Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; örnek 9 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini belirterek usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte derdestlik ve borca itiraz ettiği, mahkemece, itiraz ve şikayetin ayrı ayrı reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen...

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki hususları tekrar etmiş ilaveten mahkeme kararında davaya konu tebligatın yapıldığı tarihlerin doğru olarak yazılmadığını, bu durumun mahkemece mazbatalar incelenmeden karar verildiğini gösterdiğini, ayrıca tebligat üzerinde TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılması talebini içerir şerh bulunmamasına rağmen mahkemece bu şerhin bulunduğunun kabul edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve takibin usulsüz tebligat ile kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve borca itiraza ilişkindir. Muğla 2....

    Diğer yandan, borçlunun aynı mahkemenin 2015/90 E.-2016/8 K. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak 27.7.2015 tarihinde şikayette bulunduğu, bu dosyada şikayetin kabulü ile borçluya gönderilen ödeme emrine ilişkin tebligatın iptaline karar verildiği, mahkemece, bahsi geçen dosyada tebligat iptal edildiğine göre henüz takip kesinleşmemiş olacağından bahisle yapılan hacizlerin de usulsüz olacağı kabul edilerek, hacizlerin kaldırılması yönünde karar verildiği, ancak, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulüne dair kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emrinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkindir. Ancak, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır....

      Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, borçluların icra mahkemesine başvurularında; ödeme emri tebligatlarının ve mirasçılara gönderilen muhtıraların usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek, usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile usulsüz tebligatı öğrendikleri 17/08/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesini ve takip işlemleri ile ödeme emrinin iptalini talep ettikleri, ilk derece mahkemesince; şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği, borçluların istinaf yoluna başvurmaları üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; borçlu ... .....A.Ş'nin istinaf başvurusunun...

        İcra Müdürlüğü'nün 2014/961 Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinde müvekkiline gönderilen ödeme emirlerinin müvekkili İngiltere'de iken hiç yaşamadığı bir adrese sözde tebliğ edildiğini, tebligatın usulsüz olduğunu, ilk ödeme emrinin Çarşı Cad., No:188, Fethiye adresine gönderildiğini ve 21/02/2014 tarihinde bila tebliğ iade edildiğini, Tapu Sicil Müdürlüğünden bildirilen Akdeniz Mah., Yunus Emre Caddesi, 5/32 Belek/ Antalya adresine iki kez tebligat gönderildiğini, 11/08/2014 ve 13/08/2014 tarihlerinde adresin yetersiz olduğu belirtilerek iade edildiğini, aynı Antalya adresine Teb. K.'...

        Borçlu tarafından mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine, mahkemenin 09/05/2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı kararı ile; "kararın kesin olarak verilmiş olduğu görülmekle HUMK 432-426/F maddelerine göre temyiz talebinin reddine" karar verildiği, mahkemenin 06.04.2016 tarihli kararının da dosya üzerinden kesin olarak verildiği görülmekle; borçlunun icra mahkemesine başvuru konusunun, usulsüz tebligat şikayeti ve şikayeti kabul görmez ise gecikmiş itiraz olduğu, bu durumda mahkemenin esasa ilişkin kararının İİK'nun 363. maddesi gereğince miktar ve konu itibariyle temyizi kabil olduğu gibi, dosya üzerinden verilen kararın süresinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09/05/2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının oybirliği ile kaldırılmasına karar verilerek, ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.04.2016 tarih ve 2016/518 E.-2016/345 K. sayılı kararının temyiz incelemesine geçildi....

          Elektronik Posta Daire Başkanlığı cevabi yazısı ile davacı şirketin elektronik tebligat adresinin 08/01/2020 tarihinde aktif hale getirilerek kullanıma açıldığı, şikayetçinin tüzel kişiliğe sahip anonim şirket olduğu ve ödeme emrinin posta yolu ile tebliğ tarihi olan 29/04/2022 tarihinde aktif elektronik tebligat adresinin bulunduğunun anlaşıldığı, Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi uyarınca tebligatın elektronik yolla yapılması zorunlu olup posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmünde olduğundan, davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği gerekçesiyle İstanbul 20. İcra Müdürlüğünün 2022/12669 esas sayılı dosyasında davalı-borçlu hakkında yapılan icra takibinde 65.884,00 USD alacak yönünden resen takibin iptaline, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile davacı borçluya 29/04/2022 tarihinde yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptaline, takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar vermiştir....

          Samsun İcra Müdürlüğünün 2022/84937 esas sayılı dosyasında davacı vekili tarafından borçlu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, 1.292.733,00- TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız haciz yoluyla icra takibinde davacı/borçlu adına çıkartılan örnek 7 ödeme emrinin borçlunun elektronik tebligat adresine 14/11/2022 tarihinde teslim edildiği ve yasa gereği 19/11/2022 tarihinde tebliğ edilmiş sayıldığı, fakat borçlunun tebligata rağmen takibe konu borcuna ilişkin 7 günlük itiraz süresi içersinde icra dairesine herhangi bir başvurusunun bulunmadığı ve bu anlamda takibin kesinleştiği icra müdürlüğü dosyasından anlaşılmaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, karar yalnızca davacı tarafından istinaf edilmiş olup, istinaf incelemesi istinaf edenin sıfatına göre istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılacaktır....

          İcra Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2021/113 E., 2021/534 K. Taraflar arasındaki genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde, usulsüz tebliğ şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile; Ankara 29. İcra Dairesi 2020/6626 Esas sayılı icra dosyasındaki davacı borçlu adına çıkarılan ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet tarihi olan 21.01.2021 tarihi olarak düzeltilmesine, düzeltilen tebliğ tarihine göre davacı borçlunun 21.01.2021 tarihinden önce takip dosyasında konulan hacizlerin fekkine karar verilmiştir. Kararın davacı -borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve sair şikayetlere ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı borçlu tarafça, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte sair şikayet ve itirazlarda bulunulduğu halde, mahkemece maaş kesintilerinin iadesine ve takibin durdurulmasına şeklinde karar verilmiş, usulsüz tebligat şikayeti hakkında herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

            UYAP Entegrasyonu