DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca,Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ilişkindir. Usulsüz tebligat şikayeti, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca yasal 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir. Usule aykırı tebliğin hükmü ise 7201 sayılı Kanunun 32. ve benzer düzenlemenin yer aldığı Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53. maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan maddelerde; tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Bu durumda, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu ...’ün icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 03.06.2016 olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesinde; “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden...
, alacaklı taraf olarak icra dairesinden tebligat istenilecek adresin de mernis adresi olmasının tebligat kanunu ve icra iflas kanununa göre usule uygun olduğunu, yeterli inceleme ve araştırma yapılmaksızın müvekkili aleyhine verilen usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararının hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğunu, beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bilecik İcra Müdürlüğünün 2022/153 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunulduğunu 01/03/2022 tarihinde öğrendiklerini, 23/02/2022 tarihinde ödeme emrinin borçluya usulsüz olarak tebliğ edildiğini, itirazlarının 03/03/2022 tarihinde yasal süresinde olmadığı, gecikmiş itirazlarda yetkili merciinin İcra Dairesi olmaması nedeni ile reddine karar verildiğini kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile itirazın kabulüne karar verilerek, teminatsız olarak karar verilinceye kadar takibin durdurulmasına, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin 01/03/2022 tarihi olarak kabulü ile itirazlarının reddine yönelik kararın iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ilişkindir. İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğünün 2021/5487 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin TK 21/2. maddesi uyarınca 30.04.2021 tarihinde davacı borçluya tebliğ edildiği görülmektedir. Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir....
Bundan dolayı davacının usulsüz tebliğ şikayetinin reddi gerekip usulsüz tebliğ, icra dairesince re'sen nazara alınamayacağından ve izah edildiği üzere tebliğ muamelesi usule uygun olduğundan icra memurunca usulsüz tebliğe dair talebin reddi hakkındaki karar da yerindedir. Takibin durdurulması ve haciz fek talepleri ise ödeme emri tebliği üzerine müddeti içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiğinden mahkememize bu yönlerden talepte bulunulması fuzuli bir gayretten ibaret olup bu yöndeki itirazlar da reddedilmiştir. Gerekçesi ile İstanbul 28 İcra dairesinin 2020/29902 numaralı dosyasındaki usulsüz tebliğ şikayeti ve 09/03/2021 tarihli memur muamelesine vaki şikayetin ayrı ayrı reddine, haciz fekk talebinin ve takibin durdurulması taleplerinin ayrı ayrı reddine" dair karar verildiği görülmüştür....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, örnek 7 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 23.05.2016 olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece; usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 23.05.2016 olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince; "Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur."...
Sayılı dosyasının incelenmesiyle; davalı T3 Şirketi'nin, davacı borçlu T1 aleyhine ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrini içeren tebligatın 14.05.2022 tarihinde derneğin kapalı olduğu gerekçesiyle iade edildiği, yeniden tebliğe çıkarılan ödeme emrinin adresin kapalı olması sebebiyle 28.05.2022 tarihinde muhtara tebliğ edildiği, davacı borçlu T1 tebligatın usulsüz olduğu iddiasıyla usulsüz tebligat şikayeti amacıyla eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Alacaklı tarafından haciz ve tahliye istemli başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin süre nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince de, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi 21/01/2020 olarak belirtilmiştir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarihli, 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı). Bununla beraber, Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu diğer fesih sebepleri yanında icra dosyasından yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek taşınmaz ihalesinin feshini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir....