yaptığı itiraz başvurusunda imza itirazında bulunmayıp sadece borca itiraz ettiği, imza itirazının ise 08.01.2016 tarihli duruşma sırasında yapıldığı, buna göre imza itirazının yasal beş günlük süresinde olmadığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, borçlunun itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar yargılamayı gerektirmekte olup, dar yetkili icra mahkemesince değerlendirilemeyeceğinden ve süresinde yapılmış bir imza itirazı da bulunmadığından, talebin reddine karar vermek gerekirken, itiraz dilekçesinin hatalı vasıflandırılması sonucunda yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
ın ise birleşen 2013/53 E. sayılı dosyada; yasal beş günlük itiraz süresinde icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı senedin murisleri olan annelerinin okur yazar olmaması nedeniyle noter ve şahitler huzurunda yapılması gerekmesine rağmen bu şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunu ve terekenin borca batık olduğunu belirterek borca itiraz ettikleri, mahkemece, borçluların murisi ......... imzaları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, asıl ve birleşen dosyalar yönünden imzaya itirazın kabulüne ve takibin muteriz borçlular yönünden durdurulmasına karar verildiği, kararın alacaklıca temyizi üzerine Dairemizce onandığı anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....
kalmadığını, bu nedenle icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini belirterek, takibin iptaline, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyasında 85.375,07 TL ( takip sonrası işlemiş faiz ve feri ve masrafları hariç ) ilamsız icra takibi başlattıklarını, Borçlular işbu takibe ilişkin borcun tamamına, imzaya, yetkiye, faize, faiz oranlarına ve diğer tüm fer'ilere itiraz ettiğini, borçlunun itiraza ilişkin iddialarının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, Borçlu ... itiraz dilekçesinde yalnızca icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, ... iş bu icra takibine ilişkin borcu olduğunu kabul etmediğini, itirazı yetki itirazı sınırlı olduğunu, borçlunun yetkiye itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, tacir olan borçlular ile müvekkili arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 60. vd Maddesi gereğince yetkili mahkeme ve icra daireleri müvekkili bankanın merkezinin bulunduğu yer icra müdürlükleri olarak belirlendiğini, müvekkili bankanın merkez adresi İstanbul Şişli olduğunu, Borçlu ... ise imzaya, yetkiye borcun tamamına, faize ve faiz oranları ile diğer tüm ferilerine itiraz etmesine rağmen...