Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe konu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya itiraz ettiği görülmektedir. Bilindiği üzere; alacaklı tarafından seçilen takibin şekline göre uygulanması gereken İİK.'nun 168. maddesinin 4. bendine göre; imzaya yönelik itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

    Borçluların başvurusu bu hali ile imzaya itiraz niteliğindedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 170/3. maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” O halde, mahkemece, borçluların, imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK.nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

      Bonodaki imzaların keşidecinin eli ürünü olduğunu kontrol etmeden, ya da, imzaların huzurunda atılmasını sağlamadan bonoyu alan alacaklı , imzaya itiraz edene karşı başlattığı takipte ağır kusurlu kabul edilmelidir. Bu nedenlerle alacaklının tazminatla sorumlu tutulması doğru olmakla beraber İİK'nun 170/4. maddesinde inkar tazminatı için öngörülen %20 oranının aşılmasının gerekçesi açıklanıp tartışılmadan borçlu yararına %40 oranında tazminata hükmedilmesi isabetsizdir. Öte yandan, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesine rağmen, takibin durdurulması yerine iptali yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Borçlunun başvurusu bu hali ile imzaya itiraz niteliğinde olup, imzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK.nun 170/3. maddesinde itirazın kabulü kararı ile takibin duracağı hüküm altına alınmıştır. O halde, mahkemece borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK.nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......

          Borçlunun başvurusu bu hali ile imzaya itiraz niteliğindedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK. nun 170/3. maddesi uyarınca; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” O halde, mahkemece, borçlunun, imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK.nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

            Bu durumda, lehtar ile imzaya itirazı kabul edilen avalist doğrudan ilişki içinde olduğundan, aval imzasının adı geçene ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Aval imzasının, borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeden ya da imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan bonoyu alan alacaklı, imzaya itirazı kabul edilene karşı başlattığı takipte en azından ağır kusurlu kabul edileceğinden tazminat ile sorumlu tutulması gerekir. O halde, mahkemece, borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile tazminat isteminin reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. ZA...

              ın imzaya yetkili müdürü olduğu, suç tarihinde sanıkların katılana ait firmadan elektrik malzemeleri almaları karşılığında iki adet 5.000 TL'lik, 15/09/2009 tarihli senet verdikleri, ancak senedin imzaya yetkili olmayan ... tarafından imzalanarak katılana verildiği, bilahare borcun ödenmemesi üzerine katılanın senetleri takibe koyması nedeniyle sanık ...' ın senetlerdeki imzaya itiraz ettiği ancak icra hukuk mahkemesi dosyasının takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığı, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde atılı suçları işledikleri iddia edilen olayda; Sanıklar ve müdafinin, tarafların birbirini uzun zamandır tanıdığını ve ticaret yaptıklarını, suça konu senetlere karşılık katılanın teslim etmesi gereken malları teslim etmemesi nedeniyle geçici bir çözüm olarak imzaya itiraz edildiği ancak etik olmadığı için davanın takibinden vazgeçildiği, katılana karşı menfi tespit davası açıldığı ve katılanın zararının bulunmadığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari ilişki...

                İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2021 NUMARASI : 2019/521 ESAS 2021/574 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkikinin istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek, imzaya itirazın kabulünü, davalı tarafın tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu tarafından haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiğini belirterek itirazının reddini, davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir....

                İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/925 ESAS - 2021/552 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Bakırköy 14.İcra Müdürlüğünün 2020/11877 esas sayılı dosyası ile aleyhine kambiyo takibi başlatıldığını, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiğini beyanla takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; imzanın müvekkilinin huzurunda atıldığını, davacının borcunu ödemediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                kararının kaldırılmasına, imzaya itirazın kabulü ile takibinin davacı yönünden durdurulmasına, karar verildiği görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu