Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kararın 29.11.2019 tarihinde verildiğini, 13.01.2020 tarihinde gerekçeli karar yazıldığını, mahkeme tarafından gerekli araştırma yapılmadığını, borçlunun imza itirazını ve borca itirazlarını geri aldığı denetlemediğini ve neticesiyle de yetkisizlik kararı verildiğini, borçlulardan T2 adresi olarak tespit edilen ve Kırşehir İcra Müdürlüğü'nün 2019/641 Talimat sayılı dosyasından 29.11.2019 tarihinde menkul haczine gidildiğini, menkul haczinde hazır bulunan borçlu T2 beyanında '...borcu kabul ediyorum, ödeme gücüm yoktur, imzalar bana aittir...' demek suretiyle yapmış olduğu borca itirazlarını geri aldığını, imza/borca itiraz geri alındığından takip kesinleştiğinden yetki hususunun da kesinleştiğini, eldeki yetkisizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 2004 Sayılı İİK. 170a’ya -3. fıkra olarak- eklenen hükme göre; «her ne suretle olursa olsun imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise» icra mahkemesinin bu maddeyi kendiliğinden uygulayarak takibi...

Davacının HMK’nın 10 ve TBK'nın 89/1 maddesi gereğince kendi yerleşim yerinde dava açması mümkün değildir. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; HMK'nun 6.maddesi genel yetki incelendiğinde: davalının yerleşim yerinin "İzmir" olduğu, davacının davasını BK 89 maddesine dayanarak dava açtığı ancak mevcut olayımızda BK 89 maddesinin uygulama alanının olmadığı, davalının da borca itiraz dilekçesiyle süresinde yetki itirazında bulunduğu göz önüne alınarak davacının kanun ile belirlenen tüm yetki kurallarına uymadan tüm bu yetki kuralları bertaraf edilerek kanunen belirlenen yetkili icra dairesinde takip başlatmadığı anlaşıldığından sonuç olarak usulüne uygun icra takibi yapılmadığı, bunun HMK'nın 114/2. maddesi kapsamında dava şartı olduğu gerekçesiyle HMK'nın 114/2 ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1007 KARAR NO : 2022/1112 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/430 ESAS- 2021/540 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 22. İcra Dairesinin 2021/13192 Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibinde bulunulduğunu, ikamet adresinin İstanbu yargı alanında olduğunu ve yapılan takipte İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itirazda bulunmuştur....

    Karar gerekçesinden de anlaşılacağı üzere bu yetki ve borca itiraz ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 15/07/2015 tarihinden yasal 5 günlük süre geçtikten sonra 21/07/2015 tarihinde yapılmış olup, itirazın incelenmesi sırasında ödeme emrinin iptal edilmiş olması süresinde olmayan itirazı süresinde yapılmış hale getirmez. O halde geçerli bir ödeme emri kalmadığına göre itirazın reddi gerekirdi. Borçlunun ancak yeni bir ödeme emrinin tebliğinden sonra yeniden imza ve borca itiraz etme hakkı saklıdır. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması yerine onanması yönündeki Dairemiz sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 01/03/2017...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2021 NUMARASI : 2020/433 ESAS - 2021/637 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

      Cumhuriyet Başsavcılığı'na dolandırıcılık suç duyurusunda bulunacaklarını, müvekkilce iyi niyetle tanınan onca kolaylıklardan ve 5 yılı aşkın bir süreden sonra , "imza benden değil, borcum yoktur " diyebilmelerini üzüntü ve şaşkınlıkla öğrenmiş bulunduklarını, ne icra takibi aşamasında ne ceza davası aşamasında ne de geçen süre zarfında borca itiraz edilmeyip , borca istinaden bir kısım ödemeler yapıp, 5 yıl sonra imza inkarında bulunmanın, imza davacı tarafa ait olmasa bile hakkın kötüye kullanılması teşkil etmekte olup hukuken korunamayacağını ve bu sebeple de davanın reddi gerektiğini beyan ederek, haksız ve kötü niyetle açılan davanın reddi ile davacıyı %20'den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini arz ve talep etmiştir. DELİLLER : ... 35.İcra Dairesi'nin ...esas ve ... esas sayılı dosyaları, ... 2.İcra Ceza Mahkemesi'nin... esas sayılı dosyası, ... 2.İcra Ceza Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası, ... 15.İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyası, ......

        Cumhuriyet Başsavcılığı'na dolandırıcılık suç duyurusunda bulunacaklarını, müvekkilce iyi niyetle tanınan onca kolaylıklardan ve 5 yılı aşkın bir süreden sonra , "imza benden değil, borcum yoktur " diyebilmelerini üzüntü ve şaşkınlıkla öğrenmiş bulunduklarını, ne icra takibi aşamasında ne ceza davası aşamasında ne de geçen süre zarfında borca itiraz edilmeyip , borca istinaden bir kısım ödemeler yapıp, 5 yıl sonra imza inkarında bulunmanın, imza davacı tarafa ait olmasa bile hakkın kötüye kullanılması teşkil etmekte olup hukuken korunamayacağını ve bu sebeple de davanın reddi gerektiğini beyan ederek, haksız ve kötü niyetle açılan davanın reddi ile davacıyı %20'den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini arz ve talep etmiştir. DELİLLER : ... 35.İcra Dairesi'nin ...esas ve ... esas sayılı dosyaları, ... 2.İcra Ceza Mahkemesi'nin... esas sayılı dosyası, ... 2.İcra Ceza Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası, ... 15.İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyası, ......

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/227 ESAS - 2021/165 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yetki itirazı başlıklı dava dilekçesi ile, İstanbul Anadolu 22. İcra Dairesi'nin 2019/37286 esas sayılı dosyasında söz konusu borca itiraz ettiğini, Dekomak Makina A.Ş firmasında kesinlikle imza yetkisinin bulunmadığını belirtmiş olup gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dosyaya yapılan itirazın süresinde olmadığını, İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğü’nün 2019/37286 E. sayılı dosyası ile yapılan takipte dosya borçlularından, Dekomak Makina İml. San. ve Tic....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde icra müdürlüğünün yetkisine ve imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, tensiple yetki itirazının reddine ve yargılama sonunda imza itirazının reddine karar verildiği görülmektedir. Takip dayanağı olan bonoda keşide yerinin İstanbul olması nedeni ile icra müdürlüğü yetkili olduğundan. yetki itirazı yerinde olmamakla yetki itirazının reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

          Madde 170/a-2 gereğince icra takibinin iptaline, davacı olarak senede imza atmış ancak eşinin rızası olmadığından borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; davacının hukuki dayanaktan yoksun tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin reddine, icra takibinin davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın usulsüz tebligat bakımından reddine, davanın yetki itiraz bakımından süre yönünden reddine, davanın borca itiraz bakımından süre yönünden reddine, dair karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu